Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/6142 Esas 2020/2295 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2018/6142
Karar No: 2020/2295
Karar Tarihi: 18.02.2020

Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2018/6142 Esas 2020/2295 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, bir kişiye araba satma vaadiyle para aldıktan sonra araba getirmediği ve parayı iade etmediği gerekçesiyle dolandırıcılık suçundan mahkum edildi. Sanığın temyiz itirazları reddedildi ve hüküm onandı. Kararda TCK'nın 157/1, 62, 52, 53 ve 58. maddeleri ile 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK'nın 253. ve 254. maddeleri yer aldı. Tekerrüre esas alınan suçun uzlaşmaya alındığı ve zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği belirtildi.
15. Ceza Dairesi         2018/6142 E.  ,  2020/2295 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık
    HÜKÜM : TCK"nun 157/1, 62, 52, 53 58 maddeleri gereğince mahkumiyet

    Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafi tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Gerekçeli karar başlığında, suç tarihinin en son para verildiği tarih olan 19/10/2012 tarihi yerine 12/09/2012 tarihi olarak yazılmasının mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
    Sanığın müşteki ...’un işyerinden kiraladığı aracı kiralama süresi bitmesine rağmen müştekiye teslim etmemesi şeklinde gerçekleşen eylemi nedeniyle zamanaşımı süresi içerisinde kamu davasının açılması mümkün görülmüştür.
    Sanığa atılı dolandırıcılık suçunun 6763 sayılı Kanun’un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 253. ve 254. madde fıkraları gereğince uzlaşma kapsamında olması nedeniyle, dosyanın uzlaşma bürosuna tevdii edildiği ancak; sanığın taahhüt ettiği edimini yerine getirmemesi sebebiyle uzlaşmanın sağlanamadığı belirlenerek yapılan incelemede;
    Sanığın araba almak isteyen katılana icralık otomobilleri ihale ile ucuz fiyata aldığını, kendisine yardımcı olabileceğini söylediği, katılan ile anlaştığı, daha sonra katılana istediği marka otomobili bulduğunu söyleyip ihale teminat bedeli adı altında 2.200 TL, sigorta bedeli adı altında 1.000 TL, masraf adı altında 2.500 TL tutarında belirli aralıklarla para aldığı, daha sonra otomobili getireceğini söyleyip kendisinin kiraladığı otomobili katılana teslim ettiği, 17.500 TL satış ücreti aldığı, birkaç gün sonra bir yanlışlık olduğunu söyleyip katılana teslim ettiği kiralık otomobili geri aldığı, yerine katılan için aldığı otomobili getireceğini söylediği, ancak otomobili getirmeyip katılandan aldığı ücretleride iade etmediği, bu suretle üzerine atılı dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edildiği somut olayda; sanık savunması, katılan beyanı ve tüm dosya kapsamından sanığın üzerine atılı suçu işlediğinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Sanığın tekerrüre esas alınan ilamına konu dolandırıcılık suçunun 02/12/2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı CMK"nin 253. maddesine göre uzlaşma kapsamına alındığı anlaşılmakla; tekerrüre esas alınan ilam sebebi ile uyarlama yargılaması yapılarak sonucuna göre sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı hususunun infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    Sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında farklı zamanlarda katılandan çeşitli bahanelerle para alınması nedeniyle TCK"nun 43/1 maddesinde düzenlenen zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafinin bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 18/02/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.




















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.