15. Ceza Dairesi 2018/6141 E. , 2020/2294 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : 5237 sayılı TCK"nın 157/1, 43, 52, 53 maddeleri uyarınca mahkumiyet
Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü.
Dolandırıcılık suçundan sanık hakkında verilen mahkumiyet hükmü Dairemizin 22/06/2017 tarihli ilamı ile 02.12.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 34. maddesi ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. maddesinde yapılan değişiklik ile suçun uzlaştırma kapsamına alındığından bahisle sanığın durumunun yeniden değerlendirilmesi amacıyla bozulmuş olup, mahal mahkemesi tarafından Uzlaştırma Bürosuna gönderilmesinin ardından, katılanın mahkemeye bildirdiği adrese çıkartılan davetiyenin ise bila tebliğ iade edildiği, yasal süre içinde irtibat kurmadığından uzlaştırma işleminin yapılamadığına ilişkin usulüne uygun olan uzlaştırma raporunun Mahkemeye sunulması sonrasında, sanığın mahkumiyetine karar verilerek, hükmün temyiz edilmesi üzerine yapılan incelemede;
Sanığın sigorta danışmanlığı yapan katılana ulaşarak iki defa trafik kazası geçirdiğini, ilk kaza neticesinde ayağının sakat kaldığını, ikinci kaza da ise organ kaybı yaşadığını belirtiği, katılanın sigorta işlerini takip etmesini istediği, daha sonra çeşitli bahaneler ile katılandan farklı zamanlarda toplam 4250 TL tutarında para aldığı, katılanın işleri takip etmesi için gerekli prosedürleri yerine getirmediği, sürekli katılanı oyaladığı, bu suretle üzerine atılı dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edildiği somut olayda; sanık savunması, katılan beyanı ve tüm dosya kapsamından, sanığın üzerine atılı suçu işlediğinin sabit olduğu gerekçesine dayanan mahkemenin kabul ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
02.12.2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı Kanun’un 253. maddesinin 6. fıkrasında yer alan, "Resmî mercilere beyan edilmiş olup da soruşturma dosyasında yer alan adreste bulunmama veya yurt dışında olma ya da başka bir nedenle mağdura, suçtan zarar görene, şüpheliye veya bunların kanunî temsilcisine ulaşılamaması halinde, uzlaştırma yoluna gidilmeksizin soruşturma sonuçlandırılır." şeklindeki düzenleme karşısında katılanın yargılama sırasında bildirdiği adrese uzlaşma teklifinin bila tebliğ edildiği, katılanın bildirdiği adreste bulunamadığı anlaşıldığından tebliğnamedeki bu yönde bozma görüşüne iştirak edilmemiştir.
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 18/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.