10. Hukuk Dairesi 2020/6414 E. , 2020/5925 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının ve sigortalılığın 01/02/1986 tarihinde başladığının ve 01/12/2013 tarihinde emekliliğe hak kazandığının tesptine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme bozma üzerine ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davacı ve davalılardan Kurum vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
Davacı İsteminin Özeti:
Dava, davacının davalı işyerinde 01.02.1986 tarihinden itibaren çalıştığının, sigortalılığının 01.02.1986 tarihinde başladığının ve 01.12.2013 tarihinde emekliliğe hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı kurum vekili; Salt işe giriş bildirgesinin yeterli olmayıp davacının çalışıp çalışmadığının araştırılması gerektiğine dair cevap vermiştir.
Safahat :
Mahkemece, toplanan kanıtlara dayanılarak " Davanın kısmen kabulü ile; 1- Davacının 01/02/1986 tarihinde 506 sayılı Yasanın 79/8.maddesi gereğince sigortalı olarak çalıştığının tespitine, 2- Davacıya 81/B-f bendi gereğince 01/01/2014 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı almaya hak kazandığının tespitine, 3- Fazlaya ilişkin talebin reddine," karar verilmiştir.
Davalı ... vekili istinaf başvurusunda; Detaylı araştırma yapılması gerektiği, davacının hizmetlerinin tespitini istediği süre itibari ile hak düşürücü sürenin geçtiğini belirtmiştir.
Bölge Adliye Mahkemesince; Davanın kabulüne dair kararın vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmakla, davalı Kurum vekilinin istinaf isteminin 6100 sayılı HMK"nın 353/1-b.1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiştir.
Davalı ... vekili temyiz başvurusunda; feri müdahil oldukları, aleyhlerine hüküm kurulmaması gerektiği ve resen nazar alanacak gerekçelerle hükmü temyiz etmiştir.
Dairemizin 13/11/2018 tarihli ilamı “ Somut olayda, ... Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından ...Bilgisayar Hiz. Tic. A.Ş."nin 23.01.2014 tarihinde terkin edildiğinin bildirildiğine göre, adı geçen şirketin Ticaret Sicil Müdürlüğünde kayıtlı adresine TK"nın 35. maddesine göre tebligat yapılması isabetsiz olmuştur.
Yapılacak iş, davalı şirketin ihyasının sağlanması ve tasfiye memuru atanması için dava açmak üzere davacı tarafa uygun bir önel vermek, ihya yapıldığı ve tasfiye memuru atandığı taktirde usulüne uygun şekilde taraf teşkilini sağlamak, söz konusu şirketin sunacağı delilleri de topladıktan sonra işin esası hakkında bir karar vermekten ibarettir.
Yaşlılık aylığına gelince de; yaşlılık aylığına davacının tahsis talep tarihi olan 19.02.2014 tarihini takip eden aybaşından itibaren karar verilmesi gerekirken 49 yaşını ikmal ettiği 27.12.2013 tarihini takip eden 01.10.2014 tarihinden itibaren yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmesi hatalıdır.” şeklinde karar verilmiştir.
Bozma Sonrası Yerel Mahkeme Kararı :
“ Davanın kısmen kabulü ile ; 1- Davacının sigorta başlangıç tarihinin 01/02/1986 tarihi olduğunun tespitine, 2- Hizmet tespiti ile yaşlılık aylığına hak kazanıldığına yönelik davanın geriye bırakılmasına,” karar verilmiştir.
Temyiz başvurusu :
Davalı ... vekili; Davacı hizmet tespiti de istediğinden ihya kararı gerektiği, taraf teşkili sağlanmadan 1 günlük tespit kararı verilmesinin hatalı olduğu, kurumun bildirilmeyen sigortalılıktan dolayı sorumlu tutulmaması gerektiğinden davanın sadece davalı kurum aleyhine devam ettirilmesinin hatalı olduğu ve resen gözetilecek nedenlerle hükmü temyiz etmiştir.
Davacı vekili; Davacının talebinin sigorta başlangıcı ve emekliliğe hak kazandığının tespitine yönelik olduğu, davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği halde kısmen kabul kararı verilerek davalı kurum lehine vekalet ücretinin de hatalı olduğunu belirterek davalı kurum lehine hükmedilen vekalet ücreti yönünden hükmün düzeltilerek onanmasını, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesini talep ederek hükmü temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki temyiz kapsam ve nedenlerine göre davalı Kurum vekili ve davacı vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
2- Dava, davacının davalı işyerinde 01.02.1986 tarihinden itibaren çalıştığının, sigortalılığının 01.02.1986 tarihinde başladığının ve 01.12.2013 tarihinde emekliliğe hak kazandığının tespiti istemine ilişkindir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 297/2.maddesinde; "Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir." düzenlemesine yer verilmiştir.
Buna göre, davacının yaşlılık aylığı talebinin geri bırakılmasına dair bir talebi olmadığından Mahkemece yaşlılık aylığına hak kazanıldığına yönelik talebinin geri bırakılmasına dair hüküm kurulması isabetsiz olmuştur.
Yapılacak iş, davacının yaşlılık aylığı talebi hakkında işin esasına girilerek olumlu veya olumsuz bir karar vermekten ibarettir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalı Kurum vekili ile davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ :Temyiz olunan ilk derece mahkemesi kararının yukarıda belirtilen nedenlerle (BOZULMASINA), dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacıya iadesine 13/10/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.