Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/1599
Karar No: 2021/8368
Karar Tarihi: 29.11.2021

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2020/1599 Esas 2021/8368 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, koruma tedbirleri nedeniyle tazminat talebinde bulunmuş ve mahkeme davacının kısmi tazminat talebini kabul etmiştir. Davalıdan alınarak davacıya 509,17 TL maddi ve 550 TL manevi tazminat verilmesine karar verilmiştir. Temyiz edilen kararın incelenmesi sonucunda, davacının tutuklu kaldığı süre boyunca hüküm giymeyen bir ceza davası nedeniyle tazminat talebinde bulunduğu belirlenmiştir. Bu nedenle, davacının talebinin yasal koşullara uygun olup olmadığı araştırılmalıdır. Yerleşik yargı kararlarına uygun olarak, hükmolunacak manevi tazminatın çeşitli faktörlere göre belirlenmesi gerektiği ancak eksik tazminat hükmolunarak kararın kanuna aykırı olduğu sonucuna varılmıştır. Bu nedenle, karar isteme aykırı olarak bozulmuştur.
Kanun Maddeleri: 466 sayılı Kanun, 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi ve 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi.
12. Ceza Dairesi         2020/1599 E.  ,  2021/8368 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
    Hüküm : Davacının tazminat talebinin kısmen kabulü ile 509,17 TL maddi ve 550 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesine

    Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Tazminat talebinin dayanağı olan Eyüp 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2004/525 Esas ve 2006/370 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak ve silahlı tehdit suçuna azmettirmek suçlarından 16/10/2004 - 02/12/2004 tarihleri arasında 47 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, kararın esinleştirilmediği tutuklama tarihi itibariyle davanın yürürlükte bulunan 466 sayılı Kanuna tabi olduğu anlaşılmakla;
    Davacının 20.000,00 TL maddi, 40.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 509,177 TL maddi, 2.500,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmesi üzerine dairemizce yapılan incelemede, tazminat davasının dayanağı olan ceza dava dosyası celp edilip incelenerek davacı hakkında verilen beraat hükmünün kesinleşip kesinleşmediği, davacının gözaltına alınıp tutuklandığı tarihte yürürlükte bulunan 466 sayılı Kanun hükümlerine dayalı tazminat istemlerinde üç aylık dava açma süresinin başlangıcı için kesinleşen beraat hükmünden davacının haberdar olup olmadığı tespit edilerek 466 sayılı Kanunda öngörülen tazminat isteme koşullarının bulunup bulunmadığının değerlendirilmesi gerektiği, kabule göre de; davacı lehine belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda fazla manevi tazminata hükmolunduğu, gerekçeli karar başlığında dava türünün yanlış belirtildiği gerekçeleri ile hükmün bozulması üzerine yerel mahkemece duruşma açılıp, 509,17 TL maddi, 550,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verildiği anlaşılmakla;
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Dairemizin yerleşik kararlarında da vurguladığı üzere, nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar faizi ile birlikte elde edeceği parasal değer gözetilmek suretiyle, hak ve nesafet ilkelerine uygun, makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, belirlenen ölçütlere uymayacak ve emsal uygulamaların da altında olacak şekilde eksik manevi tazminata hükmolunması,
    Kanuna aykırı olup, davacı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 29/11/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi