11. Hukuk Dairesi 2019/1319 E. , 2020/1319 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 21. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında görülen davada Kayseri 2. Asliye Ticaret Mahkemesince verilen 16/11/2017 tarih ve 2017/229 E- 2017/786 K. sayılı kararın davacılar vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine-esastan kabulüne dair Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi"nce verilen 28/12/2018 tarih ve 2018/666 E- 2018/1444 K. sayılı kararın Yargıtay"ca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, 6100 sayılı Kanun"un 369. maddesi gereğince miktar veya değer söz konusu olmaksızın duruşmalı olarak incelenmesi gereken dava ve işlerin dışında bulunduğundan duruşma isteğinin reddiyle dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkilinin 1959 yılında Gama İnşaat Limited Şirketi adıyla faaliyetlerine başladığını, 1962 yılında Fenni ve Gama İnşaat Grubu Limited Şirketi, 1970 yılında ...., 2003 yılında ...."nin kurulduğunu, müvekkil şirketler grubunun 52 yıldan bu yana inşaat-endüstri tesisleri imalat, montaj ve enerji-iletişim alanlarında faaliyet gösterdiğini, davalının da aynı ve benzeri sektörlerde faaliyet gösterdiğini, müvekkil holding ve şirketin öncelikli ve üstün hak sahibi olduğunu, Gama ibaresini ticaret unvanında Gamma olarak ayırt edilemeyecek derecede benzer şekilde kullanmakta olan davalının böylelikle müvekkillerinin 52 yıldan bu yana haklı olarak sağladığı şöhret-prestij ve itibardan haksız yararlanma amacına matuf olarak kötü niyetli hareket ettiğini, müvekkili holdingin ve bünyesinde bulunan şirketlerin ticaret unvanlarının tescilinin karşı tarafın tescilinden çok önce olduğunu, davalının Gamma ibareli ticaret unvanını 29/12/2015 tarihinde tescil ettiğini ileri sürerek davalı şirketin ticaret unvanında yer alan Gamma ibaresinin iptali-silinmesi ile sicilden terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili; davanın yasal süresi içinde açılmadığını, davacı şirketler ile müvekkilinin ticaret unvanlarının birbirine benzemediğini, iştigal konularının farklı olduğunu, kötüniyetli olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
İlk derece mahkemesince tüm dosya kapsamına göre; davacı şirketlerin 1970 ve 1980 yıllarından beri faal olduğu, davalı şirketin ise 2015 yılı sonunda kurulduğu, davalının "Gamma" olarak ticaret unvanını tescil ettirmesinin davalı şirketin ticaret unvanı ile iltibas ve haksız rekabet oluşturduğu ve davacı şirketlerin ticaret unvanına tecavüz mahiyetinde olduğu, sessiz kalma yoluyla hak kaybının oluşmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne, "..."nin unvanındaki "GAMMA" ibaresinin ticaret sicilinden terkinine karar verilmiştir.
Karara karşı davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesi"nce; unvan terkini için, ibaredeki benzerlik yanında iştigal alanlarının da aynı veya benzer olması gerektiği, davalı şirketin iştigal alanının her türlü demir, çelik ve metal, davacı ...."nin iştigal alanının elektrik, elektronik ve mekanik, davacı ...."nin iştigal alanının ise ticari, zirai ve sınai faaliyet alanında olduğu, davalı şirketin kullandığı unvanın iltibas oluşturacak nitelikte olmadığı gerekçesiyle davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulüne, ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir.
Dava, 6102 sayılı TTK"nın 52. maddesine dayalı ticaret unvanının terkinine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, davacıların ticaret unvanında yer alan “GAMA” ile davalının ticaret unvanında yer alan “GAMMA” ibaresinin iltibas ve haksız rekabet oluşturacağı, davalı kullanımının davacının ticaret unvanına tecavüz mahiyetinde olacağı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, davalının istinafı üzerine Bölge Adliye Mahkemesince ibarelerdeki benzerliğin yanı sıra iştigal alanlarının da aynı veya benzer olması gerektiği gerekçesiyle yerel mahkeme kararının kaldırılması ile davanın reddine karar verilmiştir.
6102 sayılı TTK"nın 52. maddesinin 1. fıkrası hükmüne göre, ticaret unvanının, ticari dürüstlüğe aykırı biçimde bir başkası tarafından kullanılması hâlinde hak sahibi, bunun tespitini, yasaklanmasını; haksız kullanılan ticaret unvanı tescil edilmişse kanuna uygun bir şekilde değiştirilmesini veya silinmesini, tecavüzün sonucu olan maddi durumun ortadan kaldırılmasını isteyebilir. Yine TTK"nın 45. maddesi uyarınca, bir ticaret unvanına Türkiye’nin herhangi bir sicil dairesinde daha önce tescil edilmiş bulunan diğer bir unvandan ayırt edilmesi için gerekli olduğu takdirde, ek yapılır. Her ne kadar, Bölge Adliye Mahkemesince taraf şirketlerin iştigal alanlarının farklı olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, her iki şirketin ticaret unvanında ayırt edici unsur "Gama" ve “Gamma” ibareleridir. Ticaret unvanında yer alan “Gamma” ibaresinin, davacının “Gama” ibaresi ile iltibas yaratacak derecede benzer olduğu dikkate alındığında, davalı şirketin ticaret unvanına bu ayırt edici unsurun yanına ek unsur olarak aldığı kabul edilen diğer ibarelerin esasen ticaret unvanının ayırt edici eki niteliğinde olmayıp, faaliyet konusuyla ilgili ek niteliğinde bulunduğundan yazılı gerekçeyle davanın reddi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacıların temyiz isteminin kabulü ile Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA, HMK"nın 373/2. maddesi uyarınca dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesi"ne gönderilmesine, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edenlere iadesine, 12/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.