Esas No: 2019/131
Karar No: 2021/4595
Karar Tarihi: 09.11.2021
Danıştay 7. Daire 2019/131 Esas 2021/4595 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
YEDİNCİ DAİRE
Esas No : 2019/131
Karar No : 2021/4595
TEMYİZ EDENLER: 1- DAVALI :... Vergi Dairesi Başkanlığı
(... Vergi Dairesi Müdürlüğü)
VEKİLİ : Av. ...
2- DAVACI : ... Holding Anonim Şirketi
(Eski Unvanları: ... Menkul Değerler Anonim Şirketi ... Yatırım Menkul Değerler Anonim Şirketi)
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının taraflarca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Sermaye Piyasası Kanunu'na göre aracılık faaliyetleri yapan davacı şirket tarafından ihtirazi kayıtla beyan edilerek ödenen 2014 yılının Eylül dönemine ait banka ve sigorta muameleleri vergisinin, kaldıraçlı döviz alım satım işlemlerine ilişkin 96.089,01 TL'lik kısmının iptali ile ödenen vergilerin talep tarihinden sonraki üç aylık sürenin bitiminden itibaren tecil faizi oranında hesaplanan faiz ile birlikte iadesine hükmedilmesi istemiyle dava açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Kısmen bozma kararına uymak suretiyle, kaldıraçlı alım satım işlemlerine konu dövizin para piyasası aracı olması nedeniyle Bankacılık Kanunu uyarınca yapılan işlemin kambiyo işlemi niteliğinde olduğu, 6802 sayılı Gider Vergileri Kanunu'nda döviz alım satım işlemlerinin fiziki teslimatlı olmaması durumunda kambiyo işlemi olarak dikkate alınamayacağını öngören bir düzenlemeye yer verilmediği, kaldıraçlı döviz alım satım işlemlerinde banka muameleleri vergisi oranının sıfır olarak uygulanması gerektiğinden, dava konusu banka ve sigorta muameleleri vergisinde hukuka uyarlık görülmediği; kısmen bozma kararı üzerine, ödenen tutarın hesaplanacak yasal faiziyle birlikte iadesinin icap ettiği gerekçesiyle, işlemin iptali ve ödenen tutarın ödeme tarihinden itibaren hesaplanacak yasal faiziyle birlikte iadesine, faiz isteminin fazlaya ilişkin kısmı yönünden ise davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENLERİN İDDİALARI : Davalı idarece,19/01/2012 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 89 Seri Nolu Gider Vergileri Genel Tebliğinde, kaldıraçlı alım satım işlemlerinin vergilendirilmesi hususunun düzenlendiği, buna göre fiziki teslimatlı döviz alış ve satış işlemlerinin kambiyo işlemi olduğu; foreks işlemlerinin ise dayanak varlıktaki fiyat değişimlerinden fiziki alım satım olmaksızın yararlanmayı amaçladığından kambiyo alım satım işlemi olarak değerlendirilemeyeceği; davacı tarafından, tecil faizine hükmedilmesi gerektiği ileri sürülmektedir.
TARAFLARIN SAVUNMALARI : Davacı tarafından, istemin reddi gerektiği savunulmuş; davalı idarece, savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz istemlerinin reddi ile usul ve yasaya uygun olan kararın onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Yedinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
Sermaye Piyasası Kanunu'na göre aracılık faailiyetleri yapan davacı şirket tarafından ihtirazi kayıtla beyan edilerek ödenen 2016 yılının Ağustos dönemine ait banka ve sigorta muameleleri vergisinin, kaldıraçlı döviz alım satım işlemlerine ilişkin 197.899,56 TL'lik kısmının iptali ile ile ödenen vergilerin talep tarihinden sonraki üç aylık sürenin bitiminden itibaren tecil faizi oranında hesaplanan faiz ile birlikte iadesine hükmedilmesi istemiyle dava açılmıştır.
İLGİLİ MEVZUAT:
213 sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 112. maddesinin 4. fıkrasında da, fazla veya yersiz olarak tahsil edilen vergilerin, fazla veya yersiz tahsilatın mükelleften kaynaklanmaması halinde verginin tahsili tarihinden düzeltme fişinin mükellefe tebliğ edildiği tarihe kadar geçen süre için aynı dönemde 6183 sayılı Kanun'a göre belirlenen tecil faizi oranında hesaplanan faizi ile birlikte mükellefe red ve iade edileceği hükmüne yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
İdare ve vergi mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı halinde mümkündür. Anılan Kanun'un 50. maddesinin 4. fıkrasında, "Danıştayın bozma kararına uyulduğu takdirde, bu kararın temyiz incelemesi, bozma kararına uygunlukla sınırlı olarak yapılır." hükmü bulunmaktadır.
Bu durumda, mahkeme kararlarının Danıştay tarafından bozulması halinde, mahkemelerce bozmaya ilişkin kararlar üzerine yeniden verilen kararlara karşı yapılan temyiz başvuruları, bozma kararındaki esaslara uyulup uyulmadığı yönünden incelenebilecektir.
Temyiz istemine konu yapılan kararın Dairemizin 07/03/2017 tarih ve E:2015/5316, K:2017/1671 sayılı kararındaki esaslar doğrultusunda verildiği anlaşıldığından, temyiz konusu kararın iptal ve iadeye ilişkin hüküm fıkrası usul ve hukuka uygun olup, davalı İdarenin dilekçesinde ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
Kararın, faize ilişkin hüküm fıkrasına yönelik tarafların temyiz istemlerine gelince:
Yukarıda yer verilen yasa hükmünde, fazla veya yersiz olarak tahsil edilen vergilerin, fazla veya yersiz tahsilatın mükelleften kaynaklanmaması halinde verginin tahsili tarihinden düzeltme fişinin mükellefe tebliğ edildiği tarihe kadar geçen süre için aynı dönemde 6183 sayılı Kanun'a göre belirlenen tecil faizi oranında hesaplanan faizi ile birlikte mükellefe red ve iade edileceği düzenlendiğinden fazla ve yersiz tahsilatın iadesinde tecil faizi uygulanacağı tabiidir.
Mahkemece, fazladan ödenen tutarların ödeme tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanuni Faiz ve Temerrüt Faizine İlişkin Kanun'da öngörülen oranda hesaplanacak yasal faiziyle birlikte iadesine karar verilmiş ise de fazla ve yersiz tahsil edilen tutarın davacı tarafından talep tarihinden sonraki üç aylık sürenin bitiminden itibaren faiz hesaplanması yönündeki istemi göz önünde bulundurularak taleple bağlılık ilkesi kapsamında tecil faiziyle birlikte iadesine karar verilmesi gerektiğinden kararın faize ilişkin hüküm fıkrasının bozulması gerekmiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin kabulüne, davalı idarenin temyiz isteminin ise kısmen reddine, kısmen de kabulüne,
2. ... Vergi Mahkemesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararın dava konusu işlemin iptali ile ödenen tutarın iadesine ilişkin hüküm fıkrasının ONANMASINA,
3. Kararın, faize ilişkin hüküm fıkrasının ise BOZULMASINA,
4. Bozulan kısım hakkında yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Mahkemeye gönderilmesine,
5. 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 13. maddesinin (j) bendi parantez içi hükmü uyarınca alınması gereken harç dahil olmak üzere, yargılama giderlerinin yeniden verilecek kararda karşılanması gerektiğine,
6. 2577 sayılı Kanun'un (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen onbeş gün içinde kararın düzeltilmesi yolu açık olmak üzere, 09/11/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.