Abaküs Yazılım
9. Hukuk Dairesi
Esas No: 2009/37492
Karar No: 2012/2816
Karar Tarihi: 01.02.2012

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2009/37492 Esas 2012/2816 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, işveren tarafından feshedilen iş akitleri sebebiyle kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, yıllık izin, fazla mesai, hafta tatili ücreti, genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını istemiştir. İş mahkemesi, davacının isteğini kabul etmiştir. Temyize gidilen davada, taraflar arasında alacaklara yürütülecek faizin türü ve başlangıç tarihi konusunda çekişme olduğu belirtilmiştir. İş yargılamasında ücret ve ücret kapsamındaki alacaklara en yüksek banka mevduat faizi uygulanırken, diğer alacaklara yasal faiz yürütülmesi gerektiği ifade edilmiştir. Kıdem tazminatı dışındaki alacaklara faize hak kazanabilmek için işverenin temerrüde düşürülmesi gerektiği belirtilerek, söz konusu davadan önce temerrüt yoksa, dava tarihinden faiz yürütülmesi gerektiği vurgulanmıştır. Davacının davalıyı davadan önce temerrüde düşürdüğü, dolayısıyla alacakların tamamına temerrüt tarihinden faiz yürütülmesi gerektiği mahkemece kabul edilmiştir. Kararda, fazla mesai ücreti, hafta tatili çalışma ücreti, ulusal bayram-genel tatil tatili çalışma ücreti ve ihbar tazminatı temerrüt tarihi olan 14.11.2007 tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmiştir. Yıllık izin ücreti istemi reddedilmiştir. Kanun maddeleri ise şu şekildedir: 4857 sayılı İş Kanunu'nun 34. maddesi ve HMK'nun 370/2. maddesi.
9. Hukuk Dairesi         2009/37492 E.  ,  2012/2816 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    DAVA : Davacı, kıdem ve ihbar tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, hafta tatili ücreti ve ücret alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır.
    Hüküm süresi içinde taraflar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    A) Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait işyerinde çalıştığını, ücretlerin düzenli ödenmesi ve sigorta primlerinin asgari ücret yerine gerçek kazançları üzerinden kuruma bildirilmesini istemeleri üzerine iş akdinin işveren tarafından feshedildiğini ve asgari ücret tutarından kıdem ve ihbar tazminatının ödendiğini ileri sürerek, ihbar tazminatı, kıdem tazminatı, yıllık izin, fazla mesai, hafta tatili ücreti, genel tatil ücreti alacaklarının hüküm altına alınmasını istemiştir.
    B) Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davacının davalıya ait işyerinde asgari ücretle çalıştığını, ücret bordroları ve hesap pusulalarının işçi tarafından imzalandığını, ayrıca ücret bordrolarında herhangi bir fazla mesai gözükmediğini, işçinin fazla mesai, UBGT, hafta tatili ve yıllık izin ücret alacaklarının bulunmadığını, nitekim bu hususların davacı tarafından imzalanan ibraname ile saptandığını, son aylık ücreti üzerinden kıdem ve ihbar tazminatı ödendiğini, iş akdinin işletmenin, işyerinin gereklerinden kaynaklanan, ekonomik durumun bozulmasından doğan nedenlerle feshedildiğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
    C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, iş akdinin haklı neden olmaksızın işveren tarafından fesih edildiği konusunda uyuşmazlık bulunmadığı, fesih tarihi itibariyle düzenlenen ibra sözleşmesinde işçinin fazla çalışma yapmadığı, hafta tatili ve UBGT günlerinde çalışmadığı, yıllık izin ücretini aldığının ifade edildiği, ihbar ve kıdem tazminatı bordrolarında ise yaptığı fazla mesai ve genel tatil günü çalışma ücretlerinin alındığının belirtildiği, sunulan bordrolarda fazla mesai ve UBGT ilave ücret tahakkukunun bulunmadığı, tanıklardan birinin de davacının paraya ihtiyacı olduğu için ibraname imzaladığını ifade ettiği, yıllık izin ücreti alacağının ise bulunmadığı sonuç ve kanaatine varılarak davanın bilirkişi raporu doğrultusunda kabulüne, yıllık izin ücreti isteminin reddine karar verilmiştir.
    D) Temyiz:
    Kararı taraflar temyiz etmiştir.
    E) Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2- Kıdem tazminatı dışındaki alacaklara yürütülecek faizin türü ve başlangıç tarihi taraflar arasında çekişmelidir.
    İş yargılamasında TİS.den kaynaklananlar hariç, ücret ve ücret kapsamındaki alacaklara 4857 sayılı İş Kanununun 34.maddesi uyarınca en yüksek banka mevduat faizine, bunun dışındaki alacaklara (ihbar tazminatı, yıllık ücretli izin alacağı, vergi iadesi, kira alacağı gibi) ise yasal faiz yürütülmelidir.
    Kıdem tazminatı dışındaki alacaklara faize hak kazanabilmek için kural olarak işverenin temerrüde düşürülmesi gerekir. Bununla birlikte bireysel ya da toplu iş sözleşmesiyle, talep konusu alacakların ödeme zamanıyla ilgili olarak açık bir hükme yer verilmişse, belirlenen ödeme tarihi faiz başlangıcı olarak esas alınır (Yargıtay 9.HD. 24.10.2008 gün 2008/30158 E, 2008/28418 K.).
    Davadan önce temerrüt yoksa dava dilekçesinde talep edilen miktarlar için dava tarihinden, ıslah dilekçesi ile talep edilen miktarlara ise ıslah tarihinden faiz yürütülmesi gerekir.
    Davacı davalıyı davadan önce temerrüde düşürmüşse ve talep varsa kıdem tazminatı dışındaki alacakların tamamına temerrüt tarihinden faiz yürütülmeli ve alacaklar davadaki- ıslahtaki şeklinde bölünmemelidir.
    Somut olayda, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi sonucunda, sunulan delillerden davacı delilleri inandırıcı kabul edildiğinden Mahkemenin davanın kısmen kabul kararı yerinde ise de,
    Davacı Vekilinin posta yolu ile gönderdiği 18.10.2007 tarihli ihtarname ile davalıyı davadan önce temerrüde düşürdüğü, ihtarnamenin davalıya 12.11.2007 tarihinde tebliğ edildiği, davalıya davaya konu alacakların ödenmesi için tebliğden itibaren 1 gün süre verildiği ve davacı vekilince hem dava hem ıslah dilekçesinde kıdem tazminatı dışındaki alacaklara temerrüt tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizi ile yasal faiz yürütülmesini talep etmesine rağmen Mahkemece talep miktarının dava ve ıslah tarihi olarak ayrıştırılması sonucu faizin başlangıcı açısından yazılı şekilde hüküm kurulması hatalı olup, bozma sebebi ise de bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün HMK.nun 370/2. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    F) Sonuç:
    Hüküm fıkrasının 2, 3,4 ve 5 numaralı bentlerinin tamamen çıkartılarak, yerlerine;
    “ 2- 5.028,90 TL. brüt fazla çalışma ücretinin temerrüt tarihi olan 14.11.2007 tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte,
    3- 1.564,10 TL. brüt hafta tatili çalışma ücretinin temerrüt tarihi olan 14.11.2007 tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte,
    4- 137,32 TL. brüt ulusal bayram-genel tatil tatili çalışma ücretinin temerrüt tarihi olan 14.11.2007 tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte,
    5- 578,97 TL. brüt ihbar tazminatının temerrüt tarihi olan 14.11.2007 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine “ bentlerinin yazılması suretiyle hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz giderinin 5.55 TL"nin davacıya arta kalanın davalıya yükletilmesine, 01.02.2012 tarihinde oy birliği ile karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi