Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/9319 Esas 2016/8955 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
23. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/9319
Karar No: 2016/8955
Karar Tarihi: 20.10.2016

Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2015/9319 Esas 2016/8955 Karar Sayılı İlamı

23. Ceza Dairesi         2015/9319 E.  ,  2016/8955 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık
    HÜKÜM : TCK"nın 157/1, 62/1, 52, 50 maddeleri gereğince sanıkların ayrı ayrı neticeten hapisten çevrilen 6.000"er TL adli para cezası ile ve doğrudan verilen 80"er TL adli para cezası ile cezalandırılmalarına

    Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Katılan ile sanık ... arasında 2007 yılında araç satım sözleşmesi istinaden 1991 model ... marka aracı sanıktan haricen satın aldığı, karşılığı olan 6.500,00 TL"yi sanığa peşin olarak verdiği, aracın resmi bir biçimde satışını istediğinde ise borcunun bulunması sebebiyle sanık ... tarafından vekaletname verilemediği ve bu sebeple satış sözleşmesinin iptal edildiği, araç ve peşin verilen meblağın karşılıklı iade edilmesi konusunda anlaşıldığı, ... ilçesinde kahvehanede araç teslim edilmeden önce sanık ..."ın asıl borçlu olarak diğer sanık ..."ın ise kefil olarak borca uygun doldurulan senedi katılanın ve tanıklar huzurunda imzaladıkları, ancak aracın tesliminde senedi vereceklerini beyan ederek senedi yanlarına aldıkları, katılanın arkadaşları olan bir kısım tanıklar ile kahvehaneden ayrılarak satın alınan aracı getirmeye gittikleri, aracı kahvehaneye getirdiklerinde sanıkların kahvehanede olmadığı, bir müddet sonra geldikleri ve aracı teslim aldıkları, ancak katılana teslim etmiş oldukları senedin imzaladıkları senetten farklı olduğu, imzanın ve borçlu adının ... adında hayali bir kimseye ait olduğu, katılanın aradaki güven ilişkisi sebebiyle senedi kontrol etmediği ve icra takibine verdikten sonra durumu anladığı, böylece sanıkların üzerlerine atılı dolandırıcılık suçlarını işledikleri iddia edilen olayda;

    Sanıkların aşamalarda değişmeyen savunmaları, sahteliği iddia edilen senedin 2008 yılında icra takibine konu edilmesine rağmen katılanın 2011 yılında şikayetçi olması karşısında; olay üzerinden yaklaşık 3 yıl geçtikten sonra yapılan şikayetin olayın özelliğine göre hayatın olağan akışına uymadığı, katılanın yakın arkadaşları olan tanıklardan başka sanıkların atılı suçu işlediklerine dair her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı deliller elde edilemediğinden haklarında beraat kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden dosya kapsamına uygun olmayan yetersiz gerekçeyle yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanun"un 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesi ile değişik 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321 maddesi uyarınca BOZULMASINA, 20.10.2016 tarihinde oybirliği ile karar verildi.










    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.