16. Hukuk Dairesi 2016/7272 E. , 2019/2053 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO TESPİTİNE İTİRAZ
KANUN YOLU : TEMYİZ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında .... Mahallesi çalışma alanında bulunan 137 ada 44 parsel sayılı ve 9.656,32 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğu belirtilerek taşlık vasfıyla Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ... irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın kısmen kabulüne, çekişmeli 137 ada 44 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi raporunda belirtildiği üzere 4451,19 metrekarelik (A) ile gösterilen ve 2.714,83 metrekarelik (B) ile gösterilen toplam 7.166,02 metrekarelik alanın kadastro tespitinin iptali ile davacı ... adına, raporda 729,57 metrekarelik (C) ile gösterilen 1.491,48 metrekarelik (D) ile gösterilen 269,25 metrekarelik (E) ile gösterilen toplam 2.490,30 metrekarelik yerin Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili ve davalı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece; davacı yararına fen bilirkişi raporunda (A) ve (B) kısımlarının zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği (C), (D) ve (E) bölümleri yönünden ise gerçekleşmediği kabul edilerek yazılı şekilde hüküm verilmiştir. (C), (D) ve (E) bölümleri yönünden; dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde olmayan davacının temyiz itirazları yerinde değildir.
Davalı Hazinenin (A) ve (B) harfleri ile gösterilen bölümlere yönelik temyiz itirazlarına gelince; mahkemece yapılan araştırma yeterli bulunmamaktadır. Şöyle ki dava, idari yoldan oluşan tapu kaydının tesis tarihine kadar, öncesi ziraata elverişsiz olan yerde davacı lehine 3402 sayılı Yasa"nın 14. ve 17. maddesinin koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediğinin belirlenmesi ile çözüme kavuşturulacak nitelikteki tapu iptali ve tescil davasıdır. Böyle bir yerin, emek ve masraf yapılmak suretiyle imar-ihya işlemlerinin tamamlanarak tarıma elverişli hale getirilmesini müteakip, kazanmayı sağlayacak zilyetlik süresinin geçmesi şartıyla kazanılması mümkündür. O halde, uyuşmazlığın çözümünde imar- ihyanın ne zaman başladığının, ne zaman tamamlandığının ve zilyetliğin ne şekilde sürdürüldüğünün belirlenmesi önem arz etmektedir. Dosyada mevcut ziraatçı bilirkişi raporu bu hususları karşılamadığı gibi, keşif anında dinlenen yerel bilirkişi ve tanık anlatımları da soyut nitelikte olup, taşınmaz üzerinde imar-ihya işlemlerine başlandığı ve tamamlandığı tarih ile ekonomik amaca uygun zilyetliğin başlangıç tarihini belirlemeye yeterli değildir. Mahkemece çekişmeli taşınmazın idari yoldan davalı Hazine adına tapuya tescil edilmeden önce taşınmazın önceki niteliğinin belirlenmesinde fikir vermek için hava fotoğrafları incelemesi de yapılmamıştır. Eksik araştırma, inceleme ve uygulamaya dayalı olarak karar verilemez.
Hal böyle olunca, sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için öncelikle, çekişmeli taşınmazın ihdasen Hazine adına tescil tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ve en az üç ayrı zaman dilimine ait stereoskopik hava fotoğrafları Harita Genel Komutanlığından tarihleri açıkça yazılmak suretiyle istenilerek dosya arasına konulmalı, taşınmazın tapuya tescil edilmeden önce hangi tarihte ne durumda olduğu belirlenmeli ve dosya bu şekilde keşfe hazır hale getirildikten sonra, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişilerle; taraf tanıkları, üç kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu, fen bilirkişisi, jeodezi ve fotogrametri mühendisinden oluşacak bilirkişi heyeti eşliğinde mahallinde yeniden keşif yapılmalıdır. Yapılacak bu keşifte, belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğrafları üzerinde stereoskop aletiyle jeodezi ve fotogrametri mühendisine inceleme yaptırılarak, çekişme konusu taşınmaz bölümü hava fotoğraflarında gösterilmeli, bu yerin önceki ve şimdiki niteliğinin, arazinin ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığının belirlenmesine çalışılmalı, yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazın kime ait olduğu, öncesinde kim tarafından kullanıldığı, kimden kime ne şekilde intikal ettiği, imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın hangi tarihte başlayıp ne zaman bitirildiği, etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, zirai bilirkişi kurulundan da taşınmazın zirai durumunu, üzerinde sürdürülen zilyetliğin şeklini ve süresini, taşınmaz üzerindeki bitki örtüsünü, taşınmazın imar-ihyaya konu olabilecek yerlerden olması halinde imar-ihyaya konu olmaya başladığı ve imar-ihyanın tamamlandığı tarihi bildirir ve açıklar nitelikte ve çekişmeli taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğraflarını da içerir rapor alınmalı, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25.03.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.