21. Ceza Dairesi Esas No: 2016/1677 Karar No: 2017/1247 Karar Tarihi: 13.03.2017
213 sayılı Vergi Usul Kanunu"na muhalefet - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2016/1677 Esas 2017/1247 Karar Sayılı İlamı
21. Ceza Dairesi 2016/1677 E. , 2017/1247 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 213 sayılı Vergi Usul Kanunu"na muhalefet HÜKÜM : Mahkumiyet
Defter ve belgeleri gizleme suçunun; defter ve belgelerin istenme yazısının tebliğ edildiği 20/02/2008 tarihinden 15 gün sonrası olan 06/03/2008 tarihinde işlendiği anlaşılmakla, gerekçeli karar başlığına eksik yazılan suç tarihinin mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür. I-)Sanıklar ... ve ... hakkında “defter ve belgeleri gizleme” suçundan kurulan hükümlere yönelik yapılan incelemede; 213 sayılı Yasanın 359/a-2. maddesinde düzenlenen defter ve belgeleri gizleme suçunun oluşabilmesi için defter ve belgeleri isteme talebini içerir yazının sanıklara usulüne uygun olarak tebliğ edilmesinin gerektiği, somut olayda ise defter ve belgeleri isteme yazının .............. Gıda Sanayi ve Tic. Anonim Şirketi yönetim kurulu başkanı olan ...’a tebliğ edildiği, sanıklara yönelik ise defter ve belge isteme talebini içerir herhangi bir tebligatın bulunmadığı, bu haliyle sanıkların üzerine atılı defter ve belgeleri gizleme suçunun yasal unsurları itibariyle oluşmadığı gözetilmeden sanıklar hakkında yazılı şekilde mahkumiyet hükümleri kurulmuş olması, II-)Sanık ... hakkında “defter ve belgeleri gizleme” suçundan kurulan hükme yönelik yapılan incelemede; 1-)Sanık hakkında hükmolunan temel cezanın suç tarihinde yürürlükte bulunan 213 sayılı Yasanın 359/a-2. maddesinde öngörülen 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasından alt sınırın üzerinden teşditen mi yoksa 03.07.2009 tarihinde yürürlüğe giren 5904 sayılı Kanunun 23. maddesi ile değişik 213 sayılı Yasanın 359/a-2. maddesinde öngörülen 18 aydan 3 yıla kadar olan hapis cezası esas alınmak suretiyle mi tayin edildiğine dair gerekçeden yoksun şekilde hüküm kurulması, 2-)Sanık hakkında "defter ve belgeleri gizleme" eylemi nedeniyle CMK"nun 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesesinin uygulanmasına engel oluşturabilecek somut bir zararın bulunmadığı cihetle, ertelemeye göre daha lehe olan hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağının karar yerinde tartışılmaması, 3-)5237 sayılı TCK"nun 53/3. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde yeralan hak yoksunluğunun sanığın sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmeye kadar uygulanabileceği gözetilmeden, fıkranın tamamını kapsar biçimde yazılı şekilde hükümler kurulması ve T.C. Anayasa Mahkemesinin TCK"nın 53. maddesine ilişkin olan, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararının 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanmış olması, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafinin ve Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 13.03.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.