10. Hukuk Dairesi 2020/1495 E. , 2020/5852 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde asıl davanın kısmen kabulüne; birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, davacı Kurum vekilinin sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Dava, 21.11.2006 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu sigortalıya yapılan tedavi masrafları nedeniyle uğranılan Kurum zararının rücuan tazmini istemine ilişkin olup; davacı asıl davada ilk başta 9.415,93 TL tedavi giderinin %50’sine tekabül eden 4.707,97 TL’nin sarf ve ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini; ıslahen davalının %80 kusur oranına karşılık gelen 7.532,74 TL anapara ile 1.174,19 TL faiz alacağının davalıdan tahsilini talep etmiş; birleşen davada ise 6.154,63 TL daha tedavi masrafı yapıldığından bahisle bunun 3.077,31 TL’sinin sarf ve ödeme tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Mahkemece asıl dava bakımından, davalının %80 kusur karşılığı olan 7.532,74 TL bakımından davanın kabulüne, fazlaya ilişkin istemin reddine; birleşen dava bakımından ise talebin başka bir sigortalıya ait tedavi giderine ilişkin olduğundan bahisle davanın reddine karar verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinde, asıl davada, davacı Kurum vekilinin ıslah dilekçesi ile talebini, davalının %80 kusuruna karşılık gelecek şekilde anapara miktarını 7.532,74 TL, faiz alacağı miktarını ise 1.174,19 olmak üzere ayrı ayrı belirterek toplam 8.706,93 TL’ye yükselttiği ve Mahkemece davanın ıslah edilmiş şekilde toplam 7.532,74 TL üzerinden kısmen kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, her ne kadar davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de; davacı Kurum vekilinin ıslah dilekçesinde talep ettiği anapara miktarının Mahkemece kabul edilen miktar ile aynı olması ve kabul edilen miktar bakımından davacının talebi gibi sarf ve ödeme tarihlerinden itibaren faize hükmedilmesi karşısında, sonuç olarak reddedilen kısım bulunmadığından davacı Kurum aleyhine yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmiş olması hatalı olup bozmayı gerektirmektedir.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, hüküm bozulmamalı, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun Geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle,
1- Hükümde yer alan “2-Fazla talebin reddine” ibaresinin silinerek hükümden çıkarılmasına,
2- Hükmün 2 nolu bendinde yer alan “Davacı tarafından yapılan toplam 969,80TL yargılama giderinin kabul ve ret oranına göre 839,00TL"sinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine. Bakiyesinin davacı üzerinde bırakılmasına.” ibaresinin silinerek, yerine;
“Davacı tarafından yapılan toplam 969,80 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” cümlesinin yazılmasına,
3- Hükmün 2 nolu bendinde yer alan “Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret tarifesi gereğince takdir edilen 1.174,20TL avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine.” ve “Davalı tarafından yapılan toplam 286,00TL yargılama giderinin kabul ve ret oranına göre 38,55TL"sinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, bakiyesinin davalı üzerinde bırakılmasına.” ibarelerinin silinerek hükümden çıkarılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 12.10.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.