Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/40890
Karar No: 2018/5035
Karar Tarihi: 25.04.2018

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/40890 Esas 2018/5035 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2015/40890 E.  ,  2018/5035 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    K A R A R

    Davacı, ... Gayrimenkul adlı işyerinde emlak komisyonculuğu yaptığını, davalı ile 28.02.2012 tarihinde Satılık Gayrimenkul Görme Formu imzaladıklarını, bu anlaşma üzerine davalıya şu an satın alıp oturmakta olduğu taşınmazın gösterildiğini ve davalının da 15.03.2012 tarihinde kendi adına bu taşınmazı 335.000,00 TL bedelle bizzat satın aldığını fakat sözleşme gereği bu taşınmazı satın alması durumunda satış bedelinin % 3 oranında komisyon ödemeyi kabul ve taahhüt ettiği halde bu komisyonu ödemediğini, bunun üzerine ... 12.İcra Müdürlüğünün 2012/2567 sayılı dosyası ile icra takibi yaptığını, davalının borca ve takibe itirazı üzerine icra takibinin durduğunu, davalının kötü niyetli olarak itiraz ettiğini beyan ederek davanın kabulü ile ...12.İcra Müdürlüğü"nün 2012/ 2567 takip sayılı dosyasına yapılan vaki itirazın iptaline takibin devamına % 40 icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı, taşınmazı ... isimli bir şahısla muhatap olarak gördüğünü, bu şahsın müşteri listesi olduğunu beyan ettiği yan yana bölümlere ayrılmış kendisinden önce iki müşteri isim ve telefon numarası ile imzalarının bulunduğu belgeyi sadece müşterilerle iletişim kurmak amaçlı olduğunu söylemesi sebebiyle isim soyisim ve cep telefonu bilgisi ile imzaladığını, yani takibe dayanak yapılan yer gösterme formu niteliğinde hiçbir belgeyi imzalamadığını, imza kendisine ait olmakla birlikte belgenin sonradan doldurulduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafça temyiz edilmiştir.
    Davacı, davalı ile imzaladığı 28.02.2012 tarihli Satılık Gayrimenkul Görme Formu"na göre davalı tarafça ödenmesi gereken satın alınan taşınmaz bedelinin % 3"ü oranında komsiyon ücretinin ödenmediği gerekçesiyle başlatmış olduğu icra takibine itiraz üzerine itirazın iptali istemiyle eldeki davayı açmıştır. Davalı taraf kendisine imzalatılan belgenin sunulan Satılık Gayrimenkul Görme Formu olmadığını, müşteri listesi olduğu beyan edilen yan yana bölümlere ayrılmış kendisinden önce iki müşteri isim ve telefon numarası ile imzalarının bulunduğu belgeyi sadece müşterilerle iletişim kurmak amaçlı olduğunun söylenmesi sebebiyle isim soyisim ve cep telefonu bilgisi ile imzaladığını, belge altındaki imzanın kendisine ait olduğunu ancak ismini yazarak imzaladığı belgenin sunulan belge olmadığını savunmuştur. Bunun üzerine mahkemece Adli Tıp Kurumu"ndan rapor alınmış, Adli Tıp Kurumu raporunda; söz konusu Satılık Gayrimenkul Gör Formu isimli belgenin incelenmesinde; belgede "..." "...." "..." yazı ve rakamları ile ... ismi altına atılı imzanın bir kalem, diğer yazı ve rakamların farklı esvafta 2.bir kalem ile yazılmış olduğunu, inceleme konusu belgenin başka bir belgeden türetildiğini gösterir yeterlilik ve nitelikte bulgu saptanmadığını bildirmiştir.Mahkemece "..sözleşmedeki bir takım bilgilerin davacı tarafından imzalardan sonra eklendiği anlaşılmış taraflar aralarında imzalanan geçerli bir tellallık sözleşmesi bulunmadığı kabul edilerek davanın reddine.." gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Oysa ki davalı taraf belge altındaki imzanın kendisine ait olduğunu ve sözleşmeye konu taşınmazı davacının çalışanı aracılığıyla gördüğünü kabul etmiş ve sunulan belgeyi imzalamadığını, müşteri listesi şeklinde başka bir belgeyi imzaladığını, sunulan belgenin de daha önce imzaladığı müşteri listesi niteliğindeki belgeden türetildiğini ispatlayamamıştır.
    Davacının dayandığı, davacı emlakçı ile davalı arasında imzalanan 28.02.2012 tarihli “Satılık Gayrimenkul Görme Formu” başlıklı sözleşme 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu 520. (Eski BK.404.) maddesindeki şartlara uygun geçerli bir tellallık sözleşmesidir. Belge içeriğine ve tarafların beyanlarına göre davaya konu taşınmazın davalıya gösterildiği sabittir. Davacı ile davalı arasında imzalanan 28.02.2012 tarihli “Satılık Gayrimenkul Görme Formu” adı altındaki sözleşme incelendiğinde, alıcının gördüğü gayrimenkulü şahsı, eşi veya bunların 4.dereceye kadar sıhri hısımlarından biri tarafından satın alması halinde satış bedeli üzerinden % 3 komisyon bedeli ödeyeceği kararlaştırılmıştır. Davacı tellal, davalıya taşınmazı göstermiş, davalı davacı ile yaptığı sözleşmeyi ortadan kaldırmadan davacının gösterdiği taşınmaz satın alınmış olduğuna göre, artık tellal üzerine düşen görevi yerine getirmiş ve ücret istemeye hak kazanmıştır. Buna göre mahkemece davalının savunmasını ispatlayamadığı ve davacının da geçerli tellallık sözleşmesi gereği ücrete hak kazandığı hususu dikkate alınmadan yazılı gerekçeyle davanın reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 25/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi