17. Ceza Dairesi 2019/2304 E. , 2019/6475 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
SUÇ : Suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi (Değişen suç vasfı sebebiyle hırsızlık)
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece suça sürüklenen çocuk hakkında suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçundan verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1) Katılanın, evinin önüne 21.12.2014 tarihinde akşam 22.00 sıralarında park ettiği motosikletin ertesi sabah çalındığını fark ettiği, 23.12.2014 günü suç tarihinden yaklaşık bir gün sonra suça konu motosikletin, suça sürüklenen çocuk tarafından park edilen yerde katılanın teşhisi ile farklı renge boyanmış şekilde ele geçirilmesi üzerine suça sürüklenen çocuğun soruşturma aşamasında alınan savunmasında, motosikleti 2 gün önce açık kimliğini ve adresini bilmediği Cem isimli bir şahıstan 250 TL’ye satın aldığını belirtmesi ve duruşmada da yine bu kişiden olay tarihinden 1 gün önce satın aldığını belirtmesi karşısında, bu soyut nitelikteki kendisini suçtan kurtarmaya yönelik ve değişen beyanına itibar edilerek eylemi hırsızlık suçunu oluşturduğu halde, suçun vasfında ve delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçundan hüküm kurulması,
Kabule göre de;
2)02/12/2016 tarihinde 29906 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun"un 34. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nun 253. maddesinin 1. fıkrasına eklenen (c) bendi uyarınca ""Mağdurun veya suçtan zarar görenin gerçek veya özel hukuk tüzel kişisi olması koşuluyla, suça sürüklenen çocuklar bakımından ayrıca, üst sınırı üç yılı geçmeyen hapis veya adli para cezasını gerektiren suçların"" uzlaşma kapsamına alındığı, suça sürüklenen çocuğa yüklenen ve 5237 sayılı TCK"nun 165. maddesinde düzenlenen suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçunun üst sınırının ise üç yıl hapis cezası ile birlikte adli para cezası olduğunun anlaşılması karşısında; Ceza Muhakemesi Kanunu"nda düzenlenen ve usul hukuku kurumu olan uzlaşma yolunun ceza muhakemesi hukukunda mümkün olan sanık lehine genişletici yorum ve kıyas ile suça sürüklenen çocuk hakkında uygulanarak üst sınırı üç yılı geçmeyen hapis cezaları yanında adli para cezalarına da hükmedilmesi halinde suçun uzlaşma kapsamı içerisinde kalmaya devam edeceği, hapis cezası ile birlikte hükmolunan adli para cezalarının suçun üst sınırına etki etmeyeceği ve suçu uzlaşma kapsamı dışına çıkarmayacağı değerlendirilerek yapılan incelemede,
5237 sayılı TCK"nun 7/2. maddesi uyarınca; ""Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur."" hükmü de gözetilerek, 5237 sayılı TCK"nun 165. maddesinde düzenlenen suç eşyasının satın alınması veya kabul edilmesi suçunun uzlaşma kapsamında bulunması sebebiyle 6763 sayılı Kanun"un 35. maddesi ile değişik CMK"nun 254. maddesi uyarınca aynı Kanun"un 253. maddesinde belirtilen esas ve usûle göre uzlaştırma işlemleri yerine getirildikten sonra sonucuna göre suça sürüklenen çocuğun hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
3) Suç tarihi itibarıyla 18 yaşından küçük olan ve adli sicil kaydı bulunmayan suça sürüklenen çocuk hakkında hükmedilen kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezanın TCK"nun 50/3. maddesi gereğince seçenek yaptırıma çevrilme zorunluluğunun gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, aleyhe temyiz bulunmadığından yeniden hüküm kurulurken suça sürüklenen çocuğun 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 326/son maddesi gereği kazanılmış hakkının gözetilmesine, 30/04/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.