Abaküs Yazılım
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2022/3496
Karar No: 2022/3295
Karar Tarihi: 21.09.2022

BAM Hukuk Mahkemeleri İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 2022/3496 Esas 2022/3295 Karar Sayılı İlamı

Özet:


İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi ile Dikili 1. Asliye Hukuk Mahkemesi arasında oluşan görev uyuşmazlığına ilişkin olarak yapılan inceleme sonucunda dava, rücu alacağının tahsili için yapılan takibe itirazın iptaline ilişkin bir davaydı. Dikili 1. Asliye Hukuk Mahkemesi, konunun Asliye Ticaret Mahkemesi'ne ait olduğuna karar verdi. Ancak Asliye Ticaret Mahkemesi de uyuşmazlığın rücuen alacağına ilişkin olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verdi. Mahkeme kararında, TTK’nun 1472.maddesinde düzenlenen halefiyetin, yasal, sınırlı ve cüz’î halefiyet niteliğinde olduğu, sigorta ettirenin olayda dava hakkı yoksa, sigortacıya da bu yönde bir hakkın intikal etmeyeceği açıklanmıştır. Ayrıca, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararlarına da değinilerek, haksız fiilden kaynaklanan uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından görülüp sonuçlandırılması gerektiği belirtilmiştir. Kararda, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun ilgili maddeleri de açıklayıcı bir şekilde ifade edilmiştir.

T.C.
İZMİR
BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ
6. HUKUK DAİRESİ

T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A
İ S T İ N A F K A R A R I

DOSYA NO : 2022/3496
KARAR NO : 2022/3295

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : İZMİR 1. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 30/09/2021
ESAS NO : 2021/656
KARAR NO : 2021/774

İNCELENEN KARARIN
MAHKEMESİ : DİKİLİ 1.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 13/09/2021
ESAS NO : 2020/120
KARAR NO : 2021/392
DAVANIN KONUSU: İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
KARAR TARİHİ : 21/09/2022
GEREKÇELİ KARAR TARİHİ : 21/09/2022

İzmir 1.Asliye Ticaret Mahkemesi ile Dikili 1. Asliye Hukuk Mahkemesi arasında oluşan görev uyuşmazlığının yargı yeri belirlenmesi yoluyla giderilmesi İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesi tarafından talep edilmekle dosya kapsamı incelendi.

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
Dava, rücu alacağının tahsili için yapılan takibe itirazın iptaline ilişkindir.
Davanın açıldığı Dikili 1.Asliye Hukuk Mahkemesince HSK'nun 7.7.2021 tarihli 608 sayılı kararı ilgi tutularak Asliye Ticaret Mahkemesine görevsizlik kararı verilmiştir. Dosyanın gönderildiği İzmir 1. Asliye Ticaret Mahkemesince de uyuşmazlığın rücuen alacağına ilişkin olduğu gerekçesi ile karış görevsizlik kararı verilmiştir.
TTK'nun 1472.maddesinde düzenlenen halefiyet, yasal, sınırlı ve cüz’î halefiyet niteliğindedir. Bu maddeden doğan halefiyet hakkına istinaden açılan veya açılacak olan dava, esas itibariyle sigortalının, kendisine zarar verene karşı açacağı tazminat davasının, onun halefi sıfatıyla sigortacı tarafından açılmasıdır. TTK'nun 1472.maddesi uyarınca sigortacı, sigorta bedelini ödedikten sonra hukuken sigorta ettiren yerine geçer ve dava, tazmin ettiği bedel nisbetinde sigortacıya intikal eder. Bu şekilde sigortalısının haklarına halef olan sigorta şirketinin, ödediği tazminat miktarınca hukuken sigortalı yerine geçerek açtığı rücû davası, aslında bir tazminat davası olup, bu niteliği itibariyle aynı zamanda şahsî nitelikte bir eda davasıdır. Burada sigortacı, sigorta ettiren yerine geçtiği için şahsî ve rücu ödediği bedelle sınırlı olduğundan dolayı da cüz'î haleftir. Sigortacının, sigortalıya ödediği tazminat oranında sigortalının yerine geçeceği ve onun kanunî halefi olacağı, ilke olarak 31.03.1954 gün ve 1953/18 E., 1954/11 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da belirtilmiştir.17.01.1972 tarih ve 1970/2 E. - 1972/1 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da, sigortacının, zarara sebebiyet veren aleyhinde açtığı rücû davasının, kanundan doğan halefiyete dayandığı ve halef olanın, halefiyet yolu ile nasıl bir hak iktisap etmiş ise, o hakka sahip olacağı vurgulanmış; velhasıl sigorta ettirenin ne hakkı varsa bunların, şartları gerçekleşince sigortacıya geçeceği; sigortacının, sigorta ettirenin bütün defilerini üçüncü şahsa karşı ileri sürebileceği ve Borçlar Kanununun 44. maddesine (TBK m.52) de dayanabileceği;doğal olarak sigorta ettirenin olayda dava hakkı yoksa, sigortacıya da bu yönde bir hakkın intikal etmeyeceği açıklanmıştır.
Diğer taraftan, 3 Temmuz 1944 tarihli ve 5746 sayılı Resmî Gazetede yayımlanan Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulunun 22.03.1944 tarih ve 37 E. - 9 K. sayılı kararına göre de "Sigortacının sigorta poliçesinden münbais olmayıp kanundan aldığı bir salâhiyete istinaden ve haksız fiil sebebiyle alacaklı yerine kaim olarak hareket ettiği dâvada hukuk mahkemesine başvurması gerekir." şeklindedir.
Somut olayda; Davacı sigorta şirketi dava dışı sigortalısına ödediği tazminatın zarar veren davalıdan rücuen tahsili için eldeki davayı açmıştır. Dava, sigorta poliçesinden kaynaklanmamaktadır.Bu durumda, zarar gören ile zarar veren arasındaki ilişkiye bakılması gerekir. Haksız fiilden kaynaklanan uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesince görülüp sonuçlandırılması gerekir.
Açıklanan nedenlerle, Dikili 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin yargı yeri olarak belirlenmesine karar vermek gerekmiştir.
KARAR : Gerekçesi yukarıda izah edildiği üzere;
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 21.ve 22. maddeleri gereğince Dikili 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE,
Dosyanın yargı yeri belirlenmesi talep eden mahkemesine iadesine,
Dair, dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucunda 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 362/1-c maddesi uyarınca temyiz kanun yolu kapalı olmak üzere 21.9.2022 günü oybirliği ile karar verildi.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi