14. Hukuk Dairesi 2020/3041 E. , 2020/8812 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 15/05/2013 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 17/07/2020 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Dava, önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hükmün davalı vekili tarafından temyizi üzerine Dairemizin 17.02.2020 tarihli, 2016/14023 Esas, 2020/1876 Karar sayılı ilamıyla, “...Olayımıza gelince; davacı bedelde muvaaza iddiasında bulunarak önalım hakkı nedeniyle payın iptali ve adına tescilini talep etmiştir. Bedelde muvaaza iddiası satım sözleşmesinin tarafı olmayan davacı tarafından her türlü delille ispatlanabilirse de satış bedelinin tapuda gösterilen bedelden daha düşük olduğunu kanıtlayamamıştır. Mahkemece, resmi satış sözleşmesindeki bedel ve masraflar üzerinden önalım bedeli belirlenerek karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.” gerekçesiyle mahkemece verilen kararın bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda davanın kabulü ile dava konusu 35 parsel sayılı taşınmazın davalı adına olan 2/7 oranındaki payının tapu kaydının iptaliyle davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, karar kesinleştiğinde 320.000,24TL önalım bedelinin davalıya ödenmesine dair hüküm kurulmuştur.
Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir.
1)Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve tüm dosya içeriğine göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2)Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince;
Önalım hakkı, paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda bir paydaşın taşınmazdaki payını kısmen veya tamamen üçüncü kişiye satması halinde, diğer paydaşlara, satılan bu payı öncelikle satın alma yetkisi veren bir haktır.
Önalım hakkının kullanılmasıyla bu hakkı kullanan paydaş ile alıcı arasında kapsam ve şartları satıcı ile davalı arasında yapılan sözleşmenin aynı olan bir satım ilişkisi kurulmuş olur. Önalım bedeli tapuda gösterilen satış bedeli ile davalı tarafından ödenen harç ve masrafların toplamından ibarettir.
Bu bedel aynı zamanda dava değeri olduğundan harcın hesabında dikkate alınması gerekir. Dava açıldığı sırada bu miktar üzerinden harcın peşin kısmının yatırılması gerekir. Harcın eksik ödenmesi halinde 492 sayılı Harçlar Kanununun 30. maddesi uyarınca işlem yapılmadan hüküm kurulması halinde vekalet ücretine harçlandırmaya esas alınan değer üzerinden hükmedilmesi gerekir.
Somut uyuşmazlıkta, davacı vekili bedelde muvazaa iddiasında bulunmak suretiyle davasını 266.667,00TL üzerinden harçlandırarak önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuş ise de bedelde muvazaa iddiası ispatlanamamış, mahkemece tapuda gösterilen satış bedeli ile masraflar üzerinden davanın kabulüne karar verilmiştir. Mahkemece, harçlandırılmış dava değeri olan 266.667,00TL üzerinden davacı yararına vekalet ücreti takdiri gerekirken harcı tamamlanmadığı halde depo edilen önalım bedeli üzerinden vekalet ücreti takdiri doğru görülmemiş ise de bu husus kararın bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK"nın 438/7 maddesi gereğince hüküm sonucunun aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1.) bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine; (2.) bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm sonucunun yedinci bendinde yer alan "30.850,02TL"" ibaresinin hükümden çıkarılmasına, yerine "27.116,69TL"" ibaresinin yazılmasına, hükmün değiştirilmiş ve DÜZELTİLMİŞ bu şekli ile ONANMASINA, peşin yatırılan harcın yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 24.12.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.