11. Hukuk Dairesi 2018/3626 E. , 2019/5902 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada İstanbul 11. Tüketici Mahkemesince verilen 15/05/2018 tarih ve 2016/1163-2018/360 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı ...Ş. vekili ile fer"i müdahil ... vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin Yurtbank A.Ş... Şubesine 6.150,00 TL mevduat yatırdığını, 22.12.1999 tarihinde banka yönetimine BDDK tarafından el konularak yönetiminin ..."ye devir edildiğini, bankanın daha sonra ... Bank ile birleştirildiğini ve davalı İNG Bank tarafından devir alındığını, müvekkilinin mevduat hesabının KKTC"de kurulu Yurt Security Off-Shore Bank Ltd."ye aktarıldığını, ancak banka yöneticilerinin anılan kıyı bankasını paravan olarak kullanarak mudileri dolandırdığının ceza mahkemesi kararı ile sabit olduğunu, bu nedenle mevduatı kabul eden bankanın zarardan sorumlu olduğunu iddia ederek, anılan miktarın faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili ile ... arasında düzenlenen devir protokolü uyarınca müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını, husumet ehliyeti bulunmadığı gibi istemin zamanaşımına uğradığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
İhbar olunan fer"i müdahiller vekilleri, ayrı ayrı davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir.
Mahkemece görevsizlik kararının onanması üzerine görevli mahkemece yapılan yargılama sonunda, iddia, savunma, bilirkişi raporu, toplanan deliller ve dosya kapsamına göre; güven kurumu olarak faaliyet gösteren davalı bankanın müşterisi olan davacıyı bu durumu bilerek off-shore"ye yönlendirdiği ve kendisine havale görünümlü mevduat temin ettiği, Yurtbank A.Ş."ye 22/12/1999 tarihinde el konulduğu, davacının yatırdığı paraya karşılık ödeme yapıldığına dair herhangi bir makbuz veya belgeye rastlanmadığı, davacının alacağının zamanaşımına uğramadığı, Yüksek Yargıtayın bu konuda kararlılık kazanan içtihatları gereğince bilirkişi tarafından hesaplanan davacı alacağından davalının sorumlu olduğu anlaşılmakla, HMK 26 maddesine göre taleple bağlılık ilkesi gereği davacının talebi doğrultusunda, davanın kabulü ile 6.150.- TL"nin 21/10/1999 tarihinden itibaren hesaplanacak avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davalı ...Ş. vekili ile fer"i müdahil ... vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı ...Ş. vekili ile fer"i müdahil ... vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı ...Ş. vekili ile fer"i müdahil ... vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, fer"i müdahil ..."den harç alınmasına yer olmadığına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalı ...Ş."ye iadesine, 26/09/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.