Esas No: 2021/109
Karar No: 2021/2354
Karar Tarihi: 10.11.2021
Danıştay İdare Dava Daireleri Kurulu 2021/109 Esas 2021/2354 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU
Esas No : 2021/109
Karar No : 2021/2354
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Başkanlığı
VEKİLİ : Av. ...
İSTEMİN KONUSU : Danıştay Beşinci Dairesinin 18/06/2020 tarih ve E:2017/655, K:2020/2445 sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: 667 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Alınan Tedbirlere İlişkin Kanun Hükmünde Kararname'nin 3/1. maddesi uyarınca FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu gerekçesiyle davacının meslekte kalmasının uygun olmadığına ve meslekten çıkarılmasına ilişkin Hâkimler ve Savcılar Kurulu Genel Kurulunun ... tarih ve ... sayılı kararının iptali istenilmiştir.
Daire kararının özeti: Danıştay Beşinci Dairesinin 18/06/2020 tarih ve E:2017/655, K:2020/2445 sayılı kararıyla;
"Maddi Olay ve Hukuki Süreç" ile "İlgili Mevzuat"a yer verilmiş; "Yargılamada İzlenen Usul ve Süreç", "FETÖ'ye İlişkin Tespit ve Değerlendirmeler", "Demokratik Anayasal Düzene Sadakat Yükümlülüğü", "Dava Konusu Edilen Kararın Hukuki Niteliği" başlıkları altında genel; "Kişiselleştirme ve Delillerin Değerlendirilmesi" başlığı altında hem genel hem de davacıya özel değerlendirmelerde bulunularak,
Davacı Yönünden Yapılan Değerlendirmede;
Davacının, ceza yargılaması sonucunda ... Ceza Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararı ile silahlı terör örgütüne üyelik suçundan 11 yıl 3 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, Dairelerinin karar verdiği tarih itibarıyla UYAP ortamından yapılan inceleme sonucu anılan mahkumiyet kararının kesinleşmediğinin görüldüğü,
ByLock delili yönünden, davacı hakkında düzenlenen "ByLock Tespit Tutanağı"ndan, davacı tarafından ... GSM numarasından,... IMEI numaralı cihazla ByLock uygulamasının yüklendiği, davacının yargılandığı .. Ceza Dairesinin E:... sayılı dosyasında davacının ... nolu GSM hatları ile 25/08/2014-08/11/2014 tarihleri arasında ByLock uygulamasına 694 kez bağlantı kurduğunun tespit edildiğinin anlaşıldığı,
Davacı hakkındaki tanık beyanları yönünden, davacı tarafından kararda yer verilen ifadelere karşı beyanda bulunulmadığı,
Bu durumda, davacının örgütün içinde yer aldığına, örgüt toplantılarına katıldığına, 2014 yılı HSK seçimlerinde örgütün sözde ''bağımsız'' adayı olduğuna, örgüt elebaşı ile temasının olduğuna, örgüt üyeleri ile birlikte hareket ettiğine, HSYK üyeliği döneminde Uluslararası bir toplantıda "can güvenliğinin bulunmadığını" beyan ederek temsil ettiği kurumu küçük düşürücü ifadelerde bulunduğuna, Adli Kolluk Yönetmeliğine ilişkin örgütsel faaliyet kapsamında hazırlanan bildirinin HSK Genel Kurulu tarafından yayınlanması için örgüte açık destek verdiğine ve diğer hususlara yönelik kararda yer verilen ifadelerin değerlendirilmesi sonucunda, FETÖ ile süregelen bir ilişki içerisinde olduğu sonucuna varıldığı,
Dava dosyasında bulunan bilgi ve belgeler ile kararda yer verilen açıklamalar bir bütün olarak değerlendirildiğinde; davacının, FETÖ ile iltisak ve irtibatının olduğu ve bu nedenle demokratik anayasal düzene sadakat yükümlülüğünü ihlal ettiği anlaşıldığından dava konusu kararda hukuka aykırılık görülmediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, yargılamanın bireyselleştirilmediği, haksız işlemi yapan davalı idarenin sunduğu belgelere ve beyanlara dayanarak karar verildiği, iddialarının dikkate alınmadığı, dava konusu işlemin dayanağı olan 667 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin, temel hakları ve hakimlik ve savcılık teminatını ortadan kaldırması nedeniyle Anayasa'ya, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesine, hukuka ve mevzuata aykırı olduğu, FETÖ/PDY ile bir ilgisinin bulunmadığı, hakkında verilen kesinleşmiş bir yargı kararının bulunmadığı, dava tarihinde tarafına yöneltilen bir disiplin soruşturması veya isnat da olmadığı, görev yaptığı süre boyunca yargı etiğine aykırı herhangi bir eylemde bulunmadığı, işlemin fiili azil niteliğinde ve yok hükmünde olduğu, Anayasa ve 2802 sayılı Kanun'un hakim ve savcılar hakkında göreve son verme işlemi şeklinde bir işleme cevaz vermediği, savunma hakkı tanındığının doğru olmadığı, ceza davası dosyasından yapılan alıntıların eksik, yanlış ve gerçek duruma uymayan hususlar olduğu, Daire kararında kısmen alıntı yapılan HSYK üyesi olmayan kişilerin beyanlarının bu kişilerin etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak için uydurdukları afaki ve genel beyanlar olduğu, kardeşinin yasak yöntemlerle alınan, insani ve etik olmayan beyanlarının geçerli tanık beyanı olarak kabulünün hukuki olmadığı, Bylock programını yüklediği ancak kullanmadığı, hiçbir şekilde program üzerinden mesajlaşmadığının Adli Tıp Kurumu ve KOM'un yazılarında da belirtildiği, mahkumiyet kararının Yargıtay Ceza Genel Kurulunca bozulması halinde Dairenin kararının dayanaksız kalacağı ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davalı idare tarafından, Danıştay Beşinci Dairesince verilen kararın usul ve hukuka uygun bulunduğu ve temyiz dilekçesinde öne sürülen nedenlerin, kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte olmadığı belirtilerek temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'ÜN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile Daire kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunca, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra Anayasaya aykırılık iddiası ciddi görülmeyerek gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
Danıştay dava dairelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan;
"a) Görev ve yetki dışında bir işe bakılmış olması,
b) Hukuka aykırı karar verilmesi,
c) Usul hükümlerinin uygulanmasında kararı etkileyebilecek nitelikte hata veya eksikliklerin bulunması" sebeplerinden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, temyiz dilekçesinde ileri sürülen iddialar kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Danıştay Beşinci Dairesinin temyize konu 18/06/2020 tarih ve E:2017/655, K:2020/2445 sayılı kararının ONANMASINA,
3. Kesin olarak, 10/11/2021 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.