23. Hukuk Dairesi 2015/3718 E. , 2018/2299 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın reddine, karşı davanın hüküm kurulmasına yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Asıl davada davacı vekili, kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapmak ve vekaletnamede sayılan hususlarda yetkili olmak üzere 15.05.2012 tarihli vekaletname ile paydaşlardan ..."ı vekil tayin ettiğini, veraset ilamına göre 1/6 pay sahibi olmasına rağmen diğer mirasçılar ve yüklenicinin kat karşılığı yapılacak inşaat üzerinde paylaşılan dairelerinden kot altında bulunan ve piyasa değeri diğer dairelere kıyasla çok daha az maddi bir değerde olan bodrum katı kendisine ve diğer mirasçılardan ..."a verilmesini kararlaştırdıklarını, 1/6 hisseleri bulunan diğer mirasçılara ise değeri yüksek olan zemin kat ve diğer 1 ve 2. katlarda bağımsız bölümlerin verildiğini, bu duruma muvafakat etmediğini, kendisine zemin kat olarak söz verilmesine rağmen bodrum katın yazılı olarak kendisine bırakıldığını, davacıya ait bağımsız bölüm inşaat değerinin azaltılması nedeniyle vekalet yetki ve görevini kötüye kullandığından bahisle 10.12.2013 tarihinde azilname ile davalı ..."ı azlettiğini ileri sürerek, 21.05.2012 ve 18.11.2013 tarihli sözleşmelerde arsa sahibi sıfatıyla bulunan davacı ... dışında diğer hissedarların da öncelikle davaya muvafakatlerinin sağlanması ile söz konusu kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi ve davalı adına kayıtlı payların iptali ile davacı mirasçılar adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Karşı Dava davalıları, sözleşme akdedildiği tarihte mirasçıların taşınmazda iştiraken malik olduklarını, müvekkilinin, arsa sahiplerinden aldığı vekaletnamadeki yetkiye dayanarak, iştirak halinde mülkiyeti müşterek mülkiyete çevirdiğini, müşterek mülkiyete tabi taşınmazlarda kat karşılığı inşaat sözleşmelerinin feshi ve tapu iptali davalarının TMK"nun 692. maddesine göre taşınmaz için önemli bir tasarruf niteliğinde olduğundan sözleşmeyi imzalayan tüm pay sahiplerince açılması gerektiğini, inşaatın Ocak-2014 tarihinde başladığını, otopark ve 6 katın halihazırda kabası ve ince sıvalarının bittiğini, kat irtifakının kurulamaması nedeni ile müvekkilinin sözleşme gereği kendisine ait olacak ve kendisine satış yetkisi verilecek daireleri satamadığını, zararı bulunduğunu, sözleşmesinin feshinin tek taraflı ihtarname ile mümkün olmadığını savunarak asıl davanın reddini, karşı davanın kabulü ile müvekkilinin yaptığı inşaatın geldiği seviyenin ve yapılan işlerin tespitine, dairelerin satış yetkisinin verilmesine, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 50.000 TL alacağın davacı-karşı davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre kat karşılığı inşaat sözleşmelerinin mahiyeti gereği tek yanlı olarak feshi mümkün olmayan sözleşmelerden olduğu, davalının feshi kabul etmediği gibi iştirak halindeki mülkiyet söz konusu olup, diğer mirasçılarında sözleşmenin devamı yönünde beyanları bulunduğu asıl davanın koşulları oluşmaması nedeniyle reddine, yüklenici ..."ün sözleşmenin devamı konusunda beyanda bulunduğu, oluşacak zararlarının dava hakkı saklı kalmak koşuluyla taleplerini geleceğe bıraktıkları hususu göz önünde tutulduğu gerekçesiyle, asıl davanın koşulları oluşmaması nedeniyle reddine, karşı dava yönünden şimdilik hüküm kurulmasına yer olmadığına davalı- karşı davacının dava hakkının saklı tutulmasına karar verilmiştir.Kararı, asıl dava davacısı karşı dava davalısı temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.