MAHKEMESİ:Sulh Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili kooperatif üyesi olan davalının aidat borçlarını ödemediğini, aidat alacağının tahsili için başlatılan icra takibine de kötüniyetli olarak itiraz ederek takibin durmasına sebebiyet verdiğini ileri sürerek, davalının takibe itirazının iptali ile icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, haksız açılan davanın reddini istemiştir. Mahkemece, dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalının sunduğu 3.700,00 TL ve 2.500,00 TL bedelli ödeme belgelerine göre takibe konu borcu ödediğini ispatladığı gerekçesiyle davanın reddine dair verilen karar davacı vekilinin temyizi üzerine Dairemizin 2011/2985 esas, 2011/2288 karar sayılı ilamında belirtilen “ mahkemece, takibe konu dönemleri kapsayan kooperatife ait tüm defterler, kooperatif genel kurul kararları getirtilerek, konusunda uzman ve biri mali müşavir olmak üzere oluşturulacak bilirkişi kurulundan kooperatif tüm defter, kayıt, belge ve banka kayıtları üzerinde iddia ve savunmayı da karşılayacak şekilde açıklamalı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor aldırılarak oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı bilirkişi raporu esas alınarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.” gerekçesi ile 05.12.2011 tarihinde bozulmuştur.
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamada iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; bilirkişi raporlarından davalı ..." in kooperatife talep edilenden de fazla miktarda aidat borcunun olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile 2008/2091 esas sayılı dosyasına yapılan İtirazın iptaline, takibin aynen devamına, alacak yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı takdirine yer olmadığına karar verilmiştir.
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Alacağın likit olduğu gözetilerek davacı tarafa % 20 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmemesi doğru görülmemiştir.
3-Davacı kooperatifin talep ettiği 3.700,00 TL asıl alacağın miktarı ve hangi aylara ilişkin olduğu tek tek belirlenmiş ve bu alacak içinde 1.071,31 TL gecikme faizi talep edilmiştir.6098 sayılı TBK 88 ve 120.maddeleri uyarınca kanuni faizin 2 katından fazla temerüt faizine hükmedilemez. Bu nedenle davacının icra takibinde asıl alacaklara son
ödeme gününden, takip tarihine kadar ayrı ayrı faiz tekabül edecek şekilde bilirkişi raporu alınmasına ve işleyecek faizin de TBK 88 ve 120 uyarınca yasal faizin % 100"nü aşmayacak şekilde hüküm kurulması gerekirken, yazılı ve yanılgılı gerekçe ile faizin % 10 üzerinden karara bağlaması, ayrıca davacı lehine vekalet ücreti hükmedilmemesi doğru görülmemiş bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) ve (3) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle, diğer temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, taraflar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harçların istek halinde temyiz edenlere iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere 21.03.2018 tarihinde karar verilmiştir.