13. Hukuk Dairesi 2019/5348 E. , 2020/2033 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar ... ve ... avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, 12/02/2007 tarihinde davalılar ... ile babası ..."un sahibi olduğu ... Otomotiv adlı işyerinde satışa sunulan ... model aracı 16.100,00 TL"ye satın almak için anlaştığını, aracın satışını sahibi olan diğer davalı ...’ün verdiği vekâletnameye istinâden Noter Satış Sözleşmesi işlemi ile ... ve ..."un yaptıklarını, ödemeyi de bu davalılara yaptığını ve diğer davalı ... ile hiç muhatap olmadığını, satılan aracın Emniyet görevlilerince muhafaza altına alınarak inceleme yapıldığını, aracın motor kısmının orijinal, fakat gövdesi ve diğer kısımlarının daha önceden çalınan bir araca ait olduğunu öğrendiklerini ve araca el konulduğunu, motorun ise kendisine teslim edildiğini, davalıların ayıplı mal sattığını, davalılar ... ve ..."a sattıkları aracın ayıplı olduğu ve uğramış olduğu zararların giderilmesi için ... 14. Noterliği"nin 21/02/2008 tarih ve 01938 yevmiye numaralı ihtarnamenin keşide edildiğini, ihtarnamenin her iki davalıya 29/02/2008 tarihinde tebliğ edildiğini belirterek araç satış bedeli olan 16.100,00 TL"nin aracın muhafaza altına alındığı tarih olan 04/06/2007’ den itibaren mevduata uygulanan en yüksek faiz ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tâhsili ile aracın satışının iptali ve mülkiyetinin davalı ... adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar Yamen ve ... vekili; müvekkili ..."un aracın satışı ile ilgisi olmadığını, diğer müvekkili ..."a ise davalılardan ... tarafından söz konusu aracın satışı için ... 6. Noterliği"nde 29/01/2007 tarihinde düzenlenen vekâletname ile yetki verildiğini, müvekkilinin aracın trafik siciline ve kendisine teslim edilen ruhsatnamelerine güvenerek değinilen vekaletname ile satışı yaptığını ve teslim ettiğini, vekil olarak işlem yaptığı için araçtaki değişiklikleri incelemesinin beklenemeyeceğini belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Diğer davalı ... ise davalıların işlettiği ... Otomotiv"e araba satmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile, 16.100,00 TL"nin 04/06/2007 tarihinden işleyecek yasal faizi davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara ödenmesine, davacının mevduata uygulanan en yüksek faiz oranında faiz işletilmesi yönündeki talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davalılar Yamen ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Davacı, davalı ...’den araç satın aldığını, diğer davalıların da satışa aracılık ettiğini, aracın ayıplı olduğunu ileri sürerek, araç satış bedelinin tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalılardan Yamen, bu satış işleminin hiçbir aşamasında bulunmadığını savunmuş, diğer davalı ..., araç satış sözleşmenin tarafı olmadığını diğer davalı ve aracın sahibi olan ...’e vekaleten satış sözleşmesini imzaladığını belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davalılar ... ve ... "un vekil olarak hareket ettikleri ve profesyonel olarak araç alım-satım işi ile iştigal ettikleri, araçtaki change işlemlerini ise yapacakları kontrol ile anlama imkanlarının olduğu, basiretli bir tacir gibi hareket etmemiş oldukları ve bu nedenle davanın zararının meydana gelişinde araç sahibi ile birlikte sorumlu oldukları gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, dosya içinde bulunan 12.02.2007 tarihli araç satış sözleşmesinde dava konusu aracın satıcısının davalı ... olduğu yazılı olup, davalı ... ... diğer davalı ...’e vekaleten bu işlemi gerçekleştirmiştir. Hal böyle olunca; satış aktinin tarafı olmayan davalı ... ...’ un ayıptan dolayı sorumlu tutulması mümkün bulunmamaktadır. Bir başka ifadeyle resmi satış işleminin kayıt maliki davalı ... adına vekaleten gerçekleştirilmesi davalı ..."ın sorumluluğunu gerektirmez. Yine, diğer davalı ...’in ise satışa dahiliyetine dair dosyada bir delil bulunmadığı görülmekle birlikte bu hususta davacı da iddiasını ispat edememiştir. Bu durumda; mahkemece, davalılar ... ile ... hakkındaki davanın kabulüne dair verilen karar, açıklanan nedenlerle usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Dava konusu aracın satış bedelinin iadesi kararına rağmen, davacıda olduğu sabit olan aracın motor kısmının da davalı tarafa iade edilmesine karar verilmesi gerekirken, bu hususta karar verilmemesi de usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalılar ... ile ... yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 12/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.