Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/38570 Esas 2018/5001 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/38570
Karar No: 2018/5001
Karar Tarihi: 24.04.2018

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2015/38570 Esas 2018/5001 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, davalı tarafından satın alınan mobilya bedelinin ödenmediğini ve yapılan icra takibine kötü niyetli olarak itiraz edildiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına ve icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir. Davalı ise bu ürünlerin kendisi tarafından değil dava dışı bir şirket tarafından satın alındığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkeme davacının mobilya satış yeri işlettiğini ve bu işi meslek edindiği, dolayısıyla satıcı sıfatını taşıdığı, davalının da mobilya satın aldığı için tüketici olarak kabul edileceği sonucuna varmıştır. Ancak mahkeme tarafından işlem sırasında tüketici mahkemesi sıfatıyla değil, genel mahkeme sıfatıyla işlem görüldüğü için kararın bozulması gerektiği sonucuna varılmıştır.
Kanun maddeleri: 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un amacını açıklayan 1. maddesi, kapsamını belirleyen 2. maddesi, mal ve hizmet tanımlarını içeren 3. maddesi.
13. Hukuk Dairesi         2015/38570 E.  ,  2018/5001 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
    KARAR

    Davacı, davalı tarafından bir takım yatak odası, bir takım yemek odası iki takım koltuk takımı bir adet baza bir adet yatak alındığını, davalının almış olduğu mobilyanın bedelini ödemediğini, alacağın tahsili için yapılan icra takibine kötü niyetli olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına, %20" icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, bu ürünlerin kendisi tarafından değil dava dışı şirket tarafından satın alındığını, bu mallardan dolayı firma sahibi tarafından davacı tarafa senet verildiğini, malları alan şirketin sahibi olan Hayri Arısoy"dan alacağı nedeniyle bu ürünleri teslim aldığını, davacı taraftan bizzat mal satın almadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun Amaç başlıklı 1. maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra kapsam başlıklı 2. maddesinde "bu kanun her türlü tüketici işlemini kapsar" hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3. maddesinde mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları, hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında yapılan mal sağlama dışındaki her türlü faaliyeti ifade eder. Satıcı; kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar. Tüketici ise bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen kullanan veya yararlanan gerçek yada tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır. Bir hukuki işlemin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir.
    Somut olay değerlendirildiğinde, davacının mobilya satış yeri işlettiği ve bu işi meslek edindiği ve 6502 sayılı yasa kapsamında satıcı sıfatını taşıdığı, davalının da, dosya içinde yer alan belgelere göre davacı satıcıdan ürün satın aldığı böylece tüketici kapsamında olduğu ve bu itibarla davaya bakmanın Tüketici Mahkemesinin görev alanı içinde bulunduğu anlaşılmaktadır. Görev kamu düzenine ilişkin olup yargılamanın her aşamasında resen gözetilir. Mahkemece, tüketici mahkemesi sıfatıyla davaya bakılması gerekirken, Genel Mahkeme Sıfatıyla davanın görülmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    2-Bozma nedenine göre davalının temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birince bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 24/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.