17. Hukuk Dairesi 2018/1037 E. , 2020/7178 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi
...
Taraflar arasındaki sigorta tahkim davasının yapılan yargılaması sonunda; İtiraz Hakem Heyetince verilen 19/12/2016 tarihli 2016/İHK-3297 sayılı kararın, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi’nce kararda yazılı nedenlerden dolayı istinaf başvurusunun kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili; davalı ... şirketinin trafik sigortacısı olduğu aracın tek taraflı trafik kazası yapması neticesinde davacıların murisi olan sürücünün vefat ettiğini, bu nedenle destekten yoksun kaldıklarını belirterek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla desteğin eşi ve çocukları olan davacıların her biri için; ayrı ayrı 40.001,00 TL olmak üzere toplam 120.003,00 TL destekten yoksun kalma tazminatının davalı ... şirketinden temerrüt tarihinden işleyecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi talebini davacı ... için 173.452,24 TL"ye, davacı ... için 55.319,02 TL"ye, davacı ... için 81.228,74 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı ... cevap vermemiştir.
Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, 01/06/2015 tarihinde yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarına
göre; başvuru sahiplerinin destekten yoksun kalma tazminatlarına ilişkin taleplerinin teminat kapsamı dışında olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, karara karşı davacılar vekili tarafından itiraz edilmesi üzerine Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetince, davacılar vekilinin itirazının kabulü ile davacı ... için 173.452,24 TL, davacı ... için 55.319,02 TL ve davacı ... için de 81.228,74 TL destekten yoksun kalma tazminatının 01/07/2016 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte, davalı ... şirketinden alınarak başvuranlara verilmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesince, davalı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile istinaf istemine konu Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyetinin 19.12.2016 gün ve 2016/İ.3233-2016/İHK-3297 sayılı kararının kaldırılmasına, başvuru sahibi davacıların davalarının reddine karar verilmiş; Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Yargıtay İçtihadı Birleştirme Hukuk Genel Kurulu’nun 19.06.2020 tarih, 2019/4-2019/1 sayılı kararı ile 5684 Sayılı Sigortacılık Kanunu’nun 30. maddesi ile kurulan sigorta tahkim komisyonu itiraz hakem heyetinin Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete başladığı 20.07.2016 tarihinden sonra itiraz üzerine verilen kararlarının temyiz kanun yoluna tabi olduğu kararlaştırıldığından, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi"nin 16.11.2017 tarihli 2017/533 – 2017/827 sayılı kararının kaldırılarak davalı vekilinin Sigorta Tahkim Komisyonu İtiraz Hakem Heyeti kararına yönelik temyiz isteminin incelenmesi gerekmiştir.
2-Dava, tek taraflı trafik kazasından kaynaklanan destekten yoksun kalma tazminatı istemine ilişkindir.
2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1. maddesinde, “İşletenlerin, bu kanunun 85/1 maddesine göre olan sorumluluklarının karşılanmasını sağlamak üzere mali sorumluluk sigortası yaptırmaları zorunludur.”; 85/1 maddesinde, “Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir teşebbüsün ünvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.”; Karayolları Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartlarının A-1. maddesinde de, “Sigortacı bu poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermesinden dolayı 2918
sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder.” şeklinde ifade edilmiştir.
Karayolları Trafik Kanununda zorunlu trafik sigortasına ilişkin olarak, sorumluluğun kapsamı yanında, bu kapsam dışında kalan haller de 92. maddede açıkça ve tahdidi olarak düzenlenmiştir. Kaza tarihinde yürürlükte olan 2918 sayılı KTK.’nun 92/b maddesinde “İşletenin; eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararlar nedeniyle ileri sürebilecekleri taleplerinin, 92/g maddesinde Hak sahibinin kendi kusuruna denk gelen tazminat taleplerinin, 92/h maddesinde ilgililerin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmayan tazminat taleplerinin zorunlu mali sorumluluk sigortası kapsamı dışında olduğuna” şeklinde düzenlenmiştir.
Bu hükümle kanun koyucu; tehlike sorumlusu zorunlu mali sorumluluk sigortacısının sorumluluğu kapsamından sadece, tehlike sorumlusu olan işletenin eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin mallarına gelen zararları çıkarmıştır.
Türk Ticaret Kanunu’nun 1425. maddesine göre sigorta poliçesi genel ve varsa özel şartları içerir. Yeni Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe girmiş olup bu tarihten sonra akdedilmiş sözleşmelere uygulanacaktır.
Karayolları Trafik Kanununun 93. maddesi gereği, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları teminat tutarları ile tarife ve talimatları Hazine Müsteşarlığının bağlı bulunduğu Bakanlıkça tespit edilir ve Resmi Gazetede yayımlanır. Böylece Hazine Müsteşarlığı Kanundan aldığı yetki ile zorunlu sigorta genel şartlarını belirler. Sigortacılık Kanunu"nun; "Sigorta Sözleşmeleri" başlıklı 11. maddesinin birinci cümlesinde; "Sigorta sözleşmelerinin ana muhtevası, Müsteşarlıkça onaylanan ve sigorta şirketlerince aynı şekilde uygulanacak olan genel şartlara uygun olarak düzenlenir." ifadesi mevcut olup bu doğrultuda, yapılacak sözleşmeler (poliçeler) genel şartlara uygun olmak zorundadır.
Somut olayda davacılar, desteğin sevk ve idaresindeki aracın tek taraflı olarak yapmış olduğu trafik kazası neticesinde vefat etmesi sonucu aracın zorunlu mali sorumluluk sigortacısından destekten yoksun kalma tazminatı talebinde bulunmuştur.
Desteğin sürücüsü olduğu aracın davalı ... nezdinde düzenlenen trafik sigortası poliçesinin teminat başlangıç ve bitiş tarihleri 30.01.2016 ile 30.01.2017 tarihleri olup, davalı ... şirketinin sorumluluğunun kapsamı ise 01.06.2015 tarihinde, yani poliçenin teminat başlangıç tarihi olan 30.01.2016 tarihinden önce yürürlüğe giren Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları’na göre belirlenecektir.
Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk (Trafik) Sigortası Genel Şartları A.3. maddesine ve A.5. maddesinin (ç) bendine göre ancak üçüncü kişinin ölümü dolayısıyla oluşan destek zararları, destekten yoksun kalma (ölüm) teminatı kapsamındadır. Bunun sonucu olarak, sigortacının destek zararlarından sorumlu olması için, motorlu aracın işletilmesi sırasında ölen kişinin mutlaka üçüncü bir kişi olması gerekir. Eldeki davada ise, murisin (desteğin) üçüncü kişi olarak kabulü mümkün değildir.
Yine Genel Şartların A.6. maddesi (d) bendine göre, destekten yoksun kalan hak sahibinin, sigortalının sorumluluk riski kapsamında olmakla beraber, destek şahsının kusuruna denk gelen destek tazminatı taleplerinin teminat kapsamı dışında tutulması nedeniyle, %100 kusuru ile kendi ölümüne neden olan sürücü murisin tam kusuruna isabet eden destek tazminatı sigorta teminatı kapsamında bulunmamaktadır. Davacıların, davalı ... şirketinden destek tazminatı talep etme hakkı bulunmadığından; itiraz hakem heyetince davanın reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş ve hükmün bozulması gerekmiştir.
3- Bozma neden ve şekline göre davalı vekilinin sair itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8. Hukuk Dairesi"nin 16.11.2017 tarihli 2017/533 – 2017/827 sayılı ilamının KALDIRILMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarını kabulü ile İtiraz Hakem Heyetinin 19.12.2016 tarihli ve 2016/İ.3233 - 2016/İHK-3297 sayılı kararının BOZULMASINA, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, dosyasının ilk derece Mahkemesine, karar örneğinin ise Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine, 17/11/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.