Abaküs Yazılım
8. Daire
Esas No: 2018/28
Karar No: 2021/5190
Karar Tarihi: 10.11.2021

Danıştay 8. Daire 2018/28 Esas 2021/5190 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
SEKİZİNCİ DAİRE
Esas No : 2018/28
Karar No : 2021/5190

TEMYİZ EDEN (DAVALI) : ... Bakanlığı
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF(DAVACI) : ... Mad. San. ve Tic. A.Ş.
VEKİLİ : Av. ...

İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... gün ve E: ..., K: ... sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: : Balıkesir ili Manyas ilçesi sınırlarında II-a grubu kalsit maden işleten davacı şirketin 2011, 2012, 2013 ve 2014 yılı devlet haklarının teşvik uygulanmak suretiyle eksik hesaplandığı, satış bilgi formlarının teşviksiz olarak revize edilerek ödenmesinin istenilmesine ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın ... tarihli ... sayılı işleminin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesince verilen ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararda; Maden Kanunu'nun 9. maddesinin birinci fıkrasında 2010 yılında yapılan değişiklikten sonra, madencilik faaliyetlerinin Bakanlar Kurulu tarafından belirlenen teşviklerden yararlandırılacağı, ancak hazır beton, asfalt ve yapı elemanları üretim tesislerinin, imalat sanayi sektörü dışında madencilik faaliyeti kapsamında değerlendirilmeyeceği yönündeki düzenlemeye göre, bu tesislerin imalat sanayi sektörü dışında olması halinde Bakanlar Kurulu tarafından belirlenen teşviklerden yararlandırılmayacağı açık ise de, ürettiği madeni yurt içinde ve kendi tesisinde işleyip ek katma değer sağlayanlardan devlet hakkının %50'sinin alınmayacağına ilişkin ikinci fıkrada yer alan düzenlemenin, birinci fıkradan bağımsız, farklı bir uygulama olduğu, 2005 yılından itibaren 04.02.2015 tarihinde kabul edilen 6592 sayılı Yasa ile yapılan değişikliğe kadar ikinci fıkrada herhangi bir değişiklik yapılmadığı, ayrıca ikinci fıkranın bu indirimden yararlandırılmayacakların sayıldığı ikinci cümlesinde, II-a Grubu madenlerin de açıkça belirtilmediği, bunun yanı sıra 9. maddenin ikinci fıkrasının ikinci cümlesinde yer alan, mıcır ile kaba inşaat, baraj, gölet, liman, yol gibi yapılarda kullanılan her türlü yapı hammaddesinin %50 devlet hakkı indiriminden yararlanamayacağı yönündeki düzenleme ile II-a Grubu madenlerin, agrega, mıcır veya öğütülerek kullanılacak kayaçlar olduğu da dikkate alındığında, kalsiti kendi tesisinde işleyerek kullanılması durumu ile doğrudan mıcır olarak kullanılması durumunu birbirinden ayırmak gerektiği, bu kapsamda, ilgili dönemde, ürettiği kalsiti yurt içinde ve kendi tesisinde işleyerek ek katma değer sağlayanlardan, bu tesislerde üretimde değerlendirilen maden miktarı için Kanun'un 9. maddesinde öngörülen %50 devlet hakkı indiriminden yararlandırılması gerektiği sonucuna varılarak dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir.

Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: ... Bölge Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince; istinaf başvurusuna konu kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından, davacının ürettiği kalsitin kendisine ait tesiste kırma-eleme-öğütme işlemine tabi tutulduğu, yapılan işlemin sadece madeni boyutlandırma işlemi olup tesislerden çıkan malzemenin uç ürün olarak adlandırılamayacağı, kalsitin ancak kağıt fabrikalarında, ilaç, tekstil fabrikalarında ve plastik sanayinde kullanılması durumunda bir uç ürüne dönüştüğünden bahsedilebileceğinden davacının devlet hakkını teşviksiz şekilde ödemesi gerektiği ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacı tarafından 18.02.2015 tarihli 6592 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği tarihe kadar, ürettiği madeni yurt içinde ve kendi tesisinde işleyip ek katma değer sağlayanlardan devlet hakkının %50 indirimli şekilde ödeneceği, ancak davalı idarece anılan kanun yürürlüğe girmeden önceki döneme uygulanmak suretiyle işlem tesis edildiği belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...'NUN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile usul ve yasaya aykırı olan Bölge Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Sekizinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY : Balıkesir ili Manyas ilçesi sınırlarında II-a grubu kalsit maden işleten davacı şirketin 2011, 2012, 2013 ve 2014 yılı devlet haklarının teşvik uygulanmak suretiyle eksik hesaplandığı, satış bilgi formlarının teşviksiz olarak revize edilerek ödenmesinin istenilmesine ilişkin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'nın ... tarihli ... sayılı işleminin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
3213 sayılı Maden Kanunun Maden teşvik tedbirleri başlıklı 9. maddesinde "Madencilik faaliyetleri Bakanlar Kurulu tarafından belirlenen teşviklerden yararlandırılır. Ancak hazır beton, asfalt ve yapı elemanları üretim tesisleri, imalat sanayi sektörü dışında madencilik faaliyeti kapsamında değerlendirilmez.
Ürettiği madeni yurt içinde ve kendi tesisinde işleyip ek katma değer sağlayanlardan, bu tesislerde üretimde değerlendirilen maden miktarı için Devlet hakkının %50'si alınmaz. Bu hüküm I. Grup madenler, II. Grup (a) ve (c) bendi madenler ve mıcır ile kaba inşaat, baraj, gölet, liman yol ve benzeri yapılarda kullanılan her türlü yapı hammaddesi için uygulanmaz." hükmüne, aynı Kanunun Devlet hakkı ve özel idare payı başlıklı 14. maddesinde, Devlet hakkı, ocaktan çıkarılan madenin ocak başındaki fiyatından alınır.(Ek fıkra: 10/6/2010-5995/8 md.; Değişik: 4/2/2015 – 6592/10 md.) Üretilen madenin hammadde olarak kullanılması veya satılması hâlinde, aynı pazar ortamında madenin işletmelerdeki tüvenan olarak ocak başı satışında uygulanan fiyat, ocak başı satış fiyatıdır. Madenlerden alınan Devlet hakkına esas olan emsal ocak başı satış fiyatı, bölgeler de dikkate alınarak her madene ait ayrı ayrı ve uygulandığı yıl için belirlenerek Genel Müdürlükçe ilan edilir. Ocak başı satış bedeli, ilan edilen emsal fiyattan daha düşük olamaz. Bu fıkranın uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar yönetmelikle belirlenir.(Ek fıkra: 10/6/2010-5995/8 md.) Tüvenan madenin, herhangi bir zenginleştirme işlemine tabi tutulduktan veya bir prosesten geçirildikten sonra satış fiyatının oluştuğu durumlarda, ocak başı satış fiyatı, madenin ocakta üretiminden ilk satışının yapıldığı aşamaya kadar oluşan nakliye, zenginleştirme ve varsa farklı prosese ait kullanılan tesis ve ekipmanın amortismanı dahil giderler çıkarılarak oluşan fiyattır.
(Ek fıkra: 10/6/2010-5995/8 md. Değişik: 4/2/2015 – 6592/10 md.) Devlet hakkı;
a) I. Grup (a) bendi madenlerin valilik veya il özel idaresince belirlenen ve ilan edilen boyutlandırılmış ve/veya yıkanmış piyasa satış fiyatı üzerinden %4 oranında,
b) I. Grup (b) bendi madenlerden %4 oranında,
c) II. Grup (a) ve (c) bendi madenlerden %4 (Kaba inşaat, baraj, gölet, liman gibi yapılarda kullanılan tüvenan hammadde dışında bu maddedeki Devlet hakkı boyutlandırılmış fiyat üzerinden alınır.) oranında,
ç) II. Grup (b) bendi madenlerde doğal taşın özelliklerine ve bulunduğu bölgeye göre ocakta oluşan piyasa satış fiyatı üzerinden %4 oranında,
d) III. Grup kaynak tuzlarından %1 oranında, bu grubun diğer madenlerinden %5 oranında,
e) IV. Grup madenlerden; altın, gümüş, platin, bakır, kurşun, çinko, krom, alüminyum ve uranyum oksit madenlerinden ekli (3) sayılı tabloda belirtilen oranlarda, uranyum oksit dışındaki radyoaktif mineraller ve diğer radyoaktif maddelerden %8 oranında, diğerlerinden ise %2 oranında,
f) V. Grup madenlerden %4 oranında, alınır.
(Ek fıkra: 10/6/2010-5995/8 md.; Değişik: 4/2/2015 – 6592/10 md.) Ruhsat sahibi tarafından beyan edilen ocak başı satış fiyatı Bakanlık tarafından denetlenir ve eksik beyanlar tamamlattırılır. İşletme izni olan maden ruhsatlarından her yıl en az ruhsat taban bedeli kadar Devlet hakkı alınır. Ancak, kaynak tuzlalarında alınacak Devlet hakkında bu şart aranmaz... " hükmüne yer verilmiştir.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Madencilik Bülteni adlı yayının Temmuz-Eylül 2008 döneminde yer alan "Kalsit Hakkında Bazı Bilgiler" başlıklı yazıda (Maden Yüksek Mühendisi Nuri Şahin tarafından kaleme alınan), mikronize kalsitin 1-100 mm boyutuna öğütülmüş kalsitin ticari adı olduğu, genelde dolgu ve kaplama sanayiinde kullanıldığı olayda ise çıkarılan kalsitin sadece boyutunun değiştirildiği ve madenin niteliğinin değişmediği anlaşılmıştır.
Davacı tarafından çıkarılan kalsit madenine ilişkin ödenmesi gereken devlet hakkının teşvikli olarak ödendiği, davalı idarece teşviksiz olarak revize edilerek ödenmesine yönelik tesis edilen işlemin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı, davacı tarafından kalsit madeninin niteliğini değiştiren bir işleme tabi tutulmayıp, kırma-eleme ile boyut küçültme sonrası kendi tesisinde mikronize edilerek (toz haline getirme) satışa sunulduğu davacı beyanı ile de sabittir.
Üretilen madenin yurt içinde ve kendi tesisinde işlenip ek katma değer sağlayanlardan bu tesislerde üretimde değerlendirilen maden için Devlet hakkının %50'sinin alınmayacağı kuralının, bakılan dosyada davacı tarafından sadece madenin boyutlandırıldığı, dolayısıyla ek katma değer sağlamadığı nedenleriyle uygulanamayacağı açıktır.
Öte yandan davacı tarafından dilekçesine eklenen emsal olarak gösterilen kararlar kalker madeni ile ilgili olup, anılan kalker madeninin dava dışı 3. kişiler tarafından, yurt içinde kendi tesislerinde çimento hammaddesi olarak kullanıp ek katma değer sağladığı bu nedenle Kanun'un 9. maddesinde öngörülen %50 teşvik indiriminden yararlandırılmasına karar verildiği dikkate alındığında belirtilen kararların davacının durumu için emsal karar teşkil etmeyeceği de açıktır.
Dairemizin istikrar bulmuş kararlarında, üretilen madenin çimento üretiminde hammadde olarak kullanılması durumu ile doğrudan mıcır olarak kullanılması durumunu birbirinden ayırmak gerektiği, ürettiği madeni yurt içinde ve kendi tesisinde çimento hammaddesi olarak kullanıp ek katma değer sağlayanlardan, bu tesislerde üretimde değerlendirilen maden miktarı için Kanun'un 9. maddesinde öngörülen %50 devlet hakkı indiriminden yararlandırılması, ancak doğrudan mıcır olarak kullanılan madenin ise %50 devlet hakkı indirimden yararlandırılmaması gerektiği doğrultusunda olduğu görülmektedir.
Dava konusu olayda da; davacı, tarafından madenin niteliğinde herhangi bir değişiklik yapılmayıp sadece boyutlandırma işlemi yapıldığından davanın reddine karar verilmesi gerekirken aksi yönde verilen kararın bozulması gerekmektedir.
Bu itibarla, dava konusu işlemin iptali yönündeki kararına yönelik istinaf isteminin reddine ilişkin temyize konu Bölge Mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmamaktadır.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanun'un 49. maddesine uygun bulunan temyiz isteminin kabulüne,
2. ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E: ..., K: ... sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ... Bölge Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 10/11/2021 tarihinde kesin olarak oybirliği ile karar verildi.

Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi