3. Hukuk Dairesi 2018/7168 E. , 2019/3190 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki istirdat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraflarca temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalı kurumun elektrik abonesi olduğunu, kendisinden kayıp kaçak bedeli adı altında haksız tahsilat yapıldığını belirterek, kesilen 72.631,44 TL kayıp kaçak bedelinin işlemiş ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı; faturalara itiraz edilmediğinden fatura içeriğinin davacı tarafından kabul edildiğini,...... bedelinin ilgili mevzuat çerçevesinde abonelere yansıtıldığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
Mahkemece; bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, davanın reddine davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden hüküm tarihinde yürürlükte bulunan ...... gereğince 8.339,46 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş olup, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davacının tüm, davalının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Somut olayda; davacı, davanın açıldığı andaki mevzuata ve içtihat durumuna göre dava açmakta haklıdır. Eş söyleyişle, davaya konu bedelleri tahsil eden davalı, davanın açılmasına sebebiyet vermiştir. Davacı tarafından, davalıdan......, dağıtım, iletim, perakende satış hizmeti ve sayaç okuma bedellerinin tahsilinin talep edildiği davada, “konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına” dair karar verilmesi, yargılama sırasında yürürlüğe giren yasa değişikliğinin bir sonucudur. Bu itibarla, dava açıldığı tarihte, yapılan yasa değişikliği henüz ortada bulunmadığından, dava tarihi itibariyle davacının dava açmakta haklı olduğu her türlü duraksamadan uzaktır.
O halde; mahkemece, dava açıldıktan sonra hasıl olan yasa değişikliği nedeniyle, davacının dava açmasında haksız sayılamayacağı cihetle; konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair karar verildikten sonra davacı yararına maktu vekalet ücreti takdirine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde nispi vekalet ücretine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK"nun 438/7 maddesi hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm, davalının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün 1. maddesindeki “Davanın reddine” ifadesinin hükümden çıkarılarak yerine “konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına” ifadesinin yazılmasına; hükmün 5. maddesindeki “...8.339,46 TL” rakamının hükümden çıkarılarak yerine “2.180,00 TL” rakamının yazılmasına, hükmün davalı yararına düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.04.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.