Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2019/11190 Esas 2020/2207 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/11190
Karar No: 2020/2207
Karar Tarihi: 18.02.2020

Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2019/11190 Esas 2020/2207 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanıklar hakkında nitelikli dolandırıcılık suçlamasıyla açılan davada, yerel mahkeme sanıkların eylemlerinin suç oluşturmaması gerekçesiyle beraat kararı vermiştir. Ancak, delillerin takdir ve tayini gereken durumlarda sanıkların savunması alınmadan hüküm kurulamayacağı belirtilmiştir. Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun da aynı yönde karar verdiği belirtilerek, yerel mahkemenin, sanıkların sorgularını yapmadan eksik kovuşturma sonucu hüküm kurduğu ve kanuna aykırı davrandığı vurgulanmıştır. Bu sebeple hüküm, CMUK'nın 321. maddesi uyarınca bozulmuştur.
Kararda geçen kanun maddeleri şunlardır:
- CMK 193/2: Delillerin takdiri gerektiren durumlarda sanığın savunması alınmadan hüküm kurulamaz.
- 5271 sayılı CMK’nın 193. maddesi: Susma hakları.
- 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi: Bozma kararlarının uygulanması.
- 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi: Bozma kararı sonrası işlem yapılacak haller.

15. Ceza Dairesi 2019/11190 E. , 2020/2207 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Beraat

Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanıklar hakkında verilen beraat hükümleri katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü;
Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 25.03.2014 tarih ve 2013/12-74-2014/140 E-K sayılı ilamı ile istikrarlı dairemizin diğer kararlarında da vurgulandığı üzere; ceza yargılanmasında sanığın sorgusu yapılmadan hüküm kurulabileceğine ilişkin kuralın, fiilin suç oluşturmaması veya yeni bir yasal düzenleme ile suç olmaktan çıkarılması gibi her hangi bir araştırmayı gerektirmeyen bir durumun varlığı halinde, başka bir deyişle derhal beraat kararı verilmesi ile sınırlı olarak uygulanabileceği, delillerin takdir ve tayini gereken durumlarda ise sanığın savunması alınmadan hüküm kurulamayacağının açık olduğu, ancak yerel mahkemece her ne kadar gerekçede sanıkların eylemlerinin ‘’suç oluşturmaması’’ gerekçe kılınmış ise de; yapılan yargılamada mahkemenin delil toplanması ve takdiri sonunda hüküm kurmuş olduğunun anlaşılması karşısında; CMK 193/2 maddesi gözetilerek sanıklar ... ve ...’in dinlenilmesinden vazgeçilmesine karar verilmekle, bu sanıklar yönünden 5271 sayılı CMK"nın 193. maddesine yanlış anlam verilerek sorguları yapılmadan eksik kovuşturma ile yazılı şekilde hükümlerin kurulması,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin sübuta dair temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK."nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. Başkan