11. Ceza Dairesi Esas No: 2016/2212 Karar No: 2019/3315 Karar Tarihi: 01.04.2019
Vergi Usul Kanununa muhalefet - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2016/2212 Esas 2019/3315 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, vergi usul kanununa muhalefet suçundan sanığın mahkum edilmesine karar vermiştir. Ancak sahte fatura düzenleme suçunun iddianamede açıklanan fiilin dışında olduğu için bu suçtan mahkumiyet hükümleri kurulması hatalıdır. Ayrıca, aynı takvim yılı içerisinde birden fazla sahte fatura düzenlenmesi durumunda zincirleme suç hükümleri uygulanmayarak eksik ceza tayini yapılmıştır. Defter ve belge ibraz etmeme suçundan hüküm tarihi öncesinde açıklanması geri bırakılan hüküm verilen sanığın hakkında yasal olmayan gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi de hatalıdır. Kanun maddeleri ise şöyledir: 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu'nun 359, 367. maddeleri; Türk Ceza Kanunu'nun 43, 53. maddeleri; 5320 Sayılı Kanun'un 8/1. maddesi; 1412 Sayılı CMUK'un 321. maddesi.
11. Ceza Dairesi 2016/2212 E. , 2019/3315 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Vergi Usul Kanununa muhalefet HÜKÜM : Mahkumiyet
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma neticelerine uygun şekilde olaşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1-Sahte fatura düzenleme suçundan kurulan mahkûmiyet hükümlerine ilişkin olarak; a)...... sayılı CMK"nin 225. maddesi uyarınca hükmün konusu duruşmanın neticesine göre iddianamede gösterilen fiil ve failden ibaret olup, iddianamade açıklanan ve suç oluşturduğu ileri sürülen fiilin dışına çıkılarak açılmayan davadan yargılama yapılıp hüküm kurulmasının mümkün bulunmadığı, Konya Cumhuriyet Başsavcılığı‘nın 16.07.2013 tarihli 2013/32762 Soruşturma ve 2013/11893 Esas sayılı iddianamesi ile 213 sayılı Yasanın 367. maddesine göre dava şartı olan ...‘nın 01.07.2013 tarihli ve...... sayılı Rapor Değerlendirme Komisyonu mütalaasına uygun olarak sanık hakkında, "2008 ve 2009 takvim yıllarında sahte fatura düzenleme" suçlarından kamu davası açıldığı, sanık hakkında “sahte fatura kullanma” suçundan açılmış bir dava ve yargılama koşulu olan mütalaa bulunmadığı gibi birbirinden ayrı ve bağımsız suçlar olan "sahte fatura düzenlemek" ve “sahte fatura kullanma” suçları birbirine dönüşemeyeceği gözetilmeden, kararın gerekçe kısmında ve hüküm fıkrasında hem sahte fatura kullanma hem de sahte fatura düzenleme suçlarından bahsedilmek suretiyle hangi suçtan hüküm kurulduğu anlaşılamayacak şekilde mahkûmiyet hükümleri kurulmuş olması, b)Sanığın aynı takvim yılı içerisinde birden fazla sahte fatura düzenleme şeklinde gerçekleşen eylemlerine ilişkin olarak, her takvim yılı için ayrı ayrı TCK‘nin 43. maddesi uyarınca zincirleme suç hükümleri uygulanmayarak eksik ceza tayini, c)...... sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması 2-Defter ve belge ibraz etmeme suçundan kurulan mahkûmiyet hükmüne ilişkin olarak; a)Sanık hakkında daha önce hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmiş olmasının, yeniden hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesine engel teşkil edeceğine dair hükmün 18.06.2014 tarihinde 6545 sayılı Yasayla yürürlüğe girdiği ve suç tarihinde yürürlükte bulunmadığı gözetilmeden, hakkında erteleme kararı verilen sanık hakkında yasal olmayan gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, b)Uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında, ...... sayılı TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, aynı maddenin 1. fıkrasının c bendinde yer alan hak yoksunluğunun kendi altsoyu dışında kalan kişiler yönünden hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar uygulanması gerektiğinin gözetilmemesinin, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarihli 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, c)”01.12.2012” olan suç tarihinin, gerekçeli karar başlığında “2011” şeklinde yanlış yazılması, Yasaya aykırı, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aleyhe temyiz bulunmadığından ceza miktarı itibarıyla sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, 01.04.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.