17. Hukuk Dairesi 2019/2082 E. , 2020/7164 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 8.
Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda verilen hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı ... Beton Tic. ve San. Ltd. Şti. vekilince istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen 17.11.2020 Salı günü davacı vekili Av. ... ile davalı ... Tic. ve San. Ltd. Şti. vekili Av. ... geldi. Diğer davalı tarafından gelen olmadı. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraf vekilleri dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili; belirsiz alacak davası olarak açtığı davada davalıların maliki ve ihtiyari mali mesuliyet sigortacısı olduğu aracın davacıya ait araca çarpması neticesinde meydana gelen trafik kazasında davacıya ait aracın hasar gördüğünü, davalı ... şirketine yapılan başvuruda 7.000,00 TL hasar bedeli ödendiğini, eksik ödeme yapıldığını belirterek 41.000,00 TL"nin avans faizi ile davalılardan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, 16.09.2015 tarihli dilekçe ile davalı ... Tic. ve San. Ltd. Şti. alacağı belirli hale getirdiklerini 77.400,00 TL"nin davalı ... Beton Tic. ve San. Ltd. Şti.’den tahsilini, dava açarken belirtilen 41.000,00 TL"nin davalılardan müşterek müteselsil tahsilini talep ederek ıslah
harcını yatırmış, 15.11.2016 tarihli dilekçe ile de dava dilekçesiyle hasar bedeli talep ettiklerini, HMK hükümleri gereği bu sefer davanın ıslahı ile hasar bedeli ve kazanç kaybı talep ettiklerini belirterek 41.000,00-TL hasar bedelinin davalılardan, 46.400,00 TL kazanç kaybı bedelinin davalı ... Beton Tic. ve San. Ltd. Şti.’den olmak üzere toplam 77.400,00 TL"nin kaza tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalı ... şirketi vekili hasar bedeline ilişkin açılan hasar dosyasında tespit edilen 29.500,00 TL’nin 22.500,00 TL"sinin sigortalı aracın trafik poliçesinden karşılandığını teminatı aşan 7.000,00 TL"nin ise müvekkilince davacıya ödendiğini sorumululuklarının kalmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ... Beton şirketi vekili davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; dava dilekçesinde talep edilmeyen zarar kalemlerinin ıslah dilekçesi ile sonradan istenmesi mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile 31.000,00 TL hasar bedelinin davalı ...yönünden 22/11/2012 kaza tarihinden itibaren, davalı ... şirketi yönünden ise 31/01/2013 temerrüt tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davalılardan alınarak davacıya ödenmesine karar verilmiş hüküm; davalı ... Beton Tic. ve San. Ltd. Şti. vekili ile davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir.
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesince, davalı ...vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, davacının 15/11/2016 tarihli ıslah dilekçesi ile dava dilekçesinin ıslah ederek davasını tümüyle değiştirdiği bu haliyle ıslah dilekçesine değer vererek uyuşmazlığın çözümlenmesi gerektiği gerekçesiyle davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davacının davasının kısmen kabul kısmen reddi ile 31.000,00 TL hasar bedelinin davalı ... Beton Şti yönünden kaza tarihi olan 22/11/2012, davalı ... şirketi yönünden ise 31/01/2013 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, hasar bedeline yönelik fazlaya ilişkin talebin reddine, 46.400,00-TL kazanç kaybı bedelinin davalı ... Beton Ltd. Şti"nden kaza tarihi olan 22/11/2012 tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte alınarak davacıya ödenmesine, karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesi kararı, davalı ... Beton Tic. ve San. Ltd. Şti. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-İlk derece mahkemesince verilen karara yönelik olarak davalı ... Beton Tic. ve San. Ltd. Şti. vekili ile davacı vekili tarafından yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesince esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK"nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre davalı ... Beton Tic. ve San. Ltd. Şti. vekilinin aşağıdaki bentler dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekili dava dilekçesi ile aracında oluşan hasar bedelinin davalı ... şirketi tarafından tamamen karşılanmadığını belirterek 41.000,00 TL hasar bedelinin tahsilini talep etmiş, yargılama sırasında alınan bilirkişi raporu doğrultusunda 16.09.2015 tarihli dilekçesiyle alacağı belirli hale getirdiklerinden bahisle 77.400,00 TL‘nin davalı ... Beton Tic. Ve San. Ltd. Şti.’den 41.000,00 TL"sinin de her iki davalıdan tahsilini taleple dava değerini 77.400,00 TL"ye yükseltmiş ve ıslah harcını yatırmıştır. 15.11.2016 tarihli dilekçesiyle davada hasar bedeli talep edildiğini HMK hükümleri gereği bu sefer davanın ıslahı ile hasar bedeli ve kazanç kaybını talep ettiklerini belirterek rapora göre 31.000,00 TL hasar bedeli ve 46.400,00 TL kazanç kaybı olmak üzere 77.400,00 TL"nin davalı ... Beton Tic. ve San. Ltd. Şti.’den 41.000,00 TL"sinin de her iki davalıdan kaza tarihinden itibaren avans faizi ile tahsilini talep etmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun davanın tamamen ıslahını düzenleyen 180. maddesinde “Davasını tamamen ıslah ettiğini bildiren taraf, bu bildirimden itibaren bir hafta içinde yeni bir dava dilekçesi vermek zorundadır. Aksi hâlde, ıslah hakkı kullanılmış sayılır ve ıslah hiç yapılmamış gibi davaya devam edilir.” şeklinde düzenleme mevcut iken kısmen ıslah 181. maddede kısmen ıslaha başvuran tarafa, ıslah ettiği usul işlemini yapması için bir haftalık süre verileceği, bu süre içinde ıslah edilen işlem yapılmazsa, ıslah hiç yapılmamış gibi davaya devam edileceği kabul edilmiştir.
Tamamen ıslahta dava sebebi veya istem konusu tümüyle değiştirilmektedir. Böylece dava dilekçesindeki talepler artık hükme konu olamaz. Kısmen ıslahta ise önceden yapılan
usuli bir işlemin düzeltilmesi, örneğin talep sonucunun arttırılması söz konusu olur. Uygulamada, istem sonucuna ilişkin fazlaya dair haklarını saklı tutan davacının dava değerini ıslah yolu ile arttırabileceği tartışmasız kabul edilmektedir. Bununla birlikte başından beri dava konusu edilmeyen bir şeyin ıslah yoluyla davaya ithaline ve dava konusu edilmesine yasal açıdan olanak bulunmamaktadır. (HGK’nın 29.06.2011 gün, 2011/1-364 E.-2011/453 K.,15.06.2016 gün, 2014/4-1193 E.-2016/800 sayılı İlâmları) (HGK’nın 15.02.2017 gün, 2015/7-917 E.-2017/265 K.sayılı İlâmı)
Tüm bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; davacı vekilinin 15.11.2016 tarihli dilekçesinin; daha önce sunduğu 16.09.2015 tarihli ıslah harçlı bedel artırım dilekçesinin açıklaması mahiyetinde olduğu ve açılan davadaki taleplerinin yanında dava dilekçesinde dile getirilmeyen bir alacak kaleminin de hükme bağlanmasını istemiş olması karşısında, kazanç kaybına ilişkin bu yeni istemin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 119 vd. maddelerinde düzenlenen dava açma prosedürüne ilişkin usuli şartları taşımaması nedeniyle ek dava olarak da değerlendirilemeyeceğinden, davacının kazanç kaybına ilişkin alacak isteminin reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde 46.400,00 TL"lik kazanç kaybına ilişkin istemin kabulüne karar verilmesi isabetli değildir.
Bu durumda ilk derece mahkemesince yapılan yargılama neticesinde dava dilekçesinde talep edilmeyen zarar kalemlerinin ıslah dilekçesi ile sonradan istenmesi mümkün olmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulü ile hasar bedeli yönünden 31.000,00 TL’nin davalılardan tahsiline ilişkin karar usul ve yasaya uygun olmasına göre; Bölge Adliye Mahkemesince, davacı vekilinin istinaf başvurusunun kabulü ile dava dilekçesinden sonra talep edilen kazanç kaybına ilişkin talebin kabul edilerek yazılı şekilde karar verilmesi isabetli olmamıştır.
3-Kabule göre de; mahkemece hükme esas alınan bilirkişi raporunda, tespit dosyası ile vidanjör donanımı olan araçtan mahrum kalınan süre yönünden kaza tarihinden tespit tarihine kadar 163 günlük süre belirlendiği, bu sürenin fazla olduğu 116 gün sürenin makul olduğu yönünde farazi bir değerlendirme yapılmış ve raporda araştırma yapılamaksızın aracın günlük işletme masrafı amortisman gideri düşüldükten sonra günlük 400,00 TL kazanç kaybına uğradığı yönündeki tespitleri doğrultusunda davacının 46.400,00 TL kazanç kaybına uğradığı belirlenmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporu kazanç kaybı yönünden denetime elverişli değildir. Mahkemece, kazanç
kaybına ilişkin yapılacak tespitlerin, pert olan davacı aracı ile aynı nitelikteki bir aracın yeniden satın alınması için gerekli olan makul sürenin ne olduğu konusunda net bir süre belirlenmesi, belirlenen süredeki kazanç kaybı hesabında esas alınacak maliyet bedellerinin, davacının ticari defter ve kayıtları ile muhasebe kayıtları incelenmek suretiyle net olarak saptanması, belirlenen bu maliyet bedelinin mahrum kalınan sürede aracın elde edeceği gelir olarak saptanan bedelden düşülmesi suretiyle, davacının talep edebileceği net kazanç kaybı hesabı yapılması konusunda bilirkişi raporu alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi de isabetli olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ... Beton Tic. ve San. Ltd. Şti. vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE, (2) ve (3) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle davalı ...vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile ilk derece mahkemesince verilen karara yönelik istinaf başvurusunun kabulüne ilişkin Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA; Bölge Adliye Mahkemesi kararının kaldırılmasına, dosyanın Bölge Adliye Mahkemesi’ne, kararın bir örneğinin ilk derece mahkemesine gönderilmesine, 2.540,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalı ...ye verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ...ye geri verilmesine 17/11/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.