Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/20547 Esas 2018/3297 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ : ......... Mahkemesi

Davacı, ......... sonucu maluliyetinden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki ...... okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.

K A R A R

1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, temyiz edenin sıfatına, temyiz kapsam ve nedenlerine göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine.
2- Dava,......... sonucu maluliyetten doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece; 22.319,18 TL maddi ve 10.000,00 TL manevi tazminatın ...... tarihi 07/12/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Somut olayda, davalı kendisini vekil ile temsil ettirmesine rağmen red edilen maddi tazminat miktarı yönünden lehine ...... ücretine hükmedilmemesi doğru olmamıştır.
Kabule göre de, hüküm fıkrasının 12. bendinde davacı yararına manevi tazminat nedeniyle ...... ücreti verilmesi gerekirken maddi hata sonucu maddi tazminat olarak yazıldığı anlaşılmaktadır.
O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HMK"nun 370/2. maddesi uyarınca hüküm bozulmamalı düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının 12. bendinden yer alan "maddi" kelimesinin silinerek yerine "manevi" kelimesinin yazılmasına; hüküm fıkrasının 13. Bendine, "maddi tazminat davası kısmen red edildiğinden 1.800.00TL ...... ücretinin davacıdan alınıp, davalıya verilmesine" sözcüklerinin eklenmesine ve hükmün bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden davalıya yükletilmesine 04/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.