20. Hukuk Dairesi Esas No: 2019/4141 Karar No: 2019/5625 Karar Tarihi: 08.10.2019
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2019/4141 Esas 2019/5625 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, alacak istemine ilişkindir ve cari hesap sözleşmesi nedeniyle verilen teminat mektubunun paraya çevrilmesi suretiyle, davacı şirketin davalı şirketten doğana alacağının tahsiline ilişkindir. Davalı şirket, genel yetki kuralına göre, davalı yerleşim yeri mahkemesinin yetkili mahkeme olduğunu iddia etmiştir. Ancak, davacı ile aralarında yetki sözleşmesi bulunduğu iddiasına karşın yetki sözleşmesini sunmamıştır. Taraflar arasında mal alım satımına dair sözleşme ilişkisi olduğu davalı tarafında da bu ilişkinin bayilik sözleşmesi olduğu şeklinde bir beyan bulunmuştur. Ancak, ekindeki sözleşmede yetki şartı bulunmasına karşın yetkisizlik kararı veren mahkeme tarafından cari hesap sözleşmesi iddiasına dayalı olarak davanın açıldığı ve cari hesap sözleşmesinin sunulmaması nedeniyle yetki sözleşmesinin de olmadığı gerekçesiyle dava reddedilmiştir. Kanun maddeleleri ise şöyledir: 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 17. maddesi ve 19. maddesi.
20. Hukuk Dairesi 2019/4141 E. , 2019/5625 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Alacak istemine ilişkin olarak açılan davada.....Asliye Ticaret Mahkemelerince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar Bölge Adliye Mahkemelerinin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı Bölge Adliye Mahkemesinin yargı çevresinde kalan mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemeleri hukuk dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan adlî yargı ilk derece hukuk mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: Dava, alacak istemine ilişkindir. ... dava cari hesap sözleşmesi nedeniyle verilen teminat mektubunun paraya çevrilmesi suretiyle, davacı şirketin davalı şirketten doğana alacağının tahsiline ilişkindir. Davalı şirket davada genel yetki kuralına göre, davalı yerleşim yeri mahkemesinin yetkili mahkeme olduğunu, kaldı ki davacı ile aralarında yetki sözleşmesi bulunduğunu iddia etmiş ancak yetki sözleşmesi şartını içeren cari hesap sözleşmesini sunmamıştır. Davalı şirketin yerleşim yeri başka deyişle şirket merkezinin bulunduğu ..... mahkemelerinin yetkili olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. .... ise; taraflar arasında mal alım satımına dair sözleşme ilişkisi olduğu davalı tarafında da bu ilişkinin bayilik sözleşmesi olduğu şeklinde bir beyan bulunduğu ve ekindeki sözleşmede yetki şartı bulunmasına karşın yetkisizlik kararı veren mahkeme tarafından cari hesap sözleşmesi iddiasına dayalı olarak davanın açıldığı ve cari hesap sözleşmesinin sunulmaması nedeniyle yetki sözleşmesinin de olmadığı gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 17. maddesinde "Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır." düzenlemesi yer almaktadır. Yetki sözleşmesi tacirler veya kamu tüzel kişileri arasında yapıldığı takdirde HMK"nın 17. maddesi uyarınca geçerlidir. Yalnızca tacirler ve kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek uyuşmazlık hakkında bir veya birden fazla mahkemeyi yetkili kılabilir. Bu yeni düzenleme, 01.10.2011 tarihinden sonra açılacak davalar bakımından uygulanmakla birlikte, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 19. maddesinin 2. bendi “Yetkinin kesin olmadığı davalarda, yetki itirazının, cevap dilekçesinde ileri sürülmesi gerekir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi; birden fazla yetkili mahkeme varsa seçtiği mahkemeyi bildirir. Aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz.” hükmünü içermektedir. Mahkemece re"sen yetkisizlik kararı verilebilecek haller, dava şartı olan, kesin yetki halleridir. HMK"nın 18. maddesi kesin yetkinin olduğu hallerde tarafların yetki sözleşmesi yapamayacaklarını açıkca düzenlemiştir. Bu nedenle yetki sözleşmesi kesin yetkinin olduğu hallerde yapılamaz. Yetki sözleşmesinin yapılmış olması da re"sen yetkisizlik kararı verilebilecek hallerden değildir. (11. HD 2016/15056 -2017/319 vb) Dosya kapsamında taraflar arasında imzalanan yetkili mahkeme konusunda da anlaşıldığı belirtilen bayilik sözleşmesinin bulunmadığı anlaşılmaktadır. Bu nedenle, taraflar arasında imzalanan bayilik sözleşmesinin dosya içine alınmasına, bundan sonra mercii tayini incelemesi yapılmak üzere dosyanın gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 08/10/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.