Mahkemesi Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma, örgüt adına suç işleme, fuhuş
Hüküm : 1- Sanık ... hakkında;
a- TCK’nın 220/2, 62, 53, 58/9. maddeleri uyarınca mahkumiyet
b- TCK’nın 227/2-6, 62, 52, 53, 58/9. maddeleri uyarınca mahkumiyet
2- Sanık ... hakkında; TCK’nın 227/2, 62, 52, 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet
3- Sanık ... hakkında; TCK"nın 227/2, 62, 52, 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet (2 kez)
4- Sanık ... hakkında; TCK"nın 227/2, 62, 52, 53.maddeleri uyarınca mahkumiyet (2 kez)
5- Sanık ... hakkında;
a- TCK’nın 220/6. maddesi yollamasıyla TCK’nın 220/2-6, 62, 53, 58/9. maddeleri uyarınca mahkumiyet
b- TCK’nın 227/2, 62, 52, 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet
6- Sanık ... hakkında; TCK’nın 227/2, 62, 52, 53. maddeleri uyarınca mahkumiyet
7- Sanık O.. O.. hakkında; Mağdur ...’a yönelik insan ticareti suçu ve mağdurlar...’a yönelik fuhuş suçundan beraat

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1- Sanık ... hakkında insan ticareti ve fuhuş suçlarından verilen beraat kararının gerekçesine yönelik olmayan temyizde hukuki yararı bulunmadığından sanık müdafiinin temyiz isteğinin CMUK"nın 317. maddesi uyarınca REDDİNE,
2- Sanıklar ... hakkında fuhuş suçundan hükmolunan mahkumiyet kararlarının incelenmesinde;
Bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda toplanan deliller karar yerinde incelenip sanıkların suçlarının sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasıfları tayin edilmiş, cezaları azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanıklar müdafilerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
3- Sanık ... hakkında fuhuş suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne ilişkin temyiz incelemesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanık müdafiinin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanığın mağdur ...’a yönelik fuhuş için aracılık yapma suçunu, liderliğini sanıklar..."ın yaptığı suç işlemek amacıyla teşkil edilen örgütlerin faaliyeti çerçevesinde işlediğine dair kuşkudan uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği ve bu nedenle hakkında TCK"nın 58/9 ve 227/6. maddelerinin uygulanamayacağının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle BOZULMASINA, bu hususların yeniden yargılama yapılmaksızın CMUK’nın 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükümden TCK"nın 58/9 ve 227/6. maddelerinin uygulanmasına ilişkin kısımların çıkartılması ile sanığın, mahkemenin takdiri doğrultusunda TCK"nın 227/2, 62 ve 52. maddeleri uyarınca sonuç olarak 1 yıl 8 ay hapis ve 1660 TL adli para cezası ile cezalandırılması suretiyle diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
4- Sanık ... hakkında suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olma, sanık ... hakkında ise örgüt adına suç işleme suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine ilişkin temyize gelince;
a- Tüm dosya içeriği nazara alındığında sanık ...’ın, liderliğini ...’ın yaptığı suç işlemek amacıyla kurulan örgütlerle organik bağ içine girip örgütün hiyerarşik yapısına dahil olduğuna dair kuşkudan uzak, kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği gözetilmeden atılı suçtan beraati yerine yazılı biçimde mahkumiyetine karar verilmesi,
b- Sanık ...’un organik bağ içine girmeksizin ve hiyerarşik yapısına dahil olmadan faaliyeti çerçevesinde işlenen fuhuş suçu için yer temin ettiği suç örgütünün silahlı olmadığının anlaşılması ve Dairemizin bozma kararından sonra 11.04.2013 tarihinde yürürlüğe giren 6459 sayılı Kanunun 11. maddesi ile TCK’nın 220/6. maddesine eklenen “Bu fıkra hükmü sadece silahlı örgütler hakkında uygulanır" hükmü karşısında, TCK’nın 220/6. maddesinin sanık hakkında uygulanamayacağı ve fakat sanığın kanıtlanan ve sübut bulan bu eyleminin aynı zamanda örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme niteliğinde olduğu da nazara alındığında hakkında TCK’nın 220/7. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 16.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.