13. Hukuk Dairesi 2016/21120 E. , 2018/4916 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, davalı avukata dava açması ve açılan davalarda kendisini temsil etmesi için vekalet verdiğini, dava açma masraflarını ve vekalet ücretlerini ödediği halde ... İdare Mahkemesi"nin 2007/460 Esas sayılı dosyası ve aynı mahkemenin 2008/241 Esas sayılı dosyası ile açılan davalarda mahkemece, masraf istenilmesi rağmen davalının masrafı ödemediği gibi bu durumu kendisine bildirmediğini ve davaların açılmamış sayılmasına karar verildiğini ve ilgili kararların davalı tarafından temyiz edilmediğini, memuriyetten çıkarma cezasının kesinleştiğini, bu davalarla ilgili bağlantılı ceza davalarından beraat ettiğini, davalının görevini kötüye kullanması ve ihmali davranışı nedeniyle devlet memurluğundan atıldığı gibi emeklilik haklarından da yoksun kaldığını, ... 3. Noterliği’nin 30.5.2013 tarihli ihtarnamesi ile zararlarının karşılanmasını istediğini, ancak talebin reddedildiğini, 15.8.2013 tarihinde davalıyı azlettiğini ileri sürerek 150.000,00 TL manevi tazminat ile, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 30.000,00 TL yoksun kalınan maaş, 10.000,00 TL emekli ikramiyesi olmak üzere toplamda 40.000,00 TL maddi tazminatın davalıdan faizi ile birlikte tahsilini istemiştir.
Davalı, zamanaşımının dolduğunu ileri sürmüş, esastan davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın açıldığı tarih itibarıyle 1136 sayılı Avukatlık Kanunu"nun 40. maddesinde belirtilen bir yıllık zamanaşımı süresi dolmuş olduğundan davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı, davalı avukata verdiği vekaletnameye istinaden adına açılan davalarda vekalet görevini gereği gibi yerine getirmediğini ileri sürerek uğradığı maddi ve manevi zararların tazmini amacıyla eldeki davayı açmıştır. Mahkemece, davacının 30.05.2013 tarihli ihtarname ile davalıdan tazminat istemi bulunduğu, davanın görevsizlik kararı veren ... 25. Asliye Hukuk Mahkemesi"nde 15.7.2014 tarihinde açıldığı dikkate alındığında1136 sayılı Avukatlık Kanunu"nun 40. maddesinde belirtilen bir yıllık zamanaşımı geçtikten sonra açıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Avukatlık Kanununun 40. maddesinde, “iş sahibi tarafından sözleşmeye dayanılarak avukata karşı ileri sürülen tazminat istekleri, bu hakkın doğumunun öğrenildiği tarihten itibaren bir yıl ve her halde zararı doğuran olaydan itibaren beş yıl geçmekle düşer” hükmü bulunmakta olup, bu hükümle müvekkilin, avukata karşı tazminat isteminin bir ve beş yıllık zamanaşımına tabi olduğu belirtilmiştir. Mahkemece, dava tarihine göre, dava konusu edilen zararın öğrenildiği tarih ihtarnamenin gönderildiği 30.5.2013 tarihi olarak kabul edilerek bir yıllık sürenin geçtiğinden bahisle davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmişse de, taraflar arasındaki vekalet ilişkisinin 15.8.2013 tarihli azille sona erdiği anlaşılmaktadır. Sözleşme ilişkisi devam ettiği sürece zamanaşımı işlemeye başlamayacağından, azil tarihinden itibaren işlemeye başlayan bir yıllık zamanaşımı süresi, dava tarihi (15.7.2014) itibariyle henüz dolmamıştır. O halde, somut olayda zamanaşımı süresi dolmadığından mahkemece işin esasına girilerek hasıl olacak sonuca uygun karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.