Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/3377 Esas 2019/10507 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/3377
Karar No: 2019/10507
Karar Tarihi: 15.05.2019

Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/3377 Esas 2019/10507 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir hüküm temyiz edilmiş. Ancak Yargıtay, hükmün açıklanması suretiyle mahkumiyet olduğunu belirterek kararın yeniden değerlendirilmesini istemiş. İşlenen suçun unsurları ve gerekçeler açık bir şekilde belirtilmemiş. Bu nedenle Anayasa'nın 141. ve CMK'nin 34, 223 ve 230. maddelerine aykırı davranıldığına karar verilmiştir.
Sanığın suçu işlediği bira şişesi ise, nitelikli halin TCK'nin 86/3-a ve 86/3-e maddelerinin birleşmesi nedeniyle temel cezaya hükmedilirken, orantılılık ilkesi göz önünde bulundurulmamıştır.
Bir diğer önemli konu ise, Anayasa Mahkemesi'nin bazı hükümleri iptal etmesi nedeniyle sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi gerektiğidir.
Kanun maddeleri: Anayasa'nın 141. maddesi, CMK'nin 34, 223 ve 230. maddeleri, TCK'nin 86/3-a, 86/3-e ve 61. maddeleri, 5237 sayılı TCK'nin 86/2. maddesi, 3. maddesi ve 53. maddesi, 6723 sayılı Kanun'un 33. maddesi, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi, 1412 sayılı CMUK'un 321 ve 326/son maddeleri.
3. Ceza Dairesi         2019/3377 E.  ,  2019/10507 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    HÜKÜM : Hükmün açıklanması suretiyle mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    1) Yargıtay incelemesine tabi olacak ve kesinleşmesi halinde infaza verilecek hükmün, açıklanmasına karar verilecek yeni hüküm olduğu, bu nedenle kararın dayandığı tüm kanıtların, bu kanıtlara göre ulaşılan sonuçların, iddia, savunma, tanık anlatımları ve dosyadaki diğer belgelere ilişkin değerlendirmeler ile sanığın eyleminin ve yüklenen suçun unsurlarının nelerden ibaret olduğunun, hangi gerekçeyle hangi delillere üstünlük tanındığının açık olarak gerekçeye yansıtılması ve bu şekilde cezanın şahsileştirilmesi gerekirken, açıklanan ilkelere uyulmadan ve yeterli gerekçe gösterilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulmak suretiyle Anayasa"nın 141. ve 5271 sayılı CMK"nin 34 ve 223, 230. maddelerine aykırı davranılması,
    2) Sanığın üzerine atılı suçu eşine karşı silahtan sayılan bira şişesi ile işlediği olayda, iki nitelikli halin TCK"nin 86/3-a ve 86/3-e maddelerinin birleşmesi nedeniyle sanık hakkında, 5237 sayılı TCK"nin 86/2. maddesi gereğince temel cezaya hükmedilirken, TCK"nin 61. maddesindeki ölçütler ve TCK"nin 3. maddesindeki orantılılık ilkesi gözetilerek sonuca etkili olacak şekilde alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi,
    3) Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, CMUK"un 326/son maddesi gereğince kazanılmış hakkının dikkate alınmasına, 15.05.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.































    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.