Abaküs Yazılım
6. Daire
Esas No: 2020/1787
Karar No: 2021/12355
Karar Tarihi: 11.11.2021

Danıştay 6. Daire 2020/1787 Esas 2021/12355 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2020/1787
Karar No : 2021/12355

TEMYİZ EDEN (DAVACILAR) : 1- ...
2- ...
3- ...
4- ...
VEKİLİ : Av. ...
KARŞI TARAF (DAVALI) : ... Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. ...

İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: İstanbul İli, Gaziosmanpaşa İlçesi, ... Mahallesi, ... (eski...) pafta, ... (eski ...) ada, ...(eski ...) parsel sayılı taşınmazı da kapsayan alanda parselasyon yapılmasına ilişkin ... tarihli, ... sayılı belediye encümeni kararının iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti:... Bölge İdare Mahkemesi Dördüncü İdare Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararına uyulmak suretiyle ... İdare Mahkemesince verilen ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararda; yerinde yaptırılan keşif ve bilirkişi incelemesi sonucu düzenlenen raporda, "aynı yerde bazı maliklerin alması gerekenden çok fazla yer tahsisi yapılmak suretiyle borçlandırıldığı, bazı maliklerin de almaları gerekenden az yer vermek suretiyle alacaklandırıldığı, böylece aynı imar adasında yer dağılımının eşit ve dengeli bir şekilde yapılmadığı" görüş ve kanaatine yer verildiği, ancak, 2981 sayılı Yasanın amacının plansız ve düzensiz yapılaşmaların bulunduğu alanlarda uygulama yapmak suretiyle daha sağlıklı ve planlı bir yapılaşmanın sağlanması olduğu, bu doğrultuda işlem yapılırken düzenlemeye giren hisse oranında herkese eşit yer verilmesinden ziyade fiili kullanımın dikkate alınmasının hedeflendiği, dava konusu işlemde davacıların fiilen kullandığı alanın dikkate alındığı ve davacıya taşınmazın bulunduğu yerden oluşturulan ... ada ... sayılı parselden hisse tahsis edildiği, düzenleme ortaklık payı oranının (DOP) yasal sınırlar içerisinde (%35) belirlendiği hususları dikkate alındığında davaya konu parselasyon işleminde uyuşmazlık konusu taşınmaz açısından hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle, dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve istinaf dilekçelerinde ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Mahkeme kararında fiili durumun dikkate alındığının ileri sürüldüğü ancak kendilerinin 111 metre kare üzerine inşalı yapılarının bulunduğu, buna rağmen fiili durum gözetilmeyerek parselasyon sonucu kendilerine tahsis edilen hissenin parselasyona giren hisselerinden az olduğu ileri sürülmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI : Davacıların fiili kullanım alanının büyük bir kısmının yolda kalması nedeniyle hak edişlerinin kalan kısımları için lehlerine ipotek tesis edildiği belirtilerek istemin reddi gerektiği savunulmuştur.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ ...'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY :
İstanbul İli, Gaziosmanpaşa İlçesi, ... Mahallesi, ... (eski ...) pafta, ... (eski ...) ada, ...(eski ...) parsel sayılı taşınmazı da kapsayan alanda ... tarihli, ... sayılı belediye encümeni kararı ile kabul edilen parselasyon işlemiyle; her bir davacı için eşit olarak ayrı ayrı; ... ada ...sayılı parseldeki hissesi 25,00 m2 olarak parselasyona dahil edilmiş, bu hisseden 8.75m2 ( %35) düzenleme ortaklık payı kesilmiş, 16.25 m2 tahsis yapılması gerekirken ... ada ... parselden 7 m2 tahsisi yapılmış ve tahsis yapılmayan 9.25 m2 'ye karşılık olarak ye 37.000,00 TL olarak bedele dönüştürülerek lehe ipotek tesis edilmiş, bunun üzerine görülmekte olan dava açılmıştır.

İLGİLİ MEVZUAT:
2981 sayılı İmar ve Gecekondu Mevzuatına Aykırı Yapılara Uygulanacak Bazı İşlemler ve 6785 Sayılı İmar Kanununun Bir Maddesinin Değiştirilmesi Hakkında Kanunun 10. maddesinin (c) fıkrasında; “İmar mevzuatına aykırı bina yapılmış hisseli arsa ve araziler veya özel parselasyona dayalı arazilerde imar adası veya parseli olabilecek büyüklükteki alanlarda, binalı veya binasız arsa ve arazileri birbirleriyle, yol fazlalarıyla veya Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerle birleştirmeye, bunları yeniden ada veya parsellere ayırmaya, yapıları yeniden doğan imar ada veya parseli içinde kalanları yapı sahiplerine, yapı olmayanları diğer hisse sahiplerine müstakil veya hisseli veya kat mülkiyeti esaslarına göre vermeye bunlar adına tescil ettirmeye ve tescil işlemi dışında kalanların hisselerine 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununa göre tesbit edilecek bedeli peşin ödenmek veya parsel sahipleri aleyhine kanuni İpotek tesis edilerek Tapu sicilinden terkin ettirmeye belediye ve valiliklerin re'sen yetkili oldukları kurala bağlanmıştır.
2981 sayılı Kanunun amacı mevcudun tespiti ile kapsamına giren yapıların ruhsatlandırılması ve hisseli parsellerdeki yapılaşmanın yasal hale getirilmesi için ıslah imar planları yapılarak, buna dayalı ifrazların gerçekleştirilmesi ve mümkün olduğunca müstakil parsel üretilmesidir. Bu nedenle 3194 sayılı İmar Kanununun 18. maddesinin amacı, işlevi ve teknik uygulama şekli ile 2981-3290 sayılı Kanunun 10/c maddesinin amacı, işlevi ve teknik uygulama şekli çok farklıdır. 18. madde uygulamasında imar planlarına uygun yapılaşmaya elverişli arsa üretmek amaçlanırken 2981 sayılı Kanunun 10/c maddesinde amaçlanan düzensiz ve hisseli oluşan taşınmazlar üzerindeki yapılaşmaları mümkün olduğu kadar düzene sokmak ve müstakil parseller oluşturarak maliklerine tahsis etmektir. 18. madde uygulamasında belediyenin bedele dönüştürme yetkisinin olmamasına karşın, 2981 sayılı Kanunun 10/c maddesinde ifraz, taksim, bedele dönüştürme ve yer tahsis edilemeyecek durumlarda hissenin bedele dönüştürülmesi yetkisi bulunmaktadır. 3194 sayılı Kanunun 18. maddesine göre yapılan parselasyon işleminin uygulama imar planına dayanması gerekmektedir.
2981 sayılı Kanunun 10/c maddesi uyarınca yapılan parselasyon işleminde ise, hisselerin mümkün olduğunca azaltılması ve müstakil parseller oluşturulması, imar parseli tahsis edilemeyecek küçüklükteki hisselerin ise bedele dönüştürülmesi amaçlanmaktadır.
Buna göre 2981 sayılı Kanunun 10/c maddesi uyarınca yapılan parselasyon işlemlerinde zorunlu hallerde bedele dönüştürme imkânı tanınmış bulunmaktadır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Gerekçeli karar hakkı Anayasanın 36. maddesinde, herkesin, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahip olacağı güvence altına alınmıştır.
Gerekçeli karar hakkı adil yargılanma hakkının bir unsuru olarak kabul edilmektedir. Anayasanın 141. maddesinin 3. fıkrasında ''Bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır'' hükmüyle açıkça düzenlenmektedir. Bununla birlikte mahkemeler, kararın gerekçesini açıklarken taraflarca ileri sürülen her bir savı detaylı olarak cevaplamak zorunda değildir. Ancak, eğer dava sırasında ''açık ve somut'' bir biçimde ileri sürülen bir iddia veya savunma davanın sonucunu değiştirebilecek nitelikte ise davayla doğrudan ilgilidir ve mahkeme tarafından gerekçe gösterilerek değerlendirilmelidir. Mahkemeler, dava konusu maddi olay ve olguların kanıtlanmasını, delillerin değerlendirilmesini, hukuk kurallarının yorumlanması ve uygulanmasını, uyuşmazlıkla ilgili vardığı sonucu, sonuca varılmasında kullandığı takdir yetkisinin sebeplerini makul bir şekilde gerekçelendirmek zorundadır.
Dosyada bulunan şuyulandırma cetvelinin incelenmesinden, dava dışı ... isimli vatandaşın parselasyon işlemine giren hissesinin 100 metre kare olduğu, düzenleme ortaklık payı kesintisi sonrası kalan 65 metre kareye karşılık kendisine109 metre kare tahsis yapıldığı buna karşılık 176.000,00 TL aleyhe ipotek tesis edildiği, yine dava dışı ... isimli vatandaşın 100 metre kare olan hissesinden düzenleme ortaklık payı kesintisi sonrası kalan 65 metre kareye karşılık karşılık 174 metre kare tahsis yapıldığı buna karşılık 436.000,00 TL aleyhe ipotek tesis edildiği, davacılar da ise bu durumun tam tersi olduğu yani parselasyon sonucu kendilerine tahsis edilen hissenin parselasyona giren hisselerinden az olduğu görülmüştür. Ayrıca bilirkişi raporunda yer verilen "söz konusu işleme ait şuyulandırma cetvelinde de görüldüğü üzere aynı yerde bazı maliklerin alması gerekenden çok fazla yer tahsisi yapılmak suretiyle borçlandırıldığı, bazı maliklerin de almaları gerekenden az yer vermek suretiyle alacaklandırıldığı, böylece aynı imar adasında yer dağılımının eşit ve dengeli bir şekilde yapılmadığı" görüş ve kanaatine yer verilmiştir." tespitinin de bu durumu destekler nitelikte olduğu anlaşılmıştır.
Davacıların dava konusu işleme asıl itiraz noktalarının bu çelişkili tahsisler olduğu göz önüne alındığında, yukarı da ismi zikredilen dava dışı kişilere neden fazla tahsis yapıldığı, davacılara neden az tahsis yapıldığı, fiili durumun dikkate alınıp alınmadığı, alınmadıysa bunun teknik zorunluluktan kaynaklanıp kaynaklanmadığı hususlarının açıklığa kavuşturulmak suretiyle gerekirse bilirkişilerden ek rapor alınarak bahsedilen hususlar açıklığa kavuşturulduktan sonra tekrar karar verilirken, gerekçeli karar hakkı kapsamında davacının iddialarının tek tek değerlendirilerek tartışılması suretiyle karar verilmesi gerekmektedir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. 2577 sayılı Kanunun 49. maddesine uygun bulunan davacının temyiz isteminin kabulüne,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle reddine ilişkin Mahkeme kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin ... tarih ve E:..., K:... sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Bölge İdare Mahkemesi İdari Dava Dairesine gönderilmesine, 11/11/2021 tarihinde, kesin olarak, oybirliğiyle karar verildi.


Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi