Abaküs Yazılım
9. Daire
Esas No: 2021/1940
Karar No: 2021/5425
Karar Tarihi: 11.11.2021

Danıştay 9. Daire 2021/1940 Esas 2021/5425 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2021/1940
Karar No : 2021/5425

TEMYİZ EDEN (DAVACI) : ...
VEKİLİ : Av. ...

KARŞI TARAF (DAVALI) : ...Veraset ve Harçlar Vergi Dairesi Müdürlüğü-...
VEKİLİ : Av. ...

İSTEMİN KONUSU : ...Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Davacı adına, ...Asliye Ticaret Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararıyla hükmedilen karar ve ilam harcının tahsili için düzenlenen ...tarih ve ...sayılı ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: .... Vergi Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararıyla; .... Asliye Ticaret Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararı uyarınca düzenlenen harç tahsil müzekkeresine istinaden kesinleşen amme alacağının vadesinde ödenmemesi üzerine, cebren tahsili için davacı adına dava konusu ödeme emrinin düzenlendiği, davanın bankacılık işlemlerinden kaynaklanan itirazın iptali davası olduğu ve harcın tahsili için davanın kesinleşmesinin gerekmediği, yargılama giderlerinden davalıların müşterek ve müteselsilen sorumluluğuna hükmolunduğu, ilamın davalı vekiline tebliğ edildiği ve tahsil müzekkeresinin de bu doğrultuda hazırlandığı anlaşıldığından, dava konusu ödeme emrinde hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek, istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Dava konusu ilam harcının ödenmesi için öncelikle yazılı tebligat yapılması ve bir aylık süre tanınması gerektiği, .... Asliye Ticaret Mahkemesinin harca konu kararının henüz istinaf aşamasında olduğu ve karar kesinleşmedikçe icra edilmesine olanak bulunmadığı iddialarıyla kararın bozulması istenilmektedir.

KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.

DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ ...DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:
MADDİ OLAY:
Davacı adına, .... Asliye Ticaret Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararıyla hükmedilen yargı harcının tahsili için düzenlenen ...tarih ve ...sayılı ödeme emrinin iptali istenilmektedir.
İLGİLİ MEVZUAT:
6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 55. maddesinde, amme alacağını vadesinde ödemeyenlere 15 gün içinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları lüzumunun bir ödeme emri ile tebliğ olunacağı; 58. maddesinde de kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahsın böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı iddiası ile tebliğ tarihinden itibaren 15 gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait davalara bakan vergi mahkemesi nezdinde dava açabileceği düzenlenmiştir.
492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 2. maddesinde; yargı işlemlerinden bu Kanuna bağlı, 1 sayılı Tarife'de yazılı olanların yargı harçlarına tabi olduğu, 28. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde; karar ve ilam harçlarının dörtte birinin peşin, geri kalanının, kararın tebliğinden itibaren bir ay içinde ödeneceği, aynı Kanun'un 37. maddesinde, bu kanunda ödeme zamanı gösterilen harçlardan süresinde ödenmeyenlerin, ilgili mahkeme ve daireler tarafından, sürenin sonundan itibaren onbeş gün içinde bir yazı ile o yerin vergi dairesine bildirileceği ve harçların vergi dairesince tahsil olunacağı, yazıda; harcın nevi ve mahiyeti, miktarı, mükellefin soyadı ve adı ve en son ikâmet adresinin açık olarak gösterileceği ifade edilmiştir.
6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun “Yargılama giderlerinin kapsamı” başlıklı 323. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde, başvurma, karar ve ilam harçları yargılama giderleri içerisinde sayılmış, ”Yargılama giderlerinden sorumluluk” başlıklı 326. maddesinde, "(1) Kanunda yazılı hâller dışında, yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verilir. (2) Davada iki taraftan her biri kısmen haklı çıkarsa, mahkeme, yargılama giderlerini tarafların haklılık oranına göre paylaştırır. (3) Aleyhine hüküm verilenler birden fazla ise mahkeme yargılama giderlerini, bunlar arasında paylaştırabileceği gibi, müteselsilen sorumlu tutulmalarına da karar verebilir." hükmüne, “Yargılama giderlerine hükmedilmesi” başlıklı 332. maddesinde de "(1) Yargılama giderlerine, mahkemece resen hükmedilir. (2) Yargılama gideri, tutarı, hangi tarafa ve hangi oranda yükletildiği ve dökümü hüküm altında gösterilir. (3) Hükümden sonraki yargılama giderlerini hangi tarafın ödeyeceği, miktarı ve dökümü ile bu giderlerin hangi tarafa yükletileceği, mahkemece ilamın altına yazılır." düzenlemesine yer verilmiştir.
6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun, "Müteselsil borçluluk” başlıklı 162. maddesinde, “birden çok borçludan her biri, alacaklıya karşı borcun tamamından sorumlu olmayı kabul ettiğini bildirirse, müteselsil borçluluk doğar. Böyle bir bildirim yoksa, müteselsil borçluluk ancak kanunda öngörülen hâllerde doğar.” hükmü bulunmaktadır.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
6098 sayılı Kanun’un yukarıda yer verilen 162. maddesi hükmü dikkate alındığında, tarafların kendi aralarında rızai olarak müteselsil sorumluluk öngörmesi dışında, açık bir kanun hükmü bulunmadıkça müteselsil sorumluluk hükümlerinin uygulanamayacağı anlaşılmaktadır. Dolayısıyla müteselsil sorumluluğun istisnai bir sorumluluk türü olduğu söylenebilir.
Yukarıda yer verilen Kanun maddelerinin incelenmesinden de görüleceği üzere, aleyhine hüküm verilenlerin birden fazla olması durumunda, karar ve ilam harçlarından müteselsilen sorumlu olacaklarına ilişkin açık bir kanun hükmü bulunmamaktadır. Dolayısıyla, karar ve ilam harcına hükmedilen mahkeme kararında, yargılama giderlerinden, aleyhine hüküm verilenlerin müteselsilen sorumlu oldukları belirtilmemişse her biri kendi payına düşen miktardan sorumlu olacaktırlar.
Dosyanın incelenmesinden, dava dışı ...Bankası A.Ş. tarafından, davacının da aralarında bulunduğu on dört şahsa karşı açılan itirazın iptali (bankacılık işlemlerinden kaynaklanan) davası sonucunda, .... Asliye Ticaret Mahkemesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararıyla 779.380,15-TL karar ve ilam harcının davalılardan (..., ..., ..., ..., ...Yatırım Org. ve Danış. Tic. Ltd. Şti, ...Org. Danış. ve Turizm Tic. A.Ş, ...) tahsiline karar verildiği, söz konusu kararın davacıya tebliğ edilmesine karşın davacı tarafından harcın bir aylık süre içinde ödenmemesi üzerine, 29/08/2019 tarihli harç tahsil müzekkeresinin, hükmedilen harcın tamamı üzerinden tesis edilip harç tahsil biçimi "müteselsilen" olarak belirtilerek Mahkemesince, borcun tahsili için vergi dairesine gönderildiği, vergi dairesi tarafından da harç tahsil müzekkeresi uyarınca dava konusu ödeme emrinin düzenlenip tebliğ edildiği görülmektedir.
Olayda; her ne kadar dava konusu ödeme emrine ilişkin harç tahsil müzekkeresinde harç tahsil biçimi "müteselsilen" şeklinde yazılmışsa da .... Asliye Hukuk Mahkemesi kararında, karar ve ilam harcının müteselsilen tahsil edileceğine ilişkin bir ifade bulunmadığı anlaşılmaktadır.
Bu durumda, söz konusu karar ve ilam harcının, aleyhine harca hükmedilenlerden eşit olarak tahsili yoluna gidilmesi gerekirken, tüm yargı harcının davacıdan istenilmesinde hukuka uygunluk bulunmadığından, davayı reddeden Vergi Mahkemesi kararına karşı yapılan istinaf başvurusunu reddeden Bölge İdare Mahkemesi kararında isabet görülmemiştir.

KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin kabulüne,
2. ...Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesinin ...tarih ve E:..., K:...sayılı kararının BOZULMASINA,
3. Yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın ...Bölge İdare Mahkemesi .... Vergi Dava Dairesine gönderilmesine, 11/11/2021 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.


Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi