4. Ceza Dairesi Esas No: 2014/3171 Karar No: 2016/10553 Karar Tarihi: 25.05.2016
Tehdit - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2014/3171 Esas 2016/10553 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, tehdit suçu sebebiyle verilen hüküm üzerine yapılan temyiz başvurusunu incelerken, soruşturma aşamasındaki tanıkların dinlenilmemesi ve sanığın savunmalarının yeterince değerlendirilmemesi gibi nedenlerle hükümde eksiklikler olduğunu tespit etmiştir. Ayrıca, TCK'nın haksız tahrik hükmünün uygulanıp uygulanmayacağı ve hak yoksunluğu ile ilgili maddelerin yeterince dikkate alınmamış olduğu da belirtilmiştir. Bir Anayasa Mahkemesi kararı doğrultusunda, hapis cezasına mahkum olan kişilerin siyasi haklarından yoksun bırakılması uygulamasının geçersiz olduğu da kararda vurgulanmıştır. Detaylı olarak, CMK'nın 206/2, 211/1-c maddeleri, TCK'nın 29., 53/l-(c) ve 53. maddesi (1) numaralı fıkrasının (b) bendi belirtilmiştir.
4. Ceza Dairesi 2014/3171 E. , 2016/10553 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Tehdit HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Soruşturma evresindeki anlatımlardan olaya ilişkin görgüye dayalı bilgisi olduğu anlaşılan tanık ... ... usulünce duruşmaya çağrılarak dinlenilmeden veya hukuki dayanağı gösterilip dinlenilmesine gerek bulunmadığına dair bir karar da verilmeden, soruşturma evresinde verdiği ifadesi de duruşmada okunmayarak, CMK"nın 206/2, 211/1-c maddelerine aykırı davranılması, 2-Sanığın, müşterek çocuklarını tatil olması sebebiyle almaya gelen müştekiye "çocuğum nerede kalacak" diye sorması üzerine müştekinin sana ne diyerek cevap verdiğini savunması karşısında, olayın çıkış nedeni ve gelişmesi değerlendirilerek sonucuna göre TCK’nın 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükmünün uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması, 3-TCK"nın 53/l-(c) maddesindeki hak yoksunluğunun sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağının gözetilmemesi, 4-Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendinde yer alan “ve diğer siyasi hakları kullanmaktan” ibaresinin iptaline karar verilmiş, ayrıca aynı bentte yer alan “seçme ve seçilme” ehliyetleri ile ilgili olarak da, hükümlünün, hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak bu hak ve ehliyetlerden yoksun bırakılması uygulamasını engelleyici nitelikte iptal kararları verilmiş olması ve doğan boşluk nedeniyle bu hususta yeni bir yasal düzenleme yapılması ihtiyacının ortaya çıkması karşısında, yerel mahkeme hükmünde bu hak ve ehliyetlerden yoksun bırakmaya ilişkin uygulamanın dayanaksız kalması, Bozmayı gerektirmiş ve sanık ..."in temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddiyle, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 25/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.