10. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/23933 Karar No: 2014/22050 Karar Tarihi: 3.....2014
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2013/23933 Esas 2014/22050 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2013/23933 E. , 2014/22050 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 6111 sayılı Kanunun .... maddesinin .... fıkrasında "2010 yılı Kasım ayı ve önceki aylara ilişkin olup bu Kanunun yayımlandığı tarihten önce tahakkuk ettiği halde bu Kanunun yayımlandığı tarih itibarıyla ödenmemiş olan; a) 5510 sayılı Kanunun ... üncü maddesinin birinci fıkrasının (a), (b) ve (c) bentleri kapsamındaki sigortalılık statülerinden kaynaklanan; sigorta primi, emeklilik keseneği ve kurum karşılığı, işsizlik sigortası primi, sosyal güvenlik destek primi, b) Bu Kanuna göre yapılan başvuru tarihi itibarıyla ilgili mevzuatına göre ödenmesi imkanı ortadan kalkmamış isteğe bağlı sigorta primi ve topluluk sigortası primi, c) ... tarafından ilgili kanunları gereğince takip edilen damga vergisi, özel işlem vergisi ve eğitime katkı payı, asılları ile bu alacaklara ödeme sürelerinin bittiği tarihlerden bu Kanunun yayımlandığı tarihe kadar geçen süre için .../... aylık değişim oranları esas alınarak hesaplanacak tutarın, bu Kanunda belirtilen süre ve şekilde ödenmesi halinde, bu alacaklara uygulanan gecikme cezası ve gecikme zammı gibi fer"i alacakların tamamının tahsilinden vazgeçilir." hükmü yer almaktadır. Bu düzenleme uyarınca, anılan borçlar için 02.05.2011 tarihine kadar yeniden yapılandırma başvurusunda bulunulması halinde, 6111 sayılı Kanuna göre ödenecek toplam tutar hesaplanacak; suresinde ödenmeyen veya eksik ödenen taksitlerin belirtilen şekilde de ödenmemesi veya bir takvim yılında ikiden fazla taksitin süresinde ödenmemesi veya eksik ödenmesi halinde ise bu Kanun hükümlerinden yararlanma hakkı kaybedilecektir. Bununla birlikte, anılan madde kapsamında bulunan Kurum alacağının tahsili amacıyla yapılan icra takibinde gönderilen ödeme emrinin iptali için açılan davalarının yargılama sürecinde, 6111 sayılı Yasadan yararlanmak için Kuruma başvuruyu engelleyen bir düzenleme de bulunmamaktadır. Dosya kapsamına göre; prim borçlusu dava dışı şirketin 6111 sayılı Yasa kapsamında borçların yapılandırılması için Kuruma başvurduğu, davaya konu borcun yapılandırılmış olup ödemelerin devam ettiği ve yapılandırmanın bozulmadığı anlaşılmaktadır. Yukarıda belirtilen yasal ve maddi olgular gözetilerek dava konusu borcun 6111 sayılı Yasa uyarınca yapılandırıldığı ve davanın konusuz kaldığı gözetilmeksizin yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki; bu aykırılığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Geçici .... maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır. SONUÇ: Hükmün fıkrasının .... bendinin silinerek yerine "Dava konusu Kurum alacağı asıl borçlu dava dışı ... A.Ş tarafından 6111 sayılı Yasa kapsamında yapılandırıldığından konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına,” sözcüklerinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 03.....2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.