Özel belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/6118 Esas 2019/3255 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
11. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/6118
Karar No: 2019/3255
Karar Tarihi: 28.03.2019

Özel belgede sahtecilik - Yargıtay 11. Ceza Dairesi 2017/6118 Esas 2019/3255 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kararda sanığın özel belgede sahtecilik suçundan mahkumiyetine hükmedilmiştir. Ancak, 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu’nun ilgili maddeleri ve TCK'nın 7. maddesi dikkate alınarak, sanığa ödeme önerisinde bulunulmasından sonra hukuki durumunun takdirinde zorunluluk bulunduğu, suça konu olan sahte abonelik sözleşmesi hakkında karar verilmemesi, gerekçeli kararda suç tarihinin yanlış yazılması ve TCK'nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesi'nin kararı ile yeniden değerlendirilmesi gerektiği tespit edilmiştir. Bu nedenlerden dolayı, hüküm 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi uyarınca bozulmuştur. 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56. maddesi, kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi, işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz hükmünü içermektedir. TCK'nın 53. maddesi, suç
11. Ceza Dairesi         2017/6118 E.  ,  2019/3255 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Özel belgede sahtecilik
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1-Hükümden sonra 19.02.2014 tarih ve 28918 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 6518 sayılı Kanunun 104 ve 105. maddeleri ile değişik 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"nun 63. maddesinin 10. fıkrası ile yaptırıma bağlanan aynı Kanunun 56. maddesinin 4. fıkrasındaki "Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi, işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz" ve 5. fıkrasındaki "Gerçeğe aykırı evrak düzenlemek veya değiştirmek suretiyle kişinin bilgi ve rızası dışında tesis edilmiş olan abonelikler kullanılamaz" hükümleri ve TCK"nın 7. maddesi karşısında; özel hüküm niteliğinde bulunan ve lehe olan 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu’nun 56. maddesindeki düzenleme de gözetilerek, sanığa ön ödeme önerisinde bulunulmasından sonra sonucuna göre hukuki durumunun takdirinde zorunluluk bulunması,
    2-Suça konu sahte abonelik sözleşmesi hakkında bir karar verilmemesi,
    3-Gerekçeli karar başlığında; suç tarihinin abonelik sözleşmesinin tarihi olan “17.04.2011" yerine "25.05.2012" olarak yanlış yazılması,
    4-5237 sayılı TCK’nın 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 28.03.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.