13. Hukuk Dairesi 2016/13881 E. , 2018/4860 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, davalı ile 30.12.2009 tarihinde imzalanan protokol gereğince ... İli, ... İlçesi, ... 1. ve 2. Kısım mahallerinde yer alan 128/1, 137/1, 145/1, 168/1, 171/1, 171/2, 227/1, 228/1 ve 575/1 ada/parsel sayılı taşınmazların tamamının 5393 sayılı Kanun’un 14. maddesi kapsamında kullanılmak üzere devir edildiğini ancak davalının protokol hükümlerine aykırı davrandığını ileri sürerek taşınmazların tapusunun iptali ile tesciline karar verilmesini istemiş; ıslahla birlikte taşınmazların değeri olarak belirlenen 18.987.521,50 TL’nın faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın 3533 sayılı kanun hükümlerine göre zorunlu tahkime tabi olduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin görev yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-3533 sayılı Umumi, Mülhak ve Hususi Bütçelerle idare edilen Daireler ve Belediyelerle sermayesi Devlete veya Belediyeye veya Hususi idarelere ait daire ve müesseseler arasındaki ihtilafların tahkim yolu ile halli hakkındaki kanunun 2570 sayılı Kanun ile değiştirilen 4.maddesinde “katma bütçe ile idare edilen daireler, belediyeler, özel bütçe ile idare olunan veya sermayesinin tamamı devlet, belediye veya özel idarelere ait olan daire ve müesseselerin veya bu daire veya müesseselerden biri ile, 2.maddede yazılı dairelerden birisi arasında çıkan uyuşmazlıklarda, bulunduğu yerin ve uyuşmazlık taşınmaza ilişkin ise o taşınmazın bulunduğu yerin ve taraflar değişik yerlerde bulunuyorlarsa davalı durumda olan daire veya müessesenin veya birden çok oldukları takdirde bunlardan birinin bulunduğu yerin yüksek dereceli hukuk mahkemesi başkanı veya hakimi tarafından hakem sıfatıyla çözülür” denilmektedir. Taraflardan birisi yasada belirtilen kamu kuruluşu değilse, davaya mecburi hakem sıfatıyla bakılamaz.
5018 sayılı kanuna ekli genel bütçe kapsamındaki kamu idarelerini gösteren (1) sayılı cetvelde Başbakanlık Toplu Konut İdaresi Başkanlığı gösterilmemiştir. O halde, davacı Başbakanlık Toplu Konut İdaresi Başkanlığı"nIn, 3533 sayılı Yasada gösterilen daire ve kuruluşlardan olmadığı sonucuna varılmaktadır. Öyle olunca, Başbakanlık Toplu Konut İdaresi Başkanlığı mecburi hakem yargılamasına da tâbi değildir. Mahkemece, değinilen bu yön gözetilerek işin esasına girilmek suretiyle hasıl olacak sonuca uygun karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 19/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.