Tehdit - hakaret - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2014/5439 Esas 2016/10456 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/5439
Karar No: 2016/10456
Karar Tarihi: 25.05.2016

Tehdit - hakaret - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2014/5439 Esas 2016/10456 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi'nde açılan davada sanık, hakaret ve tehdit suçlarından mahkum olmuştur. Mahkeme, sanığın suçunu kanıtlamış ve cezasını vermiştir. Ancak, mahkeme kararında yapılan hukuk ihlalleri nedeniyle sanığın temyiz istemi kabul edilmiştir. TCK'nın 58. maddesi, 5275 sayılı Kanunun 108/2. maddesi ve TCK'nın 53. maddesi ile ilgili hukuki eksikliklerin giderilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri şöyle açıklanabilir:
- TCK'nın 58. maddesi: Tekerrür halinde uygulanacak cezaları belirler.
- 5275 sayılı Kanunun 108/2. maddesi: İlamdaki en ağır cezanın tekerrüre esas alınması gerektiğini düzenler.
- TCK'nın 53. maddesi: Hapis cezasının sonuçlarına ilişkin düzenlemeler yapar.
4. Ceza Dairesi         2014/5439 E.  ,  2016/10456 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Tehdit, hakaret
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    1-Sanık ..."ın hakaret suçuna ilişkin kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre verildiği tarih itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu, anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanık ..."ın temyiz isteğinin tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
    2-Diğer hükümlere yönelik temyize gelince;
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
    a-Sanık ..."a yükletilen tehdit eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
    Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,
    Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır. Ancak,
    -Mükerrir sanık hakkında TCK’nın 58. maddesi uygulanırken, 5275 sayılı Kanunun 108/2. maddesi uyarınca ilamdaki en ağır cezayı içerir suça ilişkin hükümlülüğün tekerrüre esas alınması gerektiği gözetilmeden, içtimalı (toplam) cezanın tekerrüre esas alınması,
    bb-Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendinde yer alan “ve diğer siyasi hakları kullanmaktan” ibaresinin iptaline karar verilmiş, ayrıca aynı bentte yer alan “seçme ve seçilme” ehliyetleri ile ilgili olarak da, hükümlünün, hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak bu hak ve ehliyetlerden yoksun bırakılması uygulamasını engelleyici nitelikte iptal kararları verilmiş olması ve doğan boşluk nedeniyle bu hususta yeni bir yasal düzenleme yapılması ihtiyacının ortaya çıkması karşısında, yerel mahkeme hükmünde bu hak ve ehliyetlerden yoksun bırakmaya ilişkin uygulamanın dayanaksız kalması,
    Bozmayı gerektirmiş ve sanık ..."ın temyiz iddiaları yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle BOZULMASINA, 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca bu aykırılık, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktasının; tebliğnameye kısmen uygun olarak, tekerrür uygulanmasına ilişkin hüküm fıkrasının sonuna “ilamdaki en ağır cezanın tekerrüre esas alınmasına” ibaresinin eklenmesi ve hükümde TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımdan (b) ibaresinin çıkartılmasına biçiminde DÜZELTİLMESİNE ve başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hükmün bu bağlamda ONANMASINA,
    b-Sanık ... hakkında tehdit suçundan kuralan hükmün incelenmesinde;
    Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    TCK’nın 43/1. maddesinin uygulanabilmesi için, bir suç işleme kararıyla, değişik zamanlarda aynı kişiye karşı aynı suçun birden fazla işlenmesi gerekli olup, sanığın, araya belli bir zaman aralığı girmeksizin aynı eylemin devamı niteliğindeki sözlerinden dolayı hakkında zincirleme suç hükümleri uygulanarak fazla ceza tayini,
    Kanuna aykırı ve sanık ..."ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddiyle HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 25.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
















    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.