Esas No: 2021/13846
Karar No: 2021/4184
Karar Tarihi: 11.11.2021
Danıştay 2. Daire 2021/13846 Esas 2021/4184 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
İKİNCİ DAİRE
Esas No : 2021/13846
Karar No : 2021/4184
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Belediye Başkanlığı
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
İSTEMİN KONUSU : … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:… , K:… sayılı kararın iptale ilişkin kısmının, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava Konusu İstem : Dava; Edirne ili, Enez ilçesi, … Mahallesi, … no'lu sokakta büfe işletmeciliği yapan davacı tarafından, sadece büfe ruhsatı olduğu halde çay bahçesi niteliğinde hizmet verdiğinden bahisle 1608 sayılı Kanun, 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 32. maddesi ve İşyeri Açma ve Çalıştırma Ruhsatlarına İlişkin Yönetmelik hükümlerine göre davacıya 208,00-TL idari para cezası verilmesine ve işyerinin 10 (on) gün süreyle ticaret ve sanattan men edilmesine ilişkin Enez Belediye Encümeninin … günlü, … sayılı kararının iptali istemiyle açılmıştır.
İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : … İdare Mahkemesinin temyize konu kararıyla; davacıya ait işletmenin (… Büfe) 30/03/2012 tarihinde verilen işyeri açma ve çalıştırma ruhsatında faaliyet konusunun "büfe" olarak belirtildiği halde büfe alanı dışında kalan kısımların çay bahçesi olarak kullanıldığının gerek fotoğraflar gerekse olay günü tutulan tutanak ile sabit olduğu; 1608 sayılı Yasa uyarınca idari para cezası verileceği düzenlemesi karşısında, bu kapsamda encümen kararının 208,00-TL idari para cezasına ilişkin kısmında hukuka aykırılık bulunmadığı, uyuşmazlıkta çay bahçesi olarak faaliyet gösterdiği sabit olan işyerinin yukarıda yer alan mevzuat uyarınca ruhsat dışı faaliyetlerinin (çay bahçesi) men'ine karar verilmesi gerekirken tüm işyerinin (büfe ve çay bahçesi) "ticaret ve sanattan men" edilmesinde ise hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle dava konusu işlemin 208,00-TL idari para cezası verilmesine ilişkin kısmı yönünden davanın reddine, dava konusu işlemin işyerinin 10 (on) gün süreyle ticaret ve sanattan men edilmesine ilişkin kısmı yönünden iptaline karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davalı idare tarafından; davacının sadece büfe ruhsatı olduğu halde çay bahçesi niteliğinde hizmet verdiği, toplum düzenini korumak ve tatil beldesi olan ilçede turizmi canlı tutabilmek amacıyla işlem tesis edildiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN CEVABI : Cevap verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Danıştay Onuncu Dairesi tarafından, Danıştay Başkanlık Kurulunun 18/12/2020 günlü, K:2020/62 sayılı kararının "Ortak Hükümler" kısmının 6. fıkrası uyarınca, ayrıca bir gönderme kararı verilmeksizin Dairemize iletilen dosyada, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE :
MADDİ OLAY :
Temyize konu kararın, 1608 sayılı Kanun'un 1. maddesi uyarınca tesis edilen Belediye Encümeni kararının iptali istemine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır.
İLGİLİ MEVZUAT :
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun “Dilekçeler Üzerinde İlk İnceleme” başlıklı 14. maddesinde, "dava dilekçelerinin maddenin 3. fıkrasında belirtilen hususlar bakımından sırasıyla inceleneceği" belirtilmiş; adı geçen Kanun'un “İlk İnceleme Üzerine Verilecek Karar” başlıklı 15. maddesinin 1/a bendinde ise, "ilk incelemede 14. maddenin 3/a bendinde belirtilen görev hususuna aykırılık görülmesi halinde adli (...) yargının görevli olduğu konularda açılan davaların reddine karar verileceği" hükmüne yer verilmiştir.
1608 sayılı Umuru Belediyeye Müteallik Ahkâmı Cezaiye Hakkında 16 Nisan 1340 Tarih ve 486 Numaralı Kanunun Bazı Maddelerini Muaddil Kanun'un 1. maddesinde, "Belediye meclis ve encümenlerinin kendilerine kanun, nizam ve talimatnamelerin verdiği vazife ve salahiyet dairesinde ittihaz ettikleri kararlara muhalif hareket edenlerle belediye kanun ve nizam ve talimatnamelerinin men veya emrettiği fiilleri işleyenlere veya yapmayanlara belediye encümenince Kabahatler Kanununun 32. maddesi hükmüne göre idari para cezası ve yasaklanan faaliyetin menine karar verilir. Bu kararda ilgili kişiye bir süre de verilebilir." hükmüne yer verilmiştir.
5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun “Genel kanun niteliği” başlıklı 3. maddesinde, "Bu Kanunun; a) İdarî yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümleri, diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmaması halinde, ... uygulanır." hükmüne; "Yaptırım türleri" başlıklı 16. maddesinde; "Kabahatler karşılığında uygulanacak olan idari yaptırımlar, idari para cezası ve idari tedbirlerden ibarettir. İdari tedbirler, mülkiyetin kamuya geçirilmesi ve ilgili kanunlarda yer alan diğer tedbirlerdir." düzenlemesine; anılan Kanun'un “Başvuru yolu” başlıklı 27/1. maddesinde de, "İdari para cezası ve mülkiyetin kamuya geçirilmesine ilişkin idari yaptırım kararına karşı, kararın tebliği veya tefhimi tarihinden itibaren en geç onbeş gün içinde, sulh ceza mahkemesine başvurulabilir" hükmüne yer verilmiştir.
HUKUKİ DEĞERLENDİRME :
1608 sayılı Kanun'un mevcut halinde idari yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin bir düzenleme yer almamaktadır.
Dava konusu olayda uyuşmazlık; davalı belediyeden almış olduğu büfe faaliyet konulu işyeri ruhsatı bulunan davacının işlettiği işyerinin, büfe alanı dışında yer alan kısımların çay bahçesi niteliğinde ruhsatsız olarak işletildiğinden bahisle idari para cezası verilmesine ve 10 gün süre ile ticaret ve sanattan men edilmesine ilişkin Belediye Encümeni kararından kaynaklanmakta olup, bu haliyle encümen kararının, 5326 sayılı Kanun'un 16. maddesinde belirtilen idari yaptırım niteliğinde bir işlem olduğu, 1608 sayılı Kanun'da ise, idari yaptırımlara karşı itiraz konusunda görevli Mahkemenin gösterilmediği, Kabahatler Kanunu'nun 5560 sayılı Kanun'la değişik 3. maddesinde belirtildiği üzere idari yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümlerin, diğer kanunlarda aksine bir hüküm bulunmaması halinde uygulanacağının açıkça belirtilmiş olması karşısında, uyuşmazlığın 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 3. ve 27/1. maddeleri gereği adli yargı bünyesinde bulunan Sulh Ceza Hâkimliğince çözümlenmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.
Nitekim, Uyuşmazlık Mahkemesinin istikrar kazanmış 01/04/2014 günlü, E:2014/456, K:2014/487 sayılı ve 28/12/2015 günlü, E:2015/868, K:2015/903 sayılı kararları da bu tür uyuşmazlıklarda adli yargının görevli olduğu yönündedir.
Bu durumda, İdare Mahkemesince davanın görev yönünden reddine karar verilmesi gerekirken, işin esasına girilerek bir karar verilmesinde usul hükümlerine uygunluk bulunmamaktadır.
KARAR SONUCU :
Açıklanan nedenlerle;
1. DAVALI İDARENİN TEMYİZ İSTEMİNİN KABULÜNE,
2. … İdare Mahkemesince verilen … günlü, E:… , K:… sayılı kararın iptale ilişkin kısmının, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun temyize konu kararın verildiği tarih itibarıyla yürürlükte olan haliyle 49. maddesinin 1/a fıkrası uyarınca BOZULMASINA,
3. Aynı Kanun maddesinin 3622 sayılı Yasa ile değişik 3. fıkrası uyarınca ve yukarıda belirtilen hususlarda gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın anılan İdare Mahkemesine gönderilmesine,
4. 2577 sayılı Yasa'nın (Geçici 8. maddesi uyarınca uygulanmasına devam edilen) 54. maddesinin 1. fıkrası uyarınca bu kararın tebliğ tarihini izleyen günden itibaren onbeş (15) gün içinde Danıştayda karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11/11/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.