11. Ceza Dairesi 2017/14027 E. , 2019/3241 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, dolandırıcılık
HÜKÜM : Mahkumiyet
A- Sanık hakkında, müşteki ...’e karşı gerçekleştirdiği “dolandırıcılık” suçundan verilen mahkûmiyet hükmü yönünden sanığın temyizinin incelemesi:
5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yargılama sürecindeki işlemlerin hukuka uygun olarak yapıldığı, iddia ve savunmada ileri sürülen görüşler ile delillerin gerekçeli kararda gösterilip tartışılarak değerlendirildiği, vicdanî kanının deliller ve dosyadaki bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, fiillerin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, fiillere uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlenip uygulandığı, kurulan hükümlerde bir aykırılık bulunmadığı anlaşılmış; sanığın temyiz nedenleri yerinde görülmemiş olduğundan, hükmün ONANMASINA,
B-1) Sanık hakkında müşteki ...’e karşı gerçekleştirdiği “resmi belgede sahtecilik” suçundan verilen mahkûmiyet hükmü yönünden sanığın temyizinin incelemesi:
Yapılan yargılamaya, toplanıp gerekçeli kararda gösterilerek tartışılan delillere, Mahkemenin oluşa uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz nedenlerinin reddine, ancak;
a) Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulunun 14.12.1992 tarih ve 1/5 sayılı, Ceza Genel Kurulunun 24.03.1998 tarih ve 51/106 sayılı kararlarında açıklandığı üzere, kambiyo senetlerinde yapılan sahteciliğin resmi belgede yapılmış sayılabilmesi için, ilgili kambiyo senedinin Türk Ticaret Kanunu’nda öngörülen bütün unsurları taşıması gerekir. Aksi takdirde yasal unsurları taşımayan bir kambiyo senedinde sahtecilik yapılması halinde fiil, özel belgede sahtecilik suçunu oluşturacaktır. 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 776. maddesi uyarınca bonoda düzenlenme tarihinin yazılı bulunması zorunludur. Dosya arasında aslı bulunan suça konu bonoda tanzim tarihinin yazılı olmadığının anlaşılması nedeniyle, sanığa yüklenen fiilin özel belgede sahtecilik suçunu oluşturduğu gözetilmeden, resmi belgede sahtecilik suçundan hüküm kurulması,
b)Kabule göre: 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140- esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
2) Sanık hakkında ...’e karşı gerçekleştirdiği“resmi belgede sahtecilik” ve “dolandırıcılık” suçlarından verilen mahkûmiyet hükümleri yönünden sanığın temyizinin incelemesi:
a-Sanık hakkında, müşteki ...’e arsa almak için müştekiden aldığı 400-TL para karşılığında suça konu 17.08.2012 düzenleme tarihli 4000-TL bedelli senedi farklı TC kimlik numarası yazmak suretiyle vermesi nedeniyle; dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından açılan davada; TC kimlik numarasının bulunmasının senedin zorunlu unsurlarından olmadığı, düzenleyenin adı adresi ve imzası ve içeriğinde herhangi bir sahteciliğin bulunmaması karşısında; sahtecilik ve dolandırıcılık suçlarının unsurları itibarıyla oluşmayacağı gözetilmeden sanık hakkında mahkûmiyet hükümleri kurulması,
b-Kabule göre: 5237 sayılı TCK’nin 53. maddesine ilişkin uygulamanın Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140- esas ve 2015/85 karar sayılı iptal kararı ile birlikte yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyizi bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, 28.03.2019 tarihinde oy birliği ile karar verildi.