10. Hukuk Dairesi 2020/6666 E. , 2020/5728 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, davalılardan işverenlere ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davacı ve davalılardan ... Lojistik Kargo Hizm. Ve Tic. A.Ş. vekillerince duruşmalı temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan ve temyiz konusu hükme ilişkin dava, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 369. maddesinde sayılı ve sınırlı olarak gösterilen hallerden hiçbirine uymadığından Yargıtay incelemesinin duruşmalı olarak yapılmasına ilişkin isteğin reddine karar verildikten sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
Dava, davacının davalı işverenlere ait işyerinde 1987 ile 02/10/2010 tarihleri arasında sürekli çalıştığının ve Kurum’a bildirilmeyen hizmet sürelerinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, Yargıtay 21.Hukuk Dairesinin( kapatılan ) bozma ilamına karşı “uyma” kararı verilerek yapılan yargılama neticesinde, “davalı... Tarım San.ve Tic. Aş yönünden açılan hizmet tespiti davasının husumet nedeni ile reddine, davalı ... Lojistik kargo hizmetleri ve tic.aş ile Sgk yönünden açılan hizmet tespiti davasının kısmen kabulüne, davacının davalı ... Lojistik kargo hizmetleri ve Tic.A.Ş. iş yerinde , 01/01/1988 - 02/10/2010 tarihleri arasında geçen 2178 gün sigortasız çalışmalarının sigortalı sayılmasının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine,” şeklinde karar verilmiştir.
Uyuşmazlık nitelikçe 506 sayılı Yasanın 79. maddesinden kaynaklanan davalı işyerinde geçen ve kuruma bildirilmeyen hizmet süresinin tespitine ilişkindir. Bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Mahkeme kararlarında nelerin yazılacağı 6100 sayılı HMK 297 (1086 sayılı HUMK 388.mad.) maddesinde belirtilmiştir. Hüküm sonucu kısmında gerekçeye ait her hangi bir söz tekrar edilmeksizin isteklerin her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların mümkünse sıra numarası altında birer birer açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekir.
Diğer taraftan, yasanın aradığı anlamda oluşturulacak kararların hüküm fıkralarının açık, anlaşılır, çelişkisiz, uygulanabilir olmasının gerekliliği kadar; kararın gerekçesinin de, sonucu ile tam bir uyum içinde, o davaya konu maddi olguların mahkemece nasıl nitelendirildiğini, kurulan hükmün hangi nedenlere ve hukuksal düzenlemelere dayandırıldığını ortaya koyacak; kısaca, maddi olgular ile hüküm arasındaki mantıksal bağlantıyı gösterecek nitelikte olması gerekir.
Somut olayda, Mahkemece bozma ilamı gereği yerine getirilmek suretiyle davalı işyerinde keşif yapıldığı anlaşılmakta ise de yapılan keşif tutanağı dosyada mevcut değildir. Öte yandan hükme esas alınan 13/02/2017 düzenlenme tarihli bilirkişi raporu ile keşif sonrası düzenlendiği anlaşılan 13/07/2016 düzenlenme tarihli bilirkişi raporunda yargılamaya konu yapılan işin sezonluk olduğu belirlenmiş ise de her iki raporda sezon dönemleri farklı olarak tespit edilmekle raporlar arasındaki çelişki giderilmemiştir. İhtilaf konusu dönem içerisinde davalı işyerinin kapsam ve kapasitesi, yapılan işin sezon dönemleri her türlü şüpheden uzak bir biçimde belirlenmeden ve infaza elverişsiz biçimde yazıldığı şekilde kurulan hüküm hatalı olmuştur.
Yapılacak iş; keşifte dinlenilen tanık beyanlarının denetlenebilmesi için keşif tutanağını dosya içerisine almak, dosya kapsamında dinlenilen tanık beyanları ile yetinilmemesi halinde ihtilaf konusu dönem bordrolu tanıklarını, Belediye ve zabıta aracılığıyla, aynı işi yapan komşu iş yerlerinin işveren ve çalışanları re"sen tespit ederek ifadelerine başvurmak, üniversitelerin işletme ve ziraat mühendisliği bölümlerinden belirlenecek bilirkişiler ve mali müşavirden oluşan üç kişilik heyet ile mahallinde yeniden keşif yapılarak davalı iş yerinin defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılarak ihtilaf konusu dönem içerisinde davalı işyerinin kapasitesinin belirlenmesi, iş yerinde kadrolu hamala ihtiyaç bulunup bulunmadığı, taşıma ve yükleme işinin nasıl ve kimlere yaptırıldığı, davalıya ait işyerinde işlerin iş yerine bağlı sürekli hamallarla mı yoksa piyasa hamallarıyla mı yapıldığı, her gün hamala ihtiyaç olup olmadığı davacıya her gün iş verilip verilmediği, ödenen ücretlerin miktarı ve nasıl ödendiği (günlük, haftalık, aylık) hususlarını belirleyerek ödemelerin ne şekilde yapıldığını, yargılamaya konu işle ilgili olarak “gübre depolama, tasnif ve sevkiyat işlemleri” faaliyet sezonunun ne kadar sürdüğünü, davacının kadrolu hamal olduğu sonucuna varılması halinde günde kaç saat çalışmış olabileceğini belirlemek, giderek haftalık ve aylık çalışma sürelerini tespit etmek, kısmi süreli çalıştığının kabulü halinde 4857 sayılı İş Kanunu’nun 63. maddesi gereğince 7,5 saat çalışma bir günlük çalışma hesabı ile kaç iş gününe karşılık olduğu hususunu açıkça saptayarak açık ve infaza elverişli şekilde Mahkemece bir hüküm kurmaktan ibarettir.
Kabule göre de; dava kısmen kabul edildiği takdirde davalılar lehine vekalet ücreti verilmesi gerektiği de ortadadır.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacı ve temyiz eden davalı tarafların bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edenlerden davacıya ve davalı ... Lojistik Kargo Hizmetleri ve Tic. AŞ"ne iadesine, 08/10/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.