Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/13739
Karar No: 2018/4841
Karar Tarihi: 19.04.2018

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2016/13739 Esas 2018/4841 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı vekili, müvekkilinin kredi kartı ve kredi nedeniyle davalı bankaya ödediği dosya masrafı, kredi ekspertiz ücreti, erken ödeme cezası, ödeme planı değişikliği cezası ve ipotek fek ücreti ile sair masrafların nelerden ibaret olduğu, mahiyeti ve miktarının dava bankadan sorulmasına rağmen davalı bankanın cevap vermediğini ileri sürerek yaratılan muarazanın önlenmesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ise, davacının hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiş, davalı tarafından temyiz edilmiştir. Ancak, davacının haksız olarak yapıldığı ileri sürülen kesintinin iadesinin sağlanması için davalı bankanın bilgi vermesinin sağlanması amacıyla açılan davada, davacının hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri ise Avukatlık Kanunu ve Bilgi Edinme Hakkı Kanunu'dur.
13. Hukuk Dairesi         2016/13739 E.  ,  2018/4841 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla)

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
    KARAR

    Davacı vekili, Avukatlık Kanunu ve Bilgi edinme hakkı kapsamında müvekkilinin davalı bankadan kullanmış olduğu kredi kartı ve kredi nedeniyle bankaya ... olduğu dosya masrafı, kredi ekspertiz ücreti, erken ödeme cezası, ödeme planı değişikliği cezası ve ipotek fek ücreti ile sair masrafların nelerden ibaret olduğu, mahiyeti ve miktarının dava bankadan sorulmasına rağmen davalı bankanın her hangi bir cevap vermeyerek haklı ve yasal taleplerini zımnen reddetmiş olduğunu,bankanın bu hususta bilgi vermek yükümlülüğünün bulunduğunu ileri sürerek yaratılan muarazanın önlenmesine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, hukuki yarar yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı vekili; eldeki dava ile müvekkilinin davalı bankadan kredi kullandığını, kendisinden haksız yere kesinti yapıldığını, kesintilere ilişkin belgelerin verilmesi istemiyle davacı vekili olarak davalı bankaya müracaat ettiğini, ancak bankanın bilgi vermediğini ileri sürerek davalı bankanın bilgi vermesinin sağlanması istemiyle eldeki davayı açmıştır. Mahkemece; hukuki yarar yokluğu nedeniyle davanın reddine, davalı kendisini vekil ile temsil ettirmiş ise de, davanın niteliği gereği ücreti vekalet takdirine yer olmadığına karar verilmiştir.
    Davacı yanın amacı, kredi kullanımı esnasında haksız olarak yapıldığı ileri sürülen kesintinin iadesinin sağlanmasıdır. Bu amaçla başvurulacak hukuki mercilerce öncelikle bankaca yapılan kesinti tutarının belirleneceği göz önüne alındığında davacının isteminin ayrı bir dava şeklinde ileri sürülmesinde hukuki yararı da bulunmamaktadır. Bu nedenle davalının, davanın açılmasına sebebiyet verdiğinden söz edilemeyeceğinden kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gerekir. Buna göre karar tarihi itibariyle davalı lehine 750,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bozmayı gerektirir. Ne var ki, yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması usulün 438/7 maddesi gereğidir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenle gerekçeli kararın hüküm fıkrasının ikinci paragrafında yer alan “Taraf vekilleri yararına vekalet ücreti tayinine yer olmadığına,” cümlesinin hükümden çıkartılarak yerine “Davalı kendisini vekille temsil ettirdiğinden 750,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine” cümlesinin yazılmasına, hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 19/04/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi