Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/1059
Karar No: 2021/611
Karar Tarihi: 05.10.2021

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2021/1059 Esas 2021/611 Karar Sayılı İlamı

6. Hukuk Dairesi         2021/1059 E.  ,  2021/611 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi
    İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 1. Asliye Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın esastan reddine yönelik verilen hüküm davalı vekilince duruşmalı, davacı vekilince duruşmasız olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vekili Avukat .... ile davacı vekili Avukat ..."in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -K A R A R-

    Davacı vekili, taraflar arasında özel güvenlik hizmet sözleşmesi bulunduğunu, davalı firmanın, personelin Mart ve Nisan 2012 yılı ücretlerini sözleşmede yazılı süre içerisinde ödemediğini, 2007-2011 yılları arasında verilmesi gereken kazakların eksik verildiğini, 2021 yılının ilk dört ayında denetleme yapılmadığını, davalının sözleşmeden kaynaklanan edimlerini yerine getirmemek suretiyle banka zararına neden olduğunu, davalının ayrıca bu nedenlerle sözleşmeye dayalı olarak cezai şart ödemekle de yükümlü bulunduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, Mart ve Nisan 2012 ücretlerinin süresinde ödenmemesinden kaynaklı cezai şart alacağı 980.000,00 TL, 2007-2011 arası eksik kazak teslimi nedeniyle oluşan zarar için 12.869,00 TL, eksik kazak teslimine dayalı cezai şart alacağı 349,60 TL ve 2012 yılı ilk dört ayında yapılması gereken denetimlerin yapılmaması nedeniyle oluşan banka zararı için 6.782,10 TL olmak üzere toplam 1.000.000,00 TL’nin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, ıslah yoluyla toplam talebini 3.989.441,79 TL’ye arttırmıştır.
    Davalı şirket vekili, işçilere önceki aylardan fazla ödeme yapıldığını, cezai şart alacağı bulunmadığını ve talep edilen tutarın fahiş olduğunu, eksik kazak dağıtımı olmadığını, denetimlerin tam olarak yapıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    İlk derece mahkemesince, davacı banka, Mart ve Nisan 2012 yılı hakedişlerini davalı yüklenici şirkete ödemiş olmasına rağmen, davalının bu dönemde çalıştırdığı personelin maaşlarını zamanında ödemediği, sözleşmenin ilgili hükümleri uyarınca bankanın bu nedenle 2.141.631,35 TL cezai şart alacağı doğduğu, 2012 yılı ilk üç ayında yapılması gereken denetimlerden 370 adetinin yapmadığının tespit edildiği, davalının bu nedenle de 6.712,00 TL cezai şart ödemekle yükümlü olduğu, davacının eksik kazak teslim edildiğine dair iddiasını ispat edemediği, yemek bedellerinin geç ödenmesi nedeniyle cezai şart istenebileceğine dair sözleşmede bir hüküm bulunmadığı, diğer taraftan davalı firmanın bu ödemeleri “Ticket” olarak yaptığı, sonuç olarak davacının 2.148.413,45 TL cezai şart talep edebileceği, ancak bu tutarın, davalı firmanın ekonomik yönden mahvına sebep olabilecek düzeyde olduğu anlaşıldığından %30 indirim yapılması gerektiği sonucuna varılarak, davanın kısmen kabulü ile 1.503.889,42 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. İlk derece mahkemesi kararına karşı, taraf vekillerince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesi tarafından istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir.
    Karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2) Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince;
    Dava, taraflar arasında düzenlenen hizmet alım sözleşmesine dayalı ceza-i şart alacağının tahsili istemine ilişkindir.
    Taraflar arasında düzenlenen sözleşmede; “Firmanın hak edişinin Banka tarafından firma hesabına yatırıldığı gün dahil en geç 3 gün içerisinde personele aylıklarının eksik olarak ödenmesi ve personele ne kadar para yatırıldığını gösterir hesap ekstresinin, satın alma ve idari hizmetler daire başkanlığına gönderilmesi, maaş bordrolarının personele imza karşılığı dağıtımının yapılması gerekmektedir. Firma, tarafından personele aylıklarının ödenmesi gereken tarihte ödenmemesi durumunda, bankaca talep edilmesi halinde, firma bankaya her geçen gün için yatırılmayan miktarın %10 kadar gecikme cezası ödeyecektir” hükmüne yer verilmiştir.
    Anılan hüküm uyarınca, personel maaşları hak edişin yatırıldığı gün dahil en geç 3 gün içerisinde personele ödenecektir. Davalı taraf, Nisan 2012 dönemine ilişkin hak edişin 09.05.2012 tarihinde yatırıldığını, personel maaşlarının da süresi içerisinde 11.05.2012 tarihinde ödendiğini belirterek, bilirkişi kurulu raporlarına itirazda bulunmuş ise de, raporlarda davalının bu itirazını karşılamaya yönelik herhangi bir açıklamaya yer verilmemiştir. Bu durumda, Nisan 2012 yılı dönemine ilişkin hak edişin hangi tarihte davalı tarafa ödendiği ve bu aya ilişkin personel maaşlarının ne zaman yatırıldığı konusunda bilirkişi kurulundan ek rapor alınarak, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.
    Açıklanan bu nedenlerle istinaf başvurusunun esastan reddi kararı doğru olmamış, istinaf mahkemesi kararı kaldırılarak ilk derece mahkemesi kararının bozulması uygun görülmüştür.
    SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının kabulü ile Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23. Hukuk Dairesinin 21.10.2020 tarih ve 2018/278 E., 2020/1327 K. sayılı kararı kaldırılarak ilk derece mahkemesi kararının davalı yararına BOZULMASINA, takdir olunan 3.050,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile Yargıtay"daki duruşmada vekili hazır bulunan davalıya ödenmesine, HMK 373/1 maddesi gereğince dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğin ilgili Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, peşin alınan harcın istek halinde davalıya iadesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 05.10.2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.




    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi