Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2014/14339 Esas 2014/21786 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/14339
Karar No: 2014/21786
Karar Tarihi: 31.10.2014

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2014/14339 Esas 2014/21786 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2014/14339 E.  ,  2014/21786 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İzmir 5. İş Mahkemesi
    Tarihi :08.05.2014
    No :2012/379-2014/233

    Asıl dava, hak sahibi konumunda yer alan davacıya bağlanan ölüm aylığının 5510 sayılı Kanun hükümleri gereğince kesilmesi yönündeki davalı SGK Başkanlığı işleminin iptali ile aylığın, kesilme tarihi itibarıyla yeniden bağlanması gerektiğinin ve borçlu olunmadığının tespiti, birleşen dava ise itirazın iptali, takibin devamı ve icra inkar tazminatı istemine ilişkindir.
    Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmün, davalı-birleşen dosya davacısı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Hakkında verilen boşanma kararı 11.07.2001 tarihinde kesinleşen davacı- birleşen dosya davalısına, 2004 yılında yaşamını yitiren sigortalı babası üzerinden 506 sayılı Kanun hükümlerine göre hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla bağlanan ölüm aylığının ve yapılan sağlık giderlerinin, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığının belirlendiği gerekçesiyle davalı-birleşen dosya davacısı Kurumca gerçekleştirilen işlemle 19.10.2008 tarihi itibarıyla kesilerek, 19.10.2008 – 18.06.2011 tarihleri arasındaki dönemde yersiz ödendiği ileri sürülen aylıklar ve sağlık giderleri yönünden borç tahakkuk ettirildiği, davacı-birleşen dosya davalısı ile boşandığı eşinin 05.04.2011 tarihinde yeniden evlendiği anlaşılmaktadır.
    Davanın yasal dayanağı olan 5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 56. maddesinin 2. fıkrasında, eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve çocukların, bağlanmış olan gelir ve aylıklarının kesileceği, bu kişilere ödenmiş olan tutarların, 96. madde hükümlerine göre geri alınacağı yönünde düzenleme yapılmıştır. Anılan maddeye dayalı açılan bu tür davalarda eylemli olarak birlikte yaşama olgusunun tüm açıklığıyla ve taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu dönem yönünden ortaya konulması önem arz etmektedir.
    İnceleme konusu davada mahkemece gerekli inceleme ve araştırmanın yapıldığı anlaşılmakla; Sosyal Güvenlik Denetmenlerince gerçekleştirilen soruşturmada elde edilen somut veri ve saptamalar, boşanılan eş T.. O.."nun Ziraat Bankası E../İzmir şubesinde bulunan maaş hesabına ilişkin ve 2007-2012 yıllarına ait ekstrelerden davacı-birleşen dosya davalısı ile boşanma tarihinden uzun bir müddet geçmiş olmasına rağmen ve yeniden evlenme tarihinden önceki dönemi de kapsayan süreçte ilgili bankaya davacı-birleşen dosya davalısının adresi olan Ç.. Mah. 5... Sok. No: 2.. Konak/İzmir adresini beyan etmesi, 2001 yılında boşanma gerçekleşmesine ve tarafların Konak İlçe Nüfus Müdürlüğü’ne farklı adresler beyan etmelerine karşın ilgililerin aynı evde yaşadıklarını gösteren olgulara varılması ve sonra da davacı birleşen dosya davalısının boşandığı eşiyle yeniden evlenmeleri ve tüm dosya kapsamı dikkate alındığında, davacı birleşen dosya davalısı ile boşandığı eşinin fiili birlikteliklerinin varlığı belirgindir.
    Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davalı-birleşen dosya davacısı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 31.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.