4. Ceza Dairesi Esas No: 2014/3515 Karar No: 2016/10130 Karar Tarihi: 17.05.2016
Tehdit - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2014/3515 Esas 2016/10130 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sulh Ceza Mahkemesi tarafından tehdit suçundan mahkumiyet kararı verilen bir davaya ilişkin temyiz başvurusunun incelenmesi sonucu, Yargıtay 4. Ceza Dairesi tarafından hüküm bozma kararı verildi. Bu kararda, mahkeme kararlarının inandırıcı ve Yargıtay denetimine uygun olması gerektiği, gerekçelerin tutarlı olması ve hükmün dayandığı verilerin açıkça belirtilmesi gerektiği vurgulandı. Ayrıca, kararda sanık lehine açıklanacak hüküm geri bırakılmış ancak katılanın itirazı üzerine tekrar yargılama yapılmış olmasına rağmen, vekalet ücreti konusunda kanuna uygun bir karar verilmediği ve bu nedenle hükmün bozulması gerektiği belirtildi. Kanunlar olarak Anayasa'nın 141. maddesi, CMK'nın 34 ve 230. maddeleri, CMK'nın 325/1 ve Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin 13/1. maddeleri gösterildi.
4. Ceza Dairesi 2014/3515 E. , 2016/10130 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : Tehdit HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre ve katılan...vekilinin temyiz talebinin vekalet ücretine hasredildiği anlaşılarak dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Anayasanın 141, CMK’nın 34 ve 230. maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının sanıkları, mağdurları, Cumhuriyet Savcısını ve herkesi inandıracak ve Yargıtay denetimine imkan verecek biçimde olması gerekir. Yargıtay’ın gerekçelerde tutarlılık denetimini yapabilmesi için; kararın dayandığı tüm verilerin, bu veriler konusunda mahkemenin ulaştığı sonuçların, iddia, savunma ile mağdur ve tanık anlatımlarına ilişkin değerlendirmelerin, hangi anlatımın ne gerekçeyle diğerine üstün tutulduğunun açık olarak hükmün gerekçesine yansıtılması ve mahkemece ulaşılan vicdani kanı sonucunda sanığın hangi fiillerinin suç sayıldığı açıklandıktan sonra kabul edilen bu fiillerin hukuki nitelendirilmesinin yapılması, cezada artırım ve indirim gerektiren nedenlerin kanuni bağlamda tartışılması gerekirken, açıklanan bu hususlara uyulmayarak gerekçesiz hüküm kurulması, 2-Kabule göre de; Sanık hakkında tehdit suçundan kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve katılan lehine vekalet ücretine karar verildiği, ancak katılan vekilinin itirazı üzerine merciince itiraz kabul edilerek dosyanın tekrar esasa kaydedilip yargılama yapıldığı anlaşıldığından, kendisini vekille temsil ettiren katılan lehine, CMK’nın 325/1 ve karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 13/1. maddeleri uyarınca vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı ve sanık ... ve katılan ...vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 17/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.