Tehdit - hakaret - yaralama - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2014/4484 Esas 2016/10078 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/4484
Karar No: 2016/10078
Karar Tarihi: 17.05.2016

Tehdit - hakaret - yaralama - Yargıtay 4. Ceza Dairesi 2014/4484 Esas 2016/10078 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sulh Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kararda, sanığın tehdit, hakaret ve yaralama suçlarından mahkum olduğu belirtiliyor. Yerel mahkemenin verdiği cezaların nitelik ve niceliğine göre hükümlerin temyiz edilemez olduğu belirtiliyor ve temyiz isteğinin reddine karar verildiği ifade ediliyor. Ancak, sanığın bir önceki mahkeme kararında mahkumiyetine sebep olan davalarda ders çalışan akrabasının katılanın oğlu tarafından cinsel istismara uğradığından dolayı aralarında husumet bulunduğuna dair beyanları karşısında TCK’nın 29. maddesi uygulanmadan karar verildiği ve bu nedenle hükmün bozulması gerektiği belirtiliyor. Ayrıca, TCK’nın 53/1-(c) maddesindeki hak yoksunlukları ile ilgili uygulamayı gözetmenin ihmal edildiği ve Anayasa Mahkemesi’nin ilgili kanun maddelerinde yer alan yasal düzenlemenin iptaline karar vermesinin de dikkate alınarak hükmün bozulması gerektiği belirtiliyor.
Kanun Maddeleri:
- TCK’nın 29. maddesi
- TCK’nın 53/1-(c) maddesi
- 5320 sayılı Kanunun 8/1
- 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddesi
4. Ceza Dairesi         2014/4484 E.  ,  2016/10078 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Tehdit, hakaret, yaralama
    HÜKÜMLER : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    1-Yaralama ve hakaret suçlarına ilişkin kararda öngörülen cezaların nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükümlerin temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanık ..."ın tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,
    2-Tehdit suçundan kurulan hükmün temyizine gelince;
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak;
    a-Sanığın, kız kardeşinin katılanın oğlu tarafından cinsel istismara uğramasından dolayı görülmekte olan dava nedeniyle aralarında husumet bulunduğunu ve katılanın, kız kardeşinin yolunu keserek ifadesini değiştirmesi için tehdit ettiğine dair beyanları karşısında, TCK"nın 29. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
    b-TCK"nın 53/l-(c) maddesindeki hak yoksunluğunun sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağının gözetilmemesi,
    c-Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendinde yer alan “ve diğer siyasi hakları kullanmaktan” ibaresinin iptaline karar verilmiş, ayrıca aynı bentte yer alan “seçme ve seçilme” ehliyetleri ile ilgili olarak da, hükümlünün, hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak bu hak ve ehliyetlerden yoksun bırakılması uygulamasını engelleyici nitelikte iptal kararları verilmiş olması ve doğan boşluk nedeniyle bu hususta yeni bir yasal düzenleme yapılması ihtiyacının ortaya çıkması karşısında, yerel mahkeme hükmünde bu hak ve ehliyetlerden yoksun bırakmaya ilişkin uygulamanın dayanaksız kalması,
    Bozmayı gerektirmiş ve sanık ..."ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddiyle HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 17/05/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.