Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının bozulmasını mutazammın 28.09.2007 tarih, 15020-17356 sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Borçlunun haczedilmezlik şikayeti üzerine mahkemece mahallinde 22.07.2005 tarihinde yapılan keşif sonrasında bilirkişiler A. A. N. ve arkadaşınca verilen 23.07.2005 tarihli raporda, taşınmazda borçlunun hissesine düşen değerin 13.336,50 YTL olduğu ve haline münasip evi satın alabileceği değerin ise 14.000-15.000 YTL arasında olabileceği ifade edilmiştir. İtirazlar üzerine mahallinde yapılan ikinci keşif sonrası bilirkişi M. B. ve arkadaşlarınca verilen 21.03.2006 tarihli raporda ise haczedilen taşınmazda söz konusu olan hissesinin 24.215,13 YTL olduğu ve adı geçenin ikamet ettiği yapıya benzer bir yeri de, 15.000 YTL bedelle alabileceği açıklanmıştır. Şikayetin de bu rapor doğrultusunda sonuçlandırıldığı görülmektedir. Borçlunun işbu taşınmazdan payına düşen değerlerle ilgili bilirkişi raporları arasındaki çelişki üçüncü bir rapor alınıp giderilmeden son rapora itibar edilerek yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir. Kararın bu nedenle bozulamsı gerekirken yazılı gerekçe ile bozulması doğru olmadığından alacaklı vekilinin karar düzeltme istemi kabul edilmelidir.
SONUÇ  : Alacaklı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 28.09.2007 gün ve 2007/15020 E, 2007/17356 K. sayılı bozma kararının kaldırılarak, mahalli mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 03.03.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.