3. Ceza Dairesi Esas No: 2019/4885 Karar No: 2019/10388 Karar Tarihi: 14.05.2019
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2019/4885 Esas 2019/10388 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2019/4885 E. , 2019/10388 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Mahkumiyete dair
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü: Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1) Sanığın 5237 sayılı TCK"nin 86/2. maddesi uyarınca belirlenen temel cezasında TCK"nin 6/1-f maddesi uyarınca silahtan sayılan cam kavonaz nedeniyle TCK"nin 86/3-e maddesi uyarınca artırım yapılması gerekirken, uygulama maddesinin TCK"nin 86/3 maddesi şeklinde eksik gösterilmesi suretiyle CMK"nin 232/6. maddesine aykırı davranılması, 2) Temyiz dışı mağdur ... ile sanık ..."in komşu olup, halı çırpma meselesinden aralarında çıkan tartışma sonrasında mağdur ..."un kardeşi olan sanık ..."un kucağında mağdur bebek ... olduğu halde apartman boşluğunda iken tarafların aralarında yeniden tartışma çıktığı, temyiz dışı sanık ..."in kapı girişinde bulunan kavonazları mağdurlar ... ve..."a fırlattığı ve bu nedenle mağdurların basit tıbbi müdahale ile giderilebilir nitelikte yaralandıkları, sanık ..."un da attığı cam kavanoz ile temyiz dışı sanık ..."in kızı olan mağdur ..."yı başından basit tıbbi müdahale ile giderilebilir nitelikte yaraladığı olayda, ilk haksız hareketin kimden geldiğinin tespit edilemediği, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.10.2002 tarih ve 2002/4-238 Esas 367 Karar sayılı kararı ve bu kararla uyumlu Dairemizin yerleşmiş ve süreklilik gösteren kararlarında da kabul edildiği üzere, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığının şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenemediği durumlarda şüpheli kalan bu halin sanık lehine 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin uygulanmasını gerektirdiği halde, sanık hakkında haksız tahrik nedeniyle indirim uygulanıp uygulanmayacağı hususunun tartışmasız bırakılması, 3) 5271 sayılı CMK"nin 231/8. maddesine, 28.06.2014 tarih ve 29044 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"un 72. maddesi ile eklenen "Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanması geri bırakılmasına karar verilemez." şeklindeki hükmün ancak yürürlük tarihinden sonra işlenen suçlar bakımından uygulanabileceği, sanığın adli sicil kaydında yer alan ve 6545 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikten önce 24.04.2012 tarihinde kesinleşen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının yeniden hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına engel teşkil etmeyeceği gözetilmeden, hakkında takdiri indirim maddesi de uygulanan sanık hakkında daha önce hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiğinden bahisle şartları oluşmadığı şeklindeki kanuni olmayan gerekçe ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, 4) Kabule göre, kısa süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında denetim süresinin belirlenmesi sırasında uygulama maddesi olan TCK"nin 51/3. maddesinin, sanığın denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlemesi halinde cezanın kısmen veya tamamen infaz edileceğine ilişkin ihtarat yapılırken uygulama maddesi olan TCK"nin 51/7. maddesinin ve yine sanığın denetim süresini iyi halli olarak geçirmiş olması halinde cezasının infaz edilmiş sayılacağına karar verilirken uygulama maddesi olan TCK"nin 51/8. maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK"nin 232/6. maddesine aykırı davranılması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 14.05.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.