Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2017/85
Karar No: 2018/209
Karar Tarihi: 14.02.2018

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2017/85 Esas 2018/209 Karar Sayılı İlamı

Hukuk Genel Kurulu         2017/85 E.  ,  2018/209 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki “TPE YİDK Kararının İptali” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Ankara 3. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesince davanın kısmen kabulüne dair verilen 13.12.2011 gün ve 2009/74 E., 2011/245 K. sayılı kararın temyizen incelenmesinin davalı Türk Patent Enstitüsü Başkanlığı vekili ve davalı ... Taah. Tem. İç ve Dış Tic. A.Ş vekili tarafından istenilmesi üzerine Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 24.04.2013 gün ve 2012/5930 E., 2013/8098 K. sayılı kararı ile,
    "…Davacı vekili, ...’ın ‘SULTANS OF THE DANCE’ isimli eseri 1999/2000 yıllarında gösteriye sunduğunu, 03.03.2004 yılında ise davacı şirketin kurulduğunu, Mustafa’nın şirketin büyük paya sahip ortağı ve yetkilisi olduğunu, anılan ibareye ilişin haklarını müvekkil şirkete devrettiğini, TPE’ne marka tescili için başvurduklarını, YİDK’nun davalı ile aralarındaki 30.07.2002 tarihli mutabakat gereği tarafların ‘SULTANS OF THE DANCE’ ibaresini kullanamayacağını, İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesi’nin 2003/578 esas sayılı dosyasında bu durumun karara bağlandığını belirterek itirazlarını reddettiğini, oysa bu davada isim üzerinde ...’ın hak sahibi olduğunun belirlendiğini, fikri bir hakkın mutabakat metni ile kısıtlanamayacağını ileri sürerek, YİDK kararının iptalini, markanın tescilini talep ve dava etmiştir.
    Davalı TPE vekili, YİDK kararının yerinde olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    Davalı ... Taah. Tem. İç ve Dış Tic. A.Ş. vekili, davaya konu ibarenin her iki tarafça tescilinin talep edilemeyeceğine dair kesinleşmiş karar bulunduğunu, aralarındaki mutabakat metni uyarınca ibarenin kullanılamayacağını, davacının kötüniyetli olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, ‘SULTANS OF THE DANCE’ ibaresinin ... tarafından meydana getirildiği, markasal kullanım hakkının sözleşme ile davalıya tanındığı, 30.07.2002 tarihli mutabakat ile bu hakkın ortadan kaldırıldığı, FSEK 16/3, 60, TMK’nun 23. maddeleri uyarınca Mustafa tarafından ibarenin kullanılamayacağına dair mutabakat zaptının geçersiz olduğu, İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesi’nin 2003/578 esas sayılı dosyasının uyuşmazlık yönünden kesin hüküm teşkil etmeyeceği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, YİDK kararının iptaline, fazlaya ilişkin istemlerin reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davalılar vekilleri temyiz etmiştir.
    Dava, YİDK kararının iptali istemine ilişkin olup, mahkemece yukarıda anılan gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Oysa, dava dışı ... ile davalı şirket SULTANS OF THE DANCE ibaresini dans gösterisi için eser adı olarak kullanmış, bilahare ise aralarında protokol tanzim ederek ...’nın ANADOLU ATEŞİ ibaresini kullanacağı, dava konusu ibarenin ise her iki tarafça da kullanılamayacağı kararlaştırılmıştır. Bu bağlamda, her ne kadar dans koreografisini yapanın ... olduğu anlaşılmakta ise de, söz konusu ibare ... ile davalı şirketin kullanımı sonucu markasal bakımdan tanınır ve bilinir hale gelmiş, her iki tarafta ibarenin ortak malları olduğunu ve tek başlarına kullanamayacaklarını protokol hükmü uyarınca kabul etmişlerdir. Somut uyuşmazlık, marka hukukundan kaynaklanmakta olup, anılan protokolün geçersizliği sonucunu doğuracak yasal bir düzenleme de marka hukuku bakımından bulunmadığından protokolün geçersizliğinden bahsetmek mümkün değildir. Nitekim, daha önce davacısının ..., davalısının ise ... Taah. Tem. A.Ş. olduğu İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesi’nin 2003/578 esas sayılı dosyasında da anılan protokol gerekçe gösterilerek ... adına tescil istemi reddedilmiş, anılan hüküm temyiz edilmeden kesinleşmiştir. Dolayısıyla, ...’ın kendisi adına talep edemeyeceği bir hakkı, davacı şirkete devir etmesi şirket lehine bir sonuç doğurmaz. Bir başka deyişle, İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesi’nin 2003/578 esas sayılı kesinleşen dosyasında 30.07.2002 tarihli protokolün 2/2. maddesi gerekçe gösterilerek ...’ın anılan markayı adına tescil ettiremeyeceğine karar verilmiş olup, işbu davanın konusu farklı olsa da ...’ın yetkilisi ve haklarını devrettiği şirket yönünden de anılan hüküm güçlü delil teşkil eder. Böyle bir delilin aksinin de aynı kuvvette başka bir delille kanıtlanması gerekir.
    Bu itibarla, mahkemece davacı taraf söz konusu protokolün aksini kanıtlar bir delil ileri sürmediğine göre, 556 sayılı KHK’ne dayalı böyle bir uyuşmazlıkta, 5846 sayılı FSEK’na dayalı gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir…"
    gerekçesiyle ile oy çokluğuyla bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda mahkemece önceki kararda direnilmiştir.


    HUKUK GENEL KURULU KARARI

    Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki tüm bilgi ve belgeler okunduktan sonra gereği görüşüldü:
    Dava, marka başvurusunun reddine ilişkin Türk Patent Enstitüsü Yeniden İnceleme ve Değerlendirme Kurulu kararının iptali istemine ilişkindir.
    Davacı şirket vekili, ...’ın ‘SULTANS OF THE DANCE’ isimli eserini 1999/2000 yıllarında gösteriye sunduğunu, 03.03.2004 yılında ise davacı şirketin kurulduğunu, ...’ın şirketin büyük paya sahip ortağı ve yetkilisi olduğunu, anılan ibareye ilişin haklarını müvekkil şirkete devrettiğini, TPE’ne marka tescili için başvurduklarını, YİDK’nun davalı ...…A.Ş ile aralarındaki 30.07.2002 tarihli mutabakat gereği tarafların ‘SULTANS OF THE DANCE’ ibaresini kullanamayacağını, İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi’nin 2003/578 esas sayılı dosyasında bu durumun karara bağlandığını belirterek itirazlarını reddettiğini, oysa bu davada isim üzerinde ...’ın hak sahibi olduğunun belirlendiğini, fikri bir hakkın mutabakat metni ile kısıtlanamayacağını ileri sürerek YİDK kararının iptalini, markanın tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı TPE vekili, dava konusu ibarenin taraflarca tescilinin yapılamayacağına ilişkin kesinleşmiş mahkeme kararı olduğunu, ...’ın başvuru sahibi şirketin büyük ortağı olduğunu, marka hakkının şahsa sıkı sıkıya bağlı haklardan olmayıp devir, rehin, lisans yoluyla tasarruf edilebildiğini, kullanmama yönündeki taahhüdün geçerliği olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ...….A.Ş. vekili, taraflar arasında tescilin yapılamayacağına ilişkin kesinleşmiş karar bulunduğunu, davacının tescil talebinin kanuna karşı hile olduğunu, davacının kötü niyetli olduğunu belirterek davanın reddinin gerektiğini ifade etmiştir.
    Yerel Mahkemece “Sultans of the Dance” ibaresinin Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu (FSEK) kapsamında eser adı ve çekişmeye konu 556 sayılı KHK kapsamında marka başvurusu olduğu, eserin ... tarafından meydana getirildiği, markasal kullanım hakkının ve mali hakların tam ruhsatının 27.04.2001 tarihli sözleşme ile ....…A.Ş.’ye tanındığı, ancak bu yetkinin taraflar arasında 30.07.2002 tarihinde imzalanan mutabakat zaptı ile ortadan kaldırıldığı, eserin bütünü kapsamında korunması gereken eser sahibi ve eserin hususiyetini taşıyan bu adın taraflar arasında imzalanan mutabakat zaptı ile kullanmama taahhüdünün FSEK 16/III, 60 ve MK 23. maddeleri uyarınca geçersiz olduğu, dolayısıyla bu kullanmama taahhüdünün TPE tarafından markanın tescili sürecinde dikkate alınmasının isabetsiz olduğu, İstanbul 1. FSHHM’nin 03.06.2004 tarih, 2003/578 E., 2004/322 K. nolu kararının uyuşmazlık yönünden kesin hüküm teşkil etmeyeceği, eser sahibinin kurduğu şirket aracılığıyla bu karardan hemen sonra makul sürede dava konusu marka başvurusunu yaptığı, bu nedenle ortaya çıkan fiili duruma suskun kaldığının kabulüne imkân bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, YİDK kararının iptaline, fazlaya ilişkin istemin ise reddine karar verilmiştir.
    Davalı TPE vekili ve davalı ...…A.Ş vekilinin temyizi üzerine karar, Özel Dairece yukarıda başlık bölümünde açıklanan gerekçelerle oy çokluğu ile bozulmuştur.
    Mahkemece kamu düzenine ilişkin bulunan, sözleşmeyle dahi vazgeçilemeyecek olan, kişilik haklarının bir uzantısı niteliğindeki FSEK 16/III hükmünde düzenlenen "sözleşme yapılmış olsa bile vazgeçmenin" hükümsüz olduğu düzenlemesi ile, MK 23 ve Anayasa"nın 17. maddelerinde belirlenen kişilik hakkına dair hükümlerin somut uyuşmazlıkta öncelikle uygulanmak durumunda olduğu, İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Mahkemesi’nin 2003/578 esas sayılı dosyasında verilen kararın kamu düzenine ve temel haklara aykırı bulunduğundan yoklukla sakat olan 30.07.2002 tarihli taahhüdün geçerli olduğu kabulünden hareketle tesis edildiği, dolayısıyla söz konusu kararın eldeki davada güçlü delil olarak kabulüne de hukuken imkânı bulunmadığı gerekçesiyle direnme kararı verilmiştir.
    Direnme kararı davalı Türk Patent Enstitüsü Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık, davacı şirkete ait 2004/40354 sayılı marka başvurusuna ilişkin TPE YİDK"nun 2009-M-236 sayılı ret kararının hukuka uygun olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
    Uyuşmazlığa konu “SULTANS OF THE DANS” ibaresinin, dava dışı ... ile davalı ...…A.Ş arasındaki 01.12.1999 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere imzalanan 27.04.2001 tarihli asıl sözleşmenin 2/a maddesinde sözleşmeye konu sahne eseri/dans gösterisinin adı olduğu açıklanmış, 30.07.2002 tarihli protokol ile ...’ın “ANADOLU ATEŞİ” ibaresini kullanacağı, uyuşmazlığa konu ibarenin ise her iki tarafça da kullanılamayacağı kararlaştırılmıştır.
    Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere, özellikle eldeki uyuşmazlığın 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu (FSEK) hükümlerine göre mali ve manevi hakların kullanılmasından kaynaklanmayıp, marka başvurusunun reddine ilişkin TPE YİDK kararının iptali istemine ilişkin olmasına, dava dışı ... ile davalı ...….A.Ş arasında imzalanan 30.07.2002 tarihli protokol uyarınca ...’ın anılan markayı tescil ettiremeyeceğine ilişkin İstanbul 1. Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesinin 2003/578 E., sayılı dosyasının ...’ın haklarını devrettiği, (aynı zamanda şirket müdürü olduğu) davacı şirket yönünden de eldeki dava bakımından güçlü delil teşkil edeceği ve aksinin aynı güçteki delil ile ispatının gerekmesine göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır.
    Açıklanan nedenlerle direnme kararı bozulmalıdır.
    SONUÇ: Davalı Türk Patent Enstitüsü Başkanlığı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının Özel Daire bozma kararında açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, tebliğ tarihinden itibaren on beş günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 14.02.2018 gününde oy birliği ile karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi